Çalışma hayatının en önemli konularından biri de işveren ve işçi arasındaki tazminat olayıdır. İşten işveren tarafınca ayrılan ya da haklı sebeplerle ayrılmak zorunda kalan bir yıldan fazla çalışması olan işçiler için ödenen kıdem tazminatı hakkında Avukat Ezgi Esnik Günay cevapladı. Kıdem tazminatı nedir? İstifa eden işçi kıdem tazminatı alabilir mi?
İşten işveren tarafından çıkartılan veya haklı sebepler ile işten ayrılmak zorunda olan işçiye, işyerinde bir yıldan fazla çalışması varsa ödenecek olan tazminata kıdem tazminatı denilir. İşçi işten haksız olarak çıkartılmış veya haklı nedenler ile işten ayrılmış ise işçiye her bir çalıştığı yıl için bir brüt maaş kıdem tazminatı ödenmesi gerektiğini belirten Avukat Ezgi Esnik Günay kıdem tazminatı hakkında tüm merak edilenleri açıkladı.
İSTİFA EDEN İŞÇİ KIDEM TAZMİNATI ALABİLİR Mİ?
İşten ayrılan işçinin işverene yapacağı fesih bildiriminde çok dikkatli olması ve işten ayrılma iradesini doğru açıklaması gerekmektedir. Öncelikle istifa ve haklı nedenlerle fesih ayrımının yapılması gerekmektedir. İşten ayrılmak isteyen işçinin haklı nedenlerle fesih sebebi bulunmakta ise asla istifa dilekçesi vermemesi ve yazılı bildirimde istifa kelimesine yer vermemesi gerekmektedir. Zira istifa halinde işçi kıdem tazminatı alamayacaktır. İşten ayrılan işçi ancak haklı fesih nedenleri varsa işten ayrılması halinde kıdem tazminatı isteyebilecektir.
HAKLI NEDENLER
İşçinin ödenmemiş maaş ve fazla mesai alacakları varsa veya mobbinge uğruyorsa işten ayrılmak için haklı fesih nedenleri olacaktır. İşçi bu hallerde işten ayrılır iken işverene karşı yazılı fesih bildiriminde bulunacak ise mutlaka dilekçesine haklı nedenlerle işten ayrıldığını belirtmelidir. İşçi, işten ayrılır iken yazılı bildirimde bulunmak zorunda olmayıp fiili olarak da iş sözleşmesini feshederek işten ayrılabilecektir. İşçi haklı nedenlerle işten ayrıldığı iddiasında ise ispat yükü altında olduğunu unutmamalıdır. Örneğin fazla mesailerinin ödenmediği iddiasında olan işçinin fazla mesai alacağı olduğunu tanık beyanı ile ispat etmesi gerekmektedir.
İşçi, işverene vermiş olduğu dilekçede hiçbir sebep belirtmeden istifa ediyorum demiş ise artık kıdem tazminatı talebinde bulunamayacaktır.
Bunun yanı sıra işçi haklı fesih sebeplerini sıraladıktan sonra istifa ediyorum demiş ise bu durumda işçinin iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğinin kabulü gerekecektir. Örneğin işten ayrılmak isteyen işçi dilekçesine fazla mesailerim ödenmediğinden veya maaş alacaklarım ödenmediğinden istifa ediyorum, kıdem tazminatımın ödenmesini istiyorum şeklinde bir dilekçe ile işten ayrılmış ise bu durumda işçinin haklı nedenle işten ayrılmış olduğunu kabulü gerekmektedir. Fakat işçi dilekçesine hiçbir sebep belirtmeden yalnızca istifa ediyorum yazmış ise Yargıtay’ın bu konuda görüşü “derhal fesih hakkı, sebebe bağlı yenilik doğuran bir haktır. Bu sebeple fesih bildiriminde belirtilen sebep, kural olarak değiştirilemez, genişletilemez yada başka bir sebep eklenemez.” şeklinde olup işçi kıdem hakkını alma konusunda sıkıntı yaşayacaktır.
BASKI İLE ALINAN İSTİFA DİLEKÇESİ GEÇERSİZDİR
İşten ayrılmak isteyen veya ayrılma isteği yokken işveren tarafından işten çıkartılan işçilerden, işveren tarafından baskı ile istifa dilekçesi alınabilmektedir. İşçiden baskı ile alınan istifa dilekçesi geçersizdir fakat işçi baskıya uğradığını ve bu sebeple istifa dilekçesini verdiğini mahkeme huzurunda ispat etmek zorundadır. İşçi baskıya uğradığını ve bu sebepler ile istifa dilekçesi verdiğini ise tanık beyanı ile ispat edebilecektir. İşçinin bu konu ile ilgili olarak mahkemede dinletmek istediği tanıkların ise görgüye dayalı tanıklık etmesi gerekmektedir, yani tanıklar mahkemede duyduklarını değil gördüklerini anlatabilecek tanıklar olmalıdır.
İşten ayrılma sırasında arabuluculuk tutanağı imzalatılmakta olup, işçilerin bu konuda çok dikkatli olması gerekmektedir.
ARABULUCULUK TUTANAKLARINA DİKKAT
Artık işçi ve işveren arasındaki davalarda arabuluculuk zorunlu olup iş çıkışlarında ne yazık ki işçilere hiçbir hak ödemesi yapılmamasına veya çok düşük ödemeler yapılmasına rağmen arabuluculuk tutanakları imzalatılmaktadır. İşçilere hiçbir açıklama yapılmadan kandırılarak ve yanıltılarak imzalatılan bu tutanakların da mahkeme huzurunda iptali istenilebilmekte ise de bu süreç davaların uzamasına ve ispat konusunda zorluklar yaşanmasına sebebiyet vermekte olduğundan işten çıkan işçilerin çok dikkatli olması, okumadan ve anlamadan hiçbir evrakı imzalamaması gerekmektedir.