AYM’nin 60. kuruluş yıldönümü için önceki gün düzenlenen programda Başkan Zühtü Arslan’ın konuşması dikkat çekti. Türk anayasa yargısındaki paradigma değişiminin laiklik ilkesinin özgürlükçü yorumuyla başladığını söyleyen Arslan, 2012’de verilen bir karara işaret ederek “Eski katı, pozitivist, yasakçı laiklik anlayışı yerine daha esnek, özgürlükçü bir laiklik anlayışı benimsendi” dedi.
‘İÇİ BOŞALTILIYOR’
Arslan’ın bu açıklamasına tepki gösteren Ömer Faruk Eminağaoğlu, “Laiklik; özgürlük, bağımsızlık, egemenlik; din ve inanç özgürlüğü dahil bütün hak ve özgürlüklerin güvencesi demek” değerlendirmesinde bulundu. “Özgürlükçü laiklik” ifadesi ile “laikliğin, özgürlükleri kısıtlayan bir nitelikmiş gibi gösterildiğini, laiklik ilkesinin içi boşaltıldığını ve Cumhuriyetin laik niteliğine yönelik saldırıların artmasına yol açıldığını” vurgulayan Eminağaoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “AYM’nin, anayasanın, hukukun üstünlüğünü koruması, buna yönelik kararlara imza atması gerekirken kendisini de bağlayan İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi kararlarına aykırı olarak verdiği kararları savunmak için hukuk dışı gerekçelere sığınması son derece üzüntü verici. Unutulmaması gerekir ki laiklik ilkesi anayasanın da AYM’nin de varlığının temelidir.”