YARGIYA GÜVEN: Son yıllarda karşılaştığımız onca badireye 17-25 Aralık ve 15 Temmuz gibi darbe girişimlerine rağmen yargıya güven giderek yükseliyor. Adalet sistemimiz FETÖ’cü unsurlardan, hukuk sistemimiz vesayetçi zihniyetten kurtuldukça yürütmesi, yasaması ve yargısıyla demokrasimiz güç kazanıyor.
VESAYETÇİ RUH: 1982 anayasası ile ilgili en kapsamlı en köklü değişiklikleri de biz yaptık. Özellikle Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçişle, milli iradeyi zayıflatan antidemokratik girişimlere kapı aralayan yönetimde çift başlılık sorununa son verdik. Ancak tüm bu revizyonlara rağmen anayasamıza sirayet etmiş vesayetçi ruhu tamamen ortadan kaldıramadık. Değişikliklerle adeta bir yamalı bohçaya dönüşen 1982 Anayasas’ının çözümsüzlük kaynağı olduğu, karşılaştığımız her sınamada daha iyi anlaşılıyor. Bu acı gerçeğe gerek devlet sistemimizin işleyişinde gerekse yargı ile ilgili zaman zaman kamuoyunda yaşanan tartışmalarda hep beraber şahit oluyoruz. Her tartışmayla birlikte Türkiye’nin demokratik, sivil, özgürlükçü ve kuşatıcı bir anayasaya olan ihtiyacını çok daha iyi kavrıyoruz. Ülkemiz doğrudan millet iradesini yansıtan, milletin kültüründen neşet eden, evrensel değerlerden beslenen, özgürlükleri merkeze alan sivil bir anayasaya sahip olmadıkça bu tartışmalar bitmeyecektir.
ŞİMDİLİK YARIM KALDI: Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile ülkemizin asırlık meselelerini çözme iradesi gösteren siyaset müessesinin, milletimizi ve yargımızı darbe anayasası kamburundan da muhakkak kurtaracağına inanıyorum. Bu anlayışla geçtiğimiz yıl bir çağrı yapmış, kendi hazırlıklarımızı da tamamlamıştık. Ancak muhalefet partilerinin hiçbiri ortaya somut bir anayasa metni koyamadığı için maalesef bu gayretimiz şimdilik yarım kaldı. 2023 seçimleri sonrası Türkiye bu meselesini de çözecek siyasi vasata kavuşmuş olacaktır. -ASLIHAN ALTAY KARATAŞ Ankara