Galatasaray Başkan Adayı Dursun Özbek, 11 Haziran’da gerçekleştirilecek olan Seçimli Genel Kurul öncesinde düzenlenen kritik Divan Kurulu Mayıs Ayı Olağan Toplantısı’nda açıklamalarda bulundu.
Galatasaray Lisesi İnan Kıraç Salonu’nda saat 13.30’de başlayan Mayıs Ayı Olağan Divan Kurulu Toplantısı’nda kürsüye çıkan başkan adaylarından Dursun Özbek; yönetim, denetim ve sicil kurulu listesinde yer alan isimleri Divan Kurulu üyelerine tanıtarak sözlerine başladı.
Galatasaray Başkan adayı Dursun Özbek’in sözleri şu şekilde:
“Geçmişten ders alarak geliyoruz”
“Geçmişte ki yönetimde olan kişiler hatalar yapmış olabilir. Fakat bugün biz geçmişte yaptığımız yönetimden bazı dersler alarak geliyoruz. Bunun çok önemli olduğunu düşünüyorum. Onun için şu ana kadar yapılan ve bundan sonra yapılacak eleştirilerin bazılarına alınabilirim bazılarına sevinebilirim ama hepsinin başımın üstünde yeri var. Ben ve arkadaşlarım önceki yönetimlerde bulunduk. Geçmişten ders alarak geliyoruz.”
“Pandemi sporu ve bütün yaşantımızı etkiledi”
“Son yıllarda Türkiye ve dünya pandeminin etkisinde kaldı. Pandemi koşulları sporu ve bütün yaşantımızı etkiledi. Geride bıraktığımız 2 yıl her şeyin ters döndüğü, her şeyin mecrasından çıktığı bir dönem olarak tarihe geçti. Bu yetmedi bir de üstüne savaşın içine girdik. Bu nükleer bir savaş mı olacak, yoksa bir dünya savaşı mı olacak tartışmaları ışığında hala gidiyoruz. Ekonomik koşullar doğal olarak spor aktivitelerini de etkiliyor. Düşünün bir dönem seyircisiz oynadık. Hala etkilerini devam ettiriyor. Maçlara, statlara, salonlara korkarak gidiyoruz.”
“Bankalardaki hesaba 1 Lira dahi gelmiyor”
“Galatasaray elbette ki bir görsel olarak bir dünya markası olarak taraftarlarını sahalarda göremedi ve bundan etkilendi. Ekonomik durumunun bozulması Galatasaray’ı bazı mecburiyetlere itti. Nedir? Bunlardan birincisi Bankalar Birliği anlaşması. Bankalar Birliği anlaşması nedir? Bankalar Birliği anlaşması bir ihtiyaçtan dolayı imzalanmış ama etkisi nedir, neyi emrediyor, nasıl emrediyor. Örnek veriyorum; Galatasaray Kulübü yüksek seviyede geliri olan bir kulüp. Bu anlaşma gereği Galatasaray’ın bütün girdileri, bütün gelirleri konsorsiyumun liderliğini yapan bankada toplanıyor. Bütün para sizin bankalardaki hesabınıza 1 Lira dahi gelmiyor. Konsorsiyum bu gelen paranın önce devlete ait vergileri buradan tahsil ettikten sonra geriye kalan paranın kulübün emrine şöyle geçiyor.”
“Biz hürriyetine düşkün bir camiayız”
“Diyor ki kulübe; arkadaş kime ödeme yapacaksan bana bildir IBAN numarası ver biz oraya havalesini yapalım, şartlar bu. Peki bu nasıl bir şey, nasıl bir anlaşma? Siz hür olduğunuzu zannettiğiniz bir seviyede, birileri sizin yapacağınız gelirleri ve harcamaları yönetiyor. O da kalmadı bildiğim kadarıyla federasyonda da konsorsiyumun bir temsilcisi var. Lisans işlerinde neyi ne yaptığınızı, lisans alıp almama konusunda ki taleplerini değerlendiren birisi var. Yani sizin nakit akışınız, banka hesaplarınız başkasının elinde. Biz hürriyetine düşkün bir camiayız.”
“Bu şartlarda başarılı olmak mümkün değil
“Nasıl karşılıyorsunuz, bunu kabul ediyor musunuz? Bu kabul edilir bir şey mi? Lütfen söyleyin. Bu şartlarda masada da, sahada da başarılı olmak mümkün değil. Domine etkisi yapıyor, oradan etkileniyorsunuz ondan sonra federasyonda başka bir şey var. Bu giderek sıralaması mümkün içinden çıkılmaz bir hal alıyor. Biz spor kulübü olmamız gerekiyorken bu şekilde baskı altında bu şekilde etki altında kaldığımız zaman camia kendi içinde parçalanma yaşıyor. Başarısızlık geliyor, farklı etkenler geliyor… Camia bölün Allah bölün. Bugün Galatasaray içinde kaç parça var diye baktığınız zaman sayması mümkün değil. Onun için diyorum ki, Galatasaray bu parçalanmışlıktan vazgeçmesi lazım. Galatasaraylıların birbirini sevmesi lazım, neye ihtiyacımız var, birbirimizle hareket etmemizin önünde ne mana var. Ben sizlerden hepinizden rica ediyorum. Birbirimizi sevelim. Buna Galatasaray’ın ihtiyacı var.”
Bir diğer başkan adayı Eşref Hamamcıoğlu neler dedi?
Galatasaray Başkan adayı Eşref Hamamcıoğlu, 30 Nisan iptal edilen seçim için hazırladığı yönetim listesinde 2 değişiklik olduğunu belirterek, “Murat Uysal ve Taner Saka. 30 Nisan’da yapmış olduğumuz Olağanüstü Divan Kurulu toplantısında 2 Mayıs tarihinde her ikisi de bana müracaat ederek iş kariyerlerinde önemli gelişmeler olduğunu ve vakit ayıramayacaklarını ifade edip mazeretlerini bildirdiler. Ben de saygı göstererek kabul ettim. Her ikisiyle de yollarımızı ayırdık. Ama hemen hemen her gün kendileriyle konuşarak bilgilerinden ve tecrübelerinden yararlanmaya devam ediyoruz ve devam edeceğiz.” dedi.
“İskeletimiz aynı şekilde duruyor”
“Tam da Galatasaray’ın ihtiyacı olduğu bir durum. Denetim Kurulunda listesinde kendi içimizde değişiklikler yaptık. Yedeklerden asile çıkan oldu, bazı kurullarda kendi içinde değişiklikler oldu. Ama iskeletimiz aynı şekilde durmaktadır. Disiplin ve asil yedek üyelerimiz hemen hemen aynı. Bu son haftalarda yaşanmış olan seçim sürecinde, dışarıdan gösterilen bütün çabalara rağmen listemiz gördüğünüz gibi iskeletini korumaktadır. Dolayısıyla yaratılmış algıya da en güzel cevabı bu listelerin aynı kalmasıyla vermiş olduğumuzu hem tahmin ediyorum hem de temenni ediyorum. Galatasaray’a bir örnek olması ve Galatasaray’a selameti açısından.”
Şeffaflık vurgusu
“Hangi yönetim gelirse gelsin sicil kurulumuz hiç önemli olmadığı kadar önem arz etmektedir. Bozulmakta olan ve genel kurullara az ilgi duyan üye profilini göz önüne aldığımızda sicil kurulu bundan sonra daha objektif, ahbap çavuş ilişkisine dayanmayacak ve hiçbir çıkar ilişkisine dayalı olmayan bir şekilde üyelerini belirleyecek ve bunları şeffaf olarak paylaşacaktır.”
“Eksiklerimiz var ama üzerinde çalışıyoruz”
“Bunun dışında Galatasaray Spor Kulübü’nün iştirakleri olan çeşitli anonim şirketlerimiz var. Bunlarla ilgili olarak yine liyakata göre, motivasyona gör eve Galatasaray’ımızın ihtiyaçlarına göre belirlemeye başladığımız yönetim kurulu üyelerimizden bazıları bellidir. Bunları da sizlerle paylaşmaktan memnuniyet duyuyorum. Tabii ki eksiklerimiz var ama üzerinde çalışıyoruz.”
“Adnan Öztürk bizlere liderlik yapacaktır”
“Sn. Adnan Öztürk, Sportif A.Ş’de başkanvekili olmanın yanında Galatasaray’da bundan sonra kasa kolaylığı, gayrimenkul satışlarının bitmesi için büyük Galatasaray projelerini doğrudan başkanlık makamına bağlı olarak gerçekleştirmek üzere bizlere liderlik yapacaktır. Yönetim kurulumuzdaki diğer arkadaşlarla birlikte.Bir diğer arkadaşımız Bora Yargıç. Mali İşlerden sorumlu yönetim kurulu üyesi olarak görev yapacaktır. Kendisi KPMG’de çalışmaktadır. Hatırlayacaksınız KPMG uzun yıllar Galatasaray’ın ve sportif A.Ş’nin özellikle bağımsız denetleme işlerini yapan şirketti. O dönem arkadaşımız bu ekibin başındaydı. Sevgili Arda Nal Mağazacılık A.Ş’de görev alacak. Tecrübeli bir perakendeci. Ozan Sevindik arkadaşımız şu anda Sn. Burak Elmas başkanın ekibinde yer alıyor. Gayrimenkul ve Emlak konularında görev alan şirketlerde yönetim kurulu üyeliği yapmaktadır. Bizde devam edecektir. Değerli Cem Oruç, tecrübeli bir emlakçı, İlkbank Holding’de yönetim kurulu üyesidir. Bize de hem gayrimenkul konusunda hem de amatör branşlara sponsorluk konusunda destek verecektir.”
“Melih Tavukçuoğlu önemli bir finans ve inşaat sektörü iş insanı. Aynı zamanda büyük kulüp ikinci başkanlığı yapmaktadır. Bizde de gayrimenkul konusunda yönetimimiz eve bu şirkete destek verecektir.E rhan İşözen, mimar. Uzun yıllar Şişli Belediyesi’nde başkan yardımcılığı yapmıştır. Bizdeki görevi de projelendirme ve imar işlerini düzenlenmesi konusunda destek verecektir. Cem Tezel Aldanmaz arkadaşımız, geçen dönem benim yönetim kurulu aday üyelerimizdendi. Bu defa kendi iradesiyle dijital A.Ş’de yönetim kurulu üyesi olarak görev alma isteğini bildirmiştir. Biz de memnuniyetle kabul ettik. Son olarak Mustafa Ali Yazıcı arkadaşımız. O da Sn. Burak Elmas başkanın ekibinde yer alan kardeşlerimizden birisi. Dijital A.Ş’de görev alacaktır.”
“Ekibimi liyakata göre seçmeye gayret ettim”
“Ekibimle ilgili kesinleşen bunlar. Ben ekibimi oluştururken liyakata göre, Galatasaray’da iş yapma motivasyonuna göre ve de Galatasaray’da artı Galatasaray siyaseti içinde çok fazla yıpranmamış isimlerden seçmeye gayret ettim. Tek kriterim bu oldu. Öncelikle Galatasaray’ın neye ihtiyacı olduğunu belirledim ve bu ihtiyaçları giderecek kalitede insan kaynağını birebir mülakatlar yaparak belirledim.”
Ali Sami Yen’in sözünü paylaştı
“Kurucumuz ve 1 numaralı üyemiz Ali Sami Yen Bey’in liyakatla ilgili bir sizlere deyişini paylaşmak istiyorum. Bu herkese örnek olması gereken ve de özellikle kulübü yönetmeye aday olan listelerin oluşturmasına ışık tutmasını gerektiren bir deyiş diye düşünüyorum. Ali Sami Yen şöyle diyor: ‘Asım’ı muhasebeciliğe, Cevdet’i ikinci reisliğe seçmiş, kendim de Reis olmuştum. Asım her hafta arkadaşlardan birer kuruş toplamakta mahir olduğu için kendisini muhasebeci yapmıştık. Ben Reisliği topu yağlayıp şişirmekle almıştım. Topumuza evladım gibi bakardım. Zaten varımız yoğumuz da toptu. Mektebe gelirken, domuz sokağından geçer, domuz yağı alırdım. Topu onunla yağlar, şişirirdim; yamasını yeni pabucumdan kesmiştim. Bunu gören arkadaşlar, bana hepimizden fazla paye vermişlerdi. Yani o zaman Reisliğe ve diğer vazifelere payeyi, en çok çalışan kazanırdı. Cevdet de ikinci Reisliği formaları yıkadığı için almıştı.’ Umarım bu deyişle ne demek istediğimi çok net ifade etmişimdir. Bundan Galatasaray’ın selameti için herkesin ders çıkarması lazım diye düşünüyorum. Bugün içinde bulunduğumuz en büyük eksiklik budur. Samimiyet, şeffaflık, liyakat ve güven.”
“Samimiyetsizliktir, güven eksikliğidir”
“O kadar önemli bir günde aramızda olmayanlar bugün Galatasaray’ı yönetmeye talip oluyorlar. Daha önce ki yapılmış genel kurullarda iradesini beyan etmekten çekinenler, salonda kalmayanlar bugün Galatasaray’ı yönetmeye talip oluyorlar. İşte bu samimiyetsizliktir, güven eksikliğidir. Bunu mutlaka tamir etmemiz lazım. 11 Haziran seçimleri bunun için çok önemli bir tarihtir. Özellikle ve özellikle vurgulamak isterim ki, tüm üyelerimiz 11 Haziran’da kendi hür iradelerini beyan etmek üzere sandık başına gelsinler. Galatasaray’ın çıkışı bu seçimdedir. Bunu hatırlatmak isterim.” ifadelerini kullandı.
“Bunu değerlendirmesinde siz divan üyeleri ve genel kurul üyelerine bırakıyorum. Görüyorum ki; Galatasaray’ın büyük potansiyeli, manevi ve maddi potansiyeli, gayrimenkul varlıkları, üyelerinin entelektül seviyesi, dışarıdan birtakım insanların ve güçlerin hevesini kabartmıştır ve bununla ilgili bir hazırlık yapılmıştır. Malum kişinin almış olduğu insiyatifle bir oya gibi işlenerek hazırlanan bu senaryo bugün uygulamaya konulmak istenmektedir. Buna tepkiyi gösterecek olan, kalitesinden hiçbir zaman şüphe etmediğimiz fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür Galatasaray genel kurul üyeleri olacaktır. Bunun içinde en önemli tarih 11 Haziran’dır. Galatasaray geçmişinden ders almazsa, tarihinden ders almazsa, sürekli tarih tekerrürden ibarettir diyeceğiz. Bu büyük hata olur. Galatasaray’da artık çatı aday arayışı bitmelidir. Çünkü içinde bulunduğumuz durum camiamızın önemli bir parçası olan Galatasaray Spor Kulübü’nde temelin hasar görmesidir. Önceli temeli düzeltmemiz lazım, ondan sonra çatı adayları aday olarak çıkabilirler. Eğer kendi listesini yapamayacağı için yahut tek başına girmesi söz konusu olan seçimi kaybedeceğinden emin olan adaylar bir koalisyon yaparak Galatasaray içinde bir pozisyon belirlemeye çalışıyorlarsa bu Galatasaray’ın makus tarihi olamaz. Buna hep birlikte tepki göstermemiz gerekir.