Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna işgalinde mart başından beri Rus kuşatması altındaki liman kenti Mariupol’ün ele geçirildiğini duyurdu. Rus lider, kentteki Azovstal Demir Çelik tesisine sığınan 36. Deniz Piyade Tugayı’ndan 2 bine yakın Ukrayna askerini ve sivilleri fabrikadan çıkarmaya çalışmanın artık bir anlamı olmadığını söyledi.
Kiev ise Moskova’ya acilen fabrikadan bir insani koridor açma teklifinde bulundu.
“MASAYA YANSIMAZ”
EDAM Direktörü ve eski diplomat Sinan Ülgen, Moskova’nın “Mariupol zaferi” açıklamasına yönelik Cumhuriyet’e değerlendirmelerde bulundu.
Ülgen, “Bu, savaşın başlamasından beri Rusya’nın kendi iç kamuoyunda kullanabileceği ilk askeri gelişme. Rus ordusunun, kuzeydeki cephelerde başarı sağlayamaması üzerine operasyonda ikinci bir stratejiye yönelindi” dedi.
Ülgen, Mariupol’deki yeni durumun barış masasındaki etkisine dair “Ateşkes görüşmelerine doğrudan yansımaz. Çünkü taraflar, artık doğudaki Donbas coğrafyasında toplanıyor. Önümüzdeki günlerde çatışmaların Rusya’nın nihai hedefi olan Donbas’ta yoğunlaştığını göreceğiz” diye yorumladı.
Mariupol’ün stratejik önemine ilişkin konuşan Ülgen, “Kent, lojistik açıdan Kırım’dan Donbas’a giden bir ‘güney koridoru’ niteliğine sahip” ifadelerini kullandı.
KIYI HÂKİMİYETİ
Konuya ilişkin Cumhuriyet’e konuşan akademisyen ve emekli Tuğgeneral Dr. Naim Babüroğlu ise “Kentte, Ruslara karşı şiddetli direniş gösteren Ukrayna birlikleri etkisiz hale getirildi. Güneydoğudaki Mariupol’ün Rusya kontrolüne geçmesi Moskova’nın Donbas’ta son günlerde artan saldırılarını güçlendirecek. Bu son gelişme, Rus ordusunun düşen moralini artıracak ve işgali hızladıracak” diye konuştu. Babüroğlu ayrıca, kentin düşmesiyle Rusların Ukrayna’nın Azak Denizi kıyısındaki hatta hâkimiyet sağladığını ekledi.