ANKARA- Türkiye’de son devirde art geriye açılan hukuk fakültelerinin de tesiriyle, kendi ofislerini açamayıp, diğer bir avukatın yanında personel olarak çalışmak zorunda kalan çok sayıda avukat bulunuyor. Emekçi avukatların yaşadığı problemler barolarca gündeme getiriliyor. Yargıya intikal eden örnekler de yaşanıyor.
İstanbul Barosu’na kayıtlı avukat Sibel Soydemir de binlerce emekçi avukattan biri. Bir patron avukatın yanında pandemi periyodunda çalışmaya başlayan Soydemir, dokuz ayın sonunda patron avukatla iş konusunda yaşanan bir diyaloğun akabinde çalışanların olduğu WhatsApp kümesinden çıkarıldı. Bunun akabinde Soydemir’in iş akdi pandemi nedeniyle işten çıkarma yasakların olduğu devirde sonlandırıldı. Soydemir’in işten çıkış kodu “istifa” olarak SGK’ye bildirildi.
YARGI 21 BİN LİRALIK BERBAT NİYET TAZMİNATINA HÜKMETTİ
Çalışma şartlarının olumsuz olduğunu, mesai saatleri içerisinde sigara içme mühletinin hesaplanarak mesaiye eklenmesi üzere uygulamalarla karşı karşıya kaldıklarını söyleyen avukat Soydemir, iş ile ilgili bir konuşmanın üzerine WhatsApp kümesinden patron avukatın, “Kes sesini, burnunu sokma. Sen kendine iş bak” sözlerini kullandığını ve 10 Nisan 2021’de işten çıkarıldığını aktardı.
İhbar tazminatının yatırılmaması, pandemi sürecinde işten çıkarma yasağının olduğu halde “istifa” koduyla “gerçeğe alışılmamış bildirim” yapılarak iş akdinin sonlandırıldığını söyleyen Soydemir, işe iade kararlarının uygulanamaması nedeniyle patronuna karşı “Kötü niyet tazminatı” davası açtı.
İstanbul Anadolu 3’üncü İş Mahkemesi’nde görülen davanın sonucunda yargı Soydemir’i haklı bularak 21 bin 633 TL makus niyet tazminatı ödenmesine hükmetti.
SGK’YE MÜRACAATTA BULUNACAK
“Kötü niyet tazminatı” davalarının güç olduğunu, mahkemelerin hangi mevzuları “kötü niyete” dahil ettiklerinin çok belirli olmadığını, bu nedenle dava açma sürecinde tereddüt yaşadığını tabir eden avukat Soydemir, “Bu çabayı vermek istedim. Bana yapılanlara karşı susmuş üzere olacaktım. O yüzden susmadım” dedi.
Soydemir, yargı kararının akabinde eski patronuna karşı, pandemi periyodunda işten çıkarma yasağı varken “istifa” denilerek gerçeğe muhalif bildirim yapıldığı ve çalıştığı mühlet boyunca primlerinin düşük gösterildiğini belirterek SGK’ye müracaat yapacağını da söyledi.
‘HER TÜRLÜ HAKSIZLIĞA SES ETMEMİZ GEREKİYOR’
Kazandığı davanın haksızlığa uğrayan emekçi avukatlara yol göstermesini talep ettiğini tabir eden Soydemir, kelamlarını şu formda sürdürdü:
“Yaptığımız meslek gereği karşılaştığımız her türlü haksızlığa karşı bir formda sesimizi çıkarmamız gerekiyor. Kelebek tesiri yaratmak istedim. Bizi rahatsız eden en küçük haksızlıkta sesimizi yükseltebilirsek bunun toplumsal karşılığının olacağına inanıyorum. Siyah şahısların toplu taşımada oturma hakkı elde etmesi, tek bir kişinin isyanıyla başlayan bir şeydi. Bir olayın toplumsallaşması küçük bir kıvılcımla başlıyor. Benim kazandığım bu davanın haksızlığa uğrayan öbür personel avukatlara da yol göstermesini istiyorum. Her türlü haksızlığa ses etmemiz gerekiyor.”
MAKUS NİYET TAZMİNATI NEDİR?
Makûs niyet tazminatı hukuk literatüründe, iş garantisi kapsamında bulunmayan fakat bilinmeyen vadeli olarak çalışan çalışanın iş akdinin patron tarafından bildirimli olarak sona erdirildiği hallerde, patronun “kötü niyetli” olması halinde istenilebilen özel bir tazminat çeşidi olarak açıklanıyor. Bu davayı açabilmek için işyerinde otuzdan az personelin çalışıyor olması, personelin işyerinde daima çalışıyor olması üzere koşullar aranıyor. Berbat niyet tazminatına husus olan durumlar, “işçinin gebe kalması”, “İşçinin sendika yahut siyasi partiye üye olması”, “Ücretini istemesi”, “İşverenin aleyhine tanıklık yapması” üzere örneklerle sıralanıyor.