Maymun çiçeği virüsü yakından takip edilmeli!

Yasemin SALİH

Dünya COVID-19 pandemisinden kurtuluşun heyecanını yaşarken, “Yeni bir pandeminin eşinde miyiz” sorusuna neden olan “Maymun Çiçeği Hastalığı” gündeme geldi. 11 ülkede 100’e yakın vakanın tespit edildiği ve tıbbi literatürde “monkeypox” denilen bu hastalık, aslında 50 yılı aşkın süredir biliniyor. Peki tam da yeni bir pandemiden çıkmışken, neden hortladı? COVID-19 ile bir ilişkisi var mı? Hepsinden önemlisi yeni bir pandemi yaratır mı?

Bu soruların yanıtlarının Türk Tabipler Birliği Pandemi Çalışma Grubu Üyesi ve Mersin Tabip Odası Başkanı Nasın Nesanır’dan aldık. Konuyla ilgili uzun bir çalışma sonrasında TTB için bir rapor hazırlayan Nesanır’ın hastalıkla ilgili iyi ve kötü haberleri var.

COVID-19 gibi hızlı yayılmıyor

Önce iyi haberleri duymak istedik. Dr. Nesanır, 50 yıldan uzun süredir bilinen bir hastalık olmasına rağmen Monkeypox’un ilk kez bu kadar yaygınlaşarak birçok ülkede tespit edildiğini söyledi. Nesanır, “İyi haber; maymun çiçeği hastalığı COVID-19 gibi hızlı yayılmıyor. Yine de insandan insana bulaşma olasılığı yalnızca hane halkı ile sınırlı değil, hasta bireylere bakım sağlayanlar için de risk oluşturuyor” dedi.

Çiçek aşısı %85 güven koruyor

TTB Pandemi Çalışma Grubu Üyesi Dr. Nesanır’ın verdiği bilgilere göre maymun çiçeği virüsü, geçmişte ciddi salgınlara ve ölümlere yol açmış olan çiçek hastalığıyla benzer sonuçlar yaratıyor. Ancak çiçek virüsüne göre hem daha az bulaşıcı hem de virüsün hastalığa dönüşme oranı daha düşük.

Çiçek aşısı olanların maymun çiçeği hastalığından yüzde 85 oranında korunduğunu belirten Nesanır, şu bilgileri verdi: “Çiçek hastalığını yok etme programı sırasında kullanılan aşılar maymun çiçeği hastalığına karşı koruma sağlamıştır. Maymun çiçeği hastalığının önlenmesi için onaylanmış yeni aşılar da geliştirilmiştir. Çiçek hastalığı tedavisi için geliştirilen bir antiviral ilaç, maymun çiçeği hastalığı için de ruhsatlandırılmıştır.”

Yayılma nedeni mutasyon olabilir

Peki uykuda olan bu virüs neden yeniden ve daha önce görülmemiş biçimde yaygın şekilde vakalar yaratıyor? Dr. Nesanır, hastalığın ilk defa saptandığı Afrika dışında da salgınların olmasını, küresel düzeyde önem verilmesi gereken bir konu olarak nitelendirdi. Nesanır’ın ‘kötü haber’lerinden biri de mutasyon ihtimalinin düşünülmesi. Bunu da şöyle açıkladı: “Farklı kıtalarda, birbirleriyle belirgin teması olmayan insanlarda maymun çiçeği virüsünün tespit edilmesi; virüsün sessizce yayılıyor olabileceğini düşündürerek endişeye neden oluyor. Çiçek aşısı genel olarak tüm ülkelerde aşı programından çıkarıldı. Bununla bağlantılı olarak azalan nüfus bağışıklığı, maymun çiçeği hastalığının yeniden canlanmasına sebebiyet vermiş olabilir. Dünyadaki vakaların ani artışının, maymun çiçeği virüsünün geçmişe göre daha kolay bulaşmasını sağlayan bir mutasyonundan kaynaklanıp kaynaklanmadığını ve her bir maymun çiçeği hastalığı salgınının tek bir kökene kadar uzanıp uzanmadığını ortaya koyacak çalışmalar yapılmalı.”

Nasıl bulaşıyor, hangi belirtileri gösteriyor?

Bulaşma yolları; enfekte bir kişi veya hayvanla yakın temas yoluyla olur. Ayrıca virüs bulaşmış bir materyalden de insanlara geçebilir. Cinsel yolla da bulaşabilir. Lezyonlar, vücut sıvıları, solunum damlacıkları, yatak örtüsü ve benzeri kontamine materyallerle yakın temas yoluyla bulaşabilir. Az pişmiş et, bulaş olabilecek kemirgen türlerin etlerini tüketme de riskli sayılıyor.

Belirtileri neler?

● Hastalığın belirti ve bulguları iki döneme ayrılabilir. Birinci dönem ateş, halsizlik, öksürük, lenfadenopati (lenf bezlerinin şişmesi), yoğun baş ağrısı, sırt, boğaz ve kas ağrıları, şiddetli halsizlik ile karakterize 0-5 gün arasında süren yayılma dönemi.

● Maymun çiçeği hastalığının çiçek hastalığından ayırt edici bir özelliği lenfadenopatilerdir (şişmiş lenf düğümleri), bunlar döküntü başlangıcından 1 ila 2 gün önce veya nadiren döküntü başlangıcıyla birlikte ateşle ortaya çıkıyor.

● İkinci dönem ise ateşin ortaya çıkmasından sonraki 1-3 günde başlayan deri döküntüsü dönemi. Döküntü gövdeden ziyade yüz, kol ve bacaklarda daha yoğun olarak görülüyor. Döküntüler genelde yüzde başlayıp (vakaların %95’inde) ve avuç içlerini ve ayak tabanlarını (vakaların %75’inde) etkiler.

● Maymun çiçeği hastalığı genellikle iki ila dört hafta süren semptomlarla kendisini sınırlayan bir hastalıktır. Şiddetli vakalar çocuklar arasında daha sık görülür, virüse maruz kalma derecesi, hastanın sağlık durumu ve komplikasyonların doğası ile ilgilidir. Altta yatan bağışıklık eksiklikleri daha kötü sonuçlara yol açabilir.

● Geçmişte çiçek hastalığına karşı aşılama koruyucu olmasına rağmen, bugün 40 ila 50 yaş arası (ülkeye bağlı olarak) kişiler, hastalığın eradike edilmesinden sonra dünya çapında çiçek hastalığı aşılama kampanyalarının kesilmesi nedeniyle maymun hastalığına daha duyarlı olabilir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir