Süper Lig’de 2021-2022 sezonuna Yeni Malatyaspor’da başlayan ancak daha sonradan takımıyla yolları ayrılan deneyimli teknik direktör İrfan Buz, çarpıcı açıklamalar yaptı.
– Çalışmadığınız dönemi nasıl değerlendirdiniz?
Futbolun içerisinde yer aldığım günden bu yana hep gelişim odaklı bir insan olduğum için çalışmadığımız dönemleri, en az çalıştığımız dönemler kadar yoğun geçirmeye çalışıyorum. Ekibimle ilgili yeni bir yapılanmaya gittim bu süreçte. Yardımcılarımı Avrupa’da çalışan yabancı isimlerden oluşturuyorum. Bunun yanı sıra Avrupa futbolunu yakından takip edebilme, antrenman güncellemeleri yapabilme, çağı, teknolojiyi de mümkün olduğunca değerlendirme açısından bu süreci en iyi şekilde geçiriyoruz. Çalışmadığımız dönemler, çalıştığımız süreçlere en iyi şekilde hazırlanabilme fırsatı sağlar. Biz de bunu uyguluyoruz.
– Sizden sonra bir çok hoca ile çalıştı ancak Malatyaspor bir türlü istenilen sonuçlar elde edilemedi. Size biraz az zaman mı tanındı?
Ligde kalması mucize olarak nitelendirilen bir takımla başarıya ulaştık ve ligde tuttuk. Süper Lig’a çıkardığımız Malatya’yı en zor zamanında ayağa kaldırmak çok değerliydi. Yeni bir oyuncu grubu ve yeni bir sistem elbette daha fazla krediyi hak ediyordu. Biz bıraktığımızda Başakşehir ve Giresun’un önündeydik. Şu an iki takımın da durumu ortada. Kalsaydık çok daha iyi durumda olabilirdik.
– Geçtiğimiz sezon düşme kaldırılmasına rağmen düştü diye bakılan Y. Malatyaspor’u puan olarak ligde tutmuştunuz bu değişimi nasıl başardınız?
Bir teknik adam olarak hayatımızın büyük bölümünü teknik ve taktik gelişime ayırıyoruz. Bu işin sadece saha içi kısmı. Ancak futbolda mental durum, zihinsel kuvvet, duygusal zeka ve saha içi doğruların bir araya gelmesi sizi takım yapabiliyor. Şehri çok seven, şehrin de çok sevdiği biri olarak imkansız gözle bakılmasına karşın en ufak bir şüphe duymadan bu tecrübelerimizi kısa sürede takıma empoze ettik. Oyuncu grubunun da gösterdiği müthiş reaksiyon bizi mutlu sona ulaştırdı. Futbolda doğru hiyerarşinin en az hatayla sonuç aradığı bir oyundur. Kulüp organizasyonları bunun en önemli faktörü. Şu anki duruma bütün Malatyalılar gibi ben de çok üzülüyorum.
– Ligin bitimine artık 6 hafta kaldı ve ligde kalmak isteyen takımlar neleri doğru yapmalı ki düşmesinler?
Ligin zirvesinin de tehlikeli bölgenin de koptuğu çok ilginç bir sezon yaşıyoruz. Belki de Süper Lig tarihinde çok ender görülen bir durum bu. Puan sıralaması da aslında kulüp organizasyonlarındaki artıların veya eksilerin net şekilde örtüştüğü dersler veriyor bize. 7 hafta ve 21 puan var. 7’de 7 yapmak eşi benzeri görülmemiş bir şey değil. Fakat şu an düşme potasındaki takımlarda bu enerjiyi göremiyoruz. Bu yüzden tablonun çok değişme şansı görünmüyor
– Kaç puan toplayan kendini rahat hissedebilir?
Süper Lig için psikolojik sınır hep 40 olarak gösterilir. Takım sayısının artmasıyla bu barajın da yukarı çıkma ihtimali doğmuştu. Ancak dediğim gibi yarışın bu denli ayrışması 40’ın üzerine çıkan takımları rahatlatıyor.
– Size göre bu sezonun sürpriz takımı kim oldu?
Elbette puan tablosundaki başarıyla beraber Konyaspor öne çıkıyor. Mütevazı sayılabilecek bir kadroyla bulundukları yer çok değerli. İlhan hocayı tebrik etmek gerekiyor, bir o kadar da İlhan hocaya sadece saha içine odaklanabileceği bir ortam yaratan yönetime de ayrı parantez açılmalı. Türkiye’de bir teknik adamın sadece saha içerisindeki gelişimi düşünebilmesi, saha dışı konuların tamamen profesyonellerce organize edilmesi çok basit bir şekilde aradaki farkı ortaya çıkarıyor. Avrupa’yla makas giderek açılıyor, çünkü Avrupa’da kulüpler her geçen gün organizasyonel anlamda çağ atlıyor. Nitekim ligimizde de Trabzonspor, Konya, Alanya, Adana Demir gibi takımlar da bu şekilde öne çıktılar. Yani Avrupa’ya bakmadan kendi ligimizdeki farkın dahi nedeni doğru planlama ve teknik adamı saha içine odaklayabilmekten geçiyor.
– Teklifler alıyormusunuz? Biz irfan buzu nasıl bir projenin içinde göreceğiz?
8 yıldır Türk futbolu içerisindeyim. Bursaspor’u Avrupa’ya götüren son hocayım. Yeni Malatyaspor’u; Sivas, Göztepe, Eskişehir, Gaziantep FK gibi takımların arasından Süper Lig’e taşıyan, en imkansız zamanda da ligde tutan hocayım. Samsunspor’da kurduğum kadro şampiyon oldu. Osmanlıspor’da 1 puanda aldığımız takımla son ana kadar bir savaş vermiştik. Yani hep zorlu şartlarda, sayısız sorunlar içerisinde kendimizi geliştirdik. Artık saha içerisine odaklanabileceğimiz bir projede yer almak, böyle bir oluşum içerisinde Edirne ötesini hedeflemek ve bunu başarmak ana düşüncem. Bunu da başaracağıma inancım tam.
– Bursa ve Y. Malatya Gençlerbirliği ile çok başarılı grafik yakalamıştınız bu kulüpler tekrar eski günlerine dönmeleri için neler yapmalı?
Az önce de söylediğim gibi futbolda artık istikrar, organizasyon, hiyerarşik yapı, marketing, ekonomik ve idari yönetimler çok önemli. Bunun farkında olmayan kulüpler futbol şansının, ekstra bir hoca performansının ya da oyun grubunun sergilediği kısa dönem başarılarla kendini gösterip yok oluyorlar. Sürdürülebilir başarının yolu saha dışındaki doğru organizasyonu, saha içinde doğru yönetebilecek donanımdaki hocalara emanet etmekten geçiyor. Söylediğiniz kulüpler Türk futbolunun değerli markaları. İnşallah en kısa sürede bu yapılara kavuşurlar.
– Trabzonspor son haftalarda puan kaybetmeye başladı ve bir panik yaşanıyor diyenler de çıkmaya başladı. Siz bu görüşe katılıyor musunuz?
Panik kelimesi Trabzonspor’la çok bağdaşmıyor. Çünkü saha dışını, saha içiyle birleştiren, kendinden, sisteminden emin bir takım haline geldiler. Her maçı kazanacaklar diye bir şey olamaz normal olarak. Şimdiden gelecek sezonu planlamaya bile başladılar. Şampiyonlukla ilgili bir değişim yaşanmasını beklemiyorum.
– Türk futboluna bir çok Yetenekli futbolcu kazandırdınız Ozan, İrfan Can, Mustafa daha sayamadığım birçok isim. Çok isteyince alamadığınız oyuncular oldu mu hiç?
Bahsettiğiniz oyuncularla ilk kez bir araya geldiğim anda potansiyellerini görüp değerlendirdiğim isimler. Ozan Tufan’a direkt, “Kalan 10 maçta da oynayacaksın” dedim. Arkasında durup şans verdim ve sezon sonunda milli oyuncu oldu. Ertesi yıl rekor bedelle transfer oldu. İrfan Can’ı anlatmaya gerek yok, geldiği nokta ortada. Fazlasını da yapmalılar. Yaş sadece bir rakam. Biz teknik direktörler olarak genç oyuncuların potansiyellerini koltuk kaygısı yaşamadan ortaya çıkarmak zorundayız. Her sezon kiralık gönderilen Mustafa Eskihellaç sadece yarım sezonluk performansıyla Beşiktaş’ın, Konya’nın istediği oyuncu haline geldi. Çok isteyip de alamadığım oyunculara gelince… Belki de bu soruya tek bir örnek yeter: Kerem Demirbay… Kimse tanımıyorken Bursaspor’a 50 bin Euro’ya aldırmaya çalıştığım bir oyuncuydu. Aldıramadım, şu anda Avrupa çapında bir yıldız. Malatya’da da sezon başında takımı dizayn ederken isteyip de alamadığımız oyuncular oldu. ‘İrfan hoca sağ kenara oyuncu almadı’ dediler. Halbuki çok uzun süre Tunus Milli Takımı sağ beki Kechrida’yı bekledim. Giresun’un devre arasında aldığı 10 numara Chiquinho çok istediğim oyunculardan biriydi, liste uzar gider. Buna rağmen eldeki kadroyu verimli şekilde kullanmaya çalıştık.
– Bu sezon genç futbolcuların parladığı sezon oldu, siz de gençlere güvenen ve şans vermekten kaçınmayan bir teknik adamsınız. Arda Güler, Emirhan ilkhan, Ahmetcan Kaplan hakkında düşünceleriniz ve onlara tavsiyeleriniz nelerdir?
Marco Rose’un bir tarifi var. ‘Teknik direktör olarak insanı yakalamalısınız.’ Gençlerbirliği’nde İrfan Can, Ahmet Oğuz, Uğur Çiftçi gibi isimleri takıma entegre ederken; Bursa’da Ozan Tufan, Harun Tekin ve Enes’ten faydalanırken; Malatya’da Sadık, Rahman, Buğra son olarak Eskihellaç’ı Süper Lig’e kazandırırken hiç tereddüt etmedim. Şu anda da bu anlamda oyuncu havuzumu genişletiyorum.
Arda Güler, Emirhan ve Ahmetcan da çok önemli potansiyeller. Onlara tavsiyem futbolun gösterişine ve şöhretine kapılmadan hem saha içinde hem de saha dışında gelişimlerine odaklanmaları. Yabancı dil değil, yabancı diller öğrenmeleri. İletişim, sosyal çevre ve kültürel anlamda dünya insanı olmaya çalışmaları çok önemli. Avrupa çapında yeteneklerimiz var ama Avrupa’da kendisini yabancı hissetmeyecek kaliteye de oyuncuların bireysel çabalarıyla çıkabilmeleri elzem.(Transfermarkt)