ZEHRA ORUÇ
BURSA – Her yıl üç yeni ürün mottosu ile yatırımlarına devam eden ELS Lift, yılın son çeyreğinde, geçen yıl Ar-Ge’si tamamlanan modellerin seri üretimlerine başlayacak. 2023 yılında ise halihazırda altyapı çalışmalarının devam ettiği ve tüm Avrupa’ya dağıtım yapabilecek kapasitedeki yedek parça deposu ELS Europe’u açmayı planlıyor. Firmanın bu yılki öncelikli hedefi ise yüzde 40 oranında kapasite artışı.
Ürettiğinin yüzde 55’ini ihraç etmekte olan ELS Lift, bugün itibariyle Almanya, Fransa, İngiltere, İspanya, Hindistan, Hollanda, Ukrayna ve Belarus’ta bulunan mevcut bayilerinin yanı sıra, 30’dan fazla ülkeye personel yükseltici platform ihraç ediyor. Bu ülkelerin başında Norveç, İsrail, Çekya, Polonya, Slovakya, Romanya, Azerbaycan, Pakistan, Cezayir, İsviçre, Avusturya, Amerika’ya ihracat gerçekleştiren ELS Lift, low-level access olarak adlandırılan kompakt ürünleri daha çok Avrupa müşterileri tercih ediyor. Firmanın, eklemli personel yükseltici platform kategorisindeki 15 metre çalışma yüksekliğine sahip AE15 ve 6 metre üzerine erişim sağlamakta olan makaslı personel yükseltici platformlarını ise Avrupa, EMEA Bölgesi, Asya ve Afrika ülkelerinde bulunan müşteriler kullanıyor.
İhracatını yüzde 65’e çıkaracak
2021 yılında üretim kapasitesini yüzde 30, cirosunu da yüzde 55 oranında artırmayı başardıklarını anımsatan ELS Lift Genel Müdürü Kerem Bayrak, geçen sene yıllık satış dağılımının yüzde 45 iç pazar, yüzde 55 ihracat olduğunu kaydetti. Bayrak, bu yılki öngörülerinin ise yüzde 65 ihracat olduğunun bilgisini verdi. Bu yıl içinde Avrupa bölgesindeki bayi ağını genişleterek, Amerika pazarındaki ürün sayısını arttırmayı hedeflediklerini açıklayan Bayrak, “2022 satış stratejimiz gereği bizim için lokomotif niteliğinde olan İngiltere ve Almanya pazarlarında bulunan makine parkurlarındaki yüzdemizi de arttırmayı hedefliyoruz” dedi.
2026 yılına kadar ‘sıfır sızıntı’ sağlamayı hedefliyor
Geçen yıl makaslı platform kategorisi kapsamında elektrik yürüyüşlü e-serisinin lansmanını yaparak, sektörde yeni bir gelişim kaydettiklerini anlatan Kerem Bayrak, “Bu gelişmeye ek olarak makaslı platform kategorisinde 4,5 metreden 14 metreye kadar erişim imkanı sunduğumuz ürünlerimize 19 metre çalışma yüksekliğine sahip yeni bir ürün eklemesi yaptık. EL19 olarak adlandırdığımız bu ürün, muadillerine göre yüksek metrajda erişim sağlamakla birlikte dar şase olma özelliği ile ön plana çıkıyor. E-serisi makinelerimiz ile Avrupa’daki müşterilerimizi hedeflerken, EL19 ürünümüz ile outdoor kullanıma ihtiyaç duyulan alanlarda öne çıkarak özellikle İngiltere pazarına odaklandık. Ek olarak, EL19 ürünümüzün yurt içi pazarda öne çıkacağını öngörüyoruz. Öte yandan, ürün grubumuzdaki tüm ürünler sıfır emisyon özelliğine sahip olup, güç olarak çoğunlukla elektrik kullanılıyor. 2026 yılına kadar hidrolik altyapısını da ürünlerimizde en aza indirerek, sıfır sızıntı sağlamayı hedefliyoruz. Bu doğrultuda 2021 yılında kullanıcı ile buluşturduğumuz ve yüzde 80/90 oranında azalttığımız hidrolik yapısına sahip e-serisi platformların geliştirmelerine devam edeceğiz” diye konuştu.
4,5 metreden 19 metreye kadar yükseğe erişim imkânı sunuyor
2008 yılından bu yana, Türkiye’nin personel yükseltici platform sektöründe global ölçekte önemli çalışmalara imza atan ELS Lift; 4,5 metreden 19 metreye kadar yükseğe erişim imkânı sunuyor. Yaklaşık 150 çalışanı ile Bursa’daki fabrikasında makaslı, eklemli ve dikey personel yükseltici platform üretimini gerçekleştiriyor. Alanında 1,52 metre şase genişliği ile en dar eklemli personel yükseltici platform olan AE15, bakım gerektirmeyen traksiyoner aküleri ile öne çıkıyor. 355o kule dönüşü ve 180o sepet dönüşü özelliği ile kullanıcı dostu olmasının yanı sıra yenilenen kontrol sistemi ile kullanım hassasiyeti maksimum seviyeye çıkartıldı.
“İthal makinelere dayalı üretimin önüne geçmek için teşvik şart”
“Türkiye ekonomisi açısından bakıldığında makine sektörü gibi katma değeri yüksek sektörlerin öneminin daha fazla arttığı son yıllarda, ithal makinelere dayalı üretim faaliyetleri, karımızın büyük bir kısmını rakiplerin Ar-Ge çalışmalarına ayırdığımız anlamına gelmektedir” diyen Kerem Bayrak, bu gibi durumları en aza indirgemek amacıyla, komponent ve teknolojik parçaların ülkemizde üretilmesi için girişimcilere gerekli teşvik ve yatırım desteklerinin sağlanması gerektiğini vurguladı. Bayrak, “İhracatın yanında ithalat oranının da ciddi seviyelerde yer aldığını göz önünde bulundurursak, başta devlet kamu alımları ve yapım işlerinde yerli makinelere öncelik tanımak özendirici alımlarda bulunmak fayda sağlayacaktır. Küresel ölçekteki ticaretin rekabet koşulları göz önünde bulundurulduğunda ise, güvenilir bir marka olgusu yaratmak, teknolojinin sağlamış olduğu tüm verimlilikten yararlanmak, kalite süreçlerinin eksiksiz yerine getirilmiş olması ve markalaşmak artık zorunlu bir hale geldi” dedi.
Pandemi sürecini acil eylem planları ile başarılı yönetti
Pandemi süresi boyunca ELS Lift olarak satış hacmimizde herhangi bir olumsuzlukla karşılaşmadıklarından bahseden Kerem Bayrak, ithal olarak yüksek teknolojili komponent alımlarımızın fazla olması sebebi ile tedarik zincirinde yaşanan sert kırılımların etkisi altında kaldıklarını belirten Bayrak, “Buna bağlı olarak üretim planlamalarımızda aksaklıklar meydana geldi. Bu gibi durumların kriz iletişimini önceden planladığımız için duruma uygun acil eylem planlarımızı devreye aldık. Yüzde 55 ihracat oranına sahip firma olarak, özellikle daha az adetli alım yapan ve lojistik süreçlerinde gecikmelerin yaşanmayacağı bölgelere odaklanarak bu kritik dönemde ticari anlamdaki risklerin önüne geçtik. Şirket içi yönetim modelimiz kapsamında, genç ve dinamik insan kaynağımız ile iş proseslerimizde teknolojik hamlelere çabuk uyum sağlayarak, iş modellerimizi hiçbir kısıtlama yaşamadan yönettik” diye konuştu.