Bursa Tabip Odası, Dr. Erin Arslan’ın vefatının 10’uncu yılı ve 17 Nisan Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü dolayısıyla yaptığı basın açıklamasında şiddet dolayısıyla kaybettikleri tüm sağlık çalışanlarını andı.
BURSA (İGFA) – Bursa Tabip Odası (BTO) Başkanı Doç. Dr. Alpaslan Türkkan, yaptığı açıklamayla sağlıkta şiddet nedeniyle hayatını kaybeden hekimlerin ve sağlık çalışanlarını andı.
Dr. Ersin Arslan’ın vefatının 10’uncu yılında düzenlediği basın açıklamasında sağlıkta şiddet dolayısıyla kaybettikleri tüm sağlık çalışanlarını saygıyla andıklarını ifade eden BTO Başkanı Doç. Dr. Alpaslan Türkkan, “Dr. Ersin Arslan’ı ve son 20 yıl içinde öldürülen diğer 10 meslektaşımızı; sadece öfkeli hasta ve yakınları değil, mevcut sağlık sisteminin ağır sorunları aramızdan almıştır. Bu sorunları gidermek siyasi iktidarın sorumluluğundadır. Ancak sağlıkta şiddetin azalmasını sağlamak yerine; şiddet sarmalını besleyecek, büyütecek bir tutumda ısrarcı olunmuştur. Bu tutum sonucunda şiddet yayılmış, olağanlaşmıştır” dedi.
Sağlıkta şiddet, pandemide büyük özveri ile çalışan, her türlü riskle karşı karşıya gelen, yaşamını kaybeden hekimler ve sağlık çalışanlarına karşın durmadığını öne süren Türkkan, “Sağlıkta şiddeti gösteren Beyaz Kod bildirim sayısı; 2020’de 11.942 iken; 2021 yılında sağlık kurumlarına başvuru sayılarındaki artışa da paralel şekilde sağlıkta şiddet artmış; Beyaz Kod bildirim sayısı 29 bin 826’ya yükselmiştir. TTB’nin yaptığı anket çalışmasına göre hekimlerin yüzde 84’ü meslek hayatlarında en az bir kez fiziksel veya sözel şiddete uğramış; ancak bunların yalnızca yarısı Beyaz Kod veya yetkili mercilere bildirimle sonuçlanmıştır. Başka bir anlatımla Beyaz Kod verilerinin buz dağının görünen kısmı olduğunu belirtebiliriz. Sadece Beyaz Kod verileri bile 2021 yılında Türkiye’de, günde ortalama 80’den fazla sağlıkta şiddet vakasının yaşandığını göstermektedir” diye konuştu.
Her geçen gün zorlaşan yaşam koşulları ve ekonomik kriz, toplumun bütün kesimlerini etkisi altına aldığını beilrten Doç. Dr. Türkkan, TTB’nin defalarca bu şiddet ortamını düzeltecek, rehabilite edecek öneriler sunduğunu ancak iktidarın bunlara kulaklarını tıkayarak yanıt verdiğini kaydetti.
TTB olarak bugüne kadar yaptığımız gibi bundan sonra da toplumun sağlık hakkını iyi hekimlik değerleriyle koruyacaklarını vurgulayan Türkkan, “Bu topraklarda hekimlik yapabilmek şiddetten uzak güvenli çalışma koşulları, emeğimizin karşılığını alabildiğimiz şartlar sağlanmalıdır. Artık bir hekimin/sağlık çalışanının kılına zarar gelmesine tahammülümüz kalmamıştır. Şiddet sona erene kadar mücadelemiz sürecektir” diyerek çağrılarını yinelediler.