Olay, ‘parada sahtecilik’ hatalarıyla ilgili olarak 26 Eylül 2021 tarihinde İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün Fatih’te yaptığı çalışmada ortaya çıktı. Polis, saat 22.45 sıralarında Topkapı Mahallesi Turgut Özal Millet Caddesi üzerinde, panik halde ve huzursuz hareketlerinden şüphelendiği, park ışıklarını yakarak duran Yusuf Arslan’ın(62) kullandığı arabası takibe aldı.
4 BİN 500 DOLAR ELE GEÇİRİLDİ
Türkmenistan asıllı kuşkulu Shasenem Nyyazmammedova’nın (37) aracın sağ ön tarafından siyah renkli karton bir poşet aldığını ve huzursuz hareketlerle uzaklaştığını tespit eden polis, araçta yaptığı aramada 45 adet 100 Amerikan doları olmak üzere toplam geçersiz 4 bin 500 dolar ele geçirdi.
Kuşkulu Yusuf Arslan’ın elindeki iki kağıdı buruşturarak attığını gören polis, kağıtları denetim edince 2 adet geçersiz 50 dolar tespit etti.
Öteki kuşkulu Shasenem Nyyazmammedova ise elindeki poşetle gittiği otelin kafesinde eski kaymakam olan kuşkulu Erdoğan Bayrak’ın yanına oturduğu ve poşeti de masaya koyduğu belirlendi. Polis burada da 100’lük banknotlar halinde toplam 66 bin 500 geçersiz dolar ele geçirdi.
PARALARLA İLGİSİNİN OLMADIĞINI SAVUNDU
Gözaltına alınan ve tutuklanan şüphelilerden Yusuf Arslan ve Shasenem Nyyazmammedova poşet içerisinde düzmece para olduğunu bilmediklerini belirtti. Kuşkulu Erdoğan Bayrak ise 1996 yılına kadar kaymakamlık yaptığını ve istifa ettiğini söyleyerek uydurma paralarla ilgisinin olmadığını öne sürdü.
UYDURMA PARADAN HABERSİZ OLMALARI HAYATIN OLAĞAN AKIŞINA KARŞIT
İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’nca yürütülen soruşturma sonucunda hazırlanan iddianamede, sanıklar Erdoğan Bayrak ve Shasenem Nyyazmammedova’nın sözünde, paranın sahibi olduğunu sav ettikleri Cem isimli kişinin açık kimliğinin tespit edilemediği, sanıkların; “Cem’in iki dakikada ortadan kaybolduğu anda polislerin geldiğini” söylediklerini fakat polisin takip sırasında bu bireyle ilgili bir tespitte bulunmadıkları kaydedildi.
Şüphelilerin beyanlarının cürümden kurtulmaya yönelik olduğu ve yüklü ölçüde düzmece parayı taşımalarının birbirinden habersiz olmasının hayatın olağan akışına karşıt olduğu belirtilerek “Parada sahtecilik” kabahatinden 2’şer yıldan 12’şer yıla kadar mahpusları talep edildi.
AĞIR CEZA MAHKEMESİNDE YARGILANDILAR
İstanbul 4.Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan tutuklu sanıklar Erdoğan Bayrak, Shasenem Nyyazmammedova ve Yusuf Arslan hakkında ikinci celsede karar çıktı. Sanık Erdoğan Bayrak savunmasında, geçersiz paralarla ilgisinin olmadığını, olay yerine Shasenem’in sıkıntılarını çözmek için gittiğini söyleyerek suçlamayı reddetti.
Öteki sanık Yusuf Arslan ise arkadaşı olan Erdoğan Bayrak’ın ricası üzerine otomobiliyle olay yerine gittiğini belirterek, polis görünce elindeki iki tane 50 doları buruşturarak attığını kabul etti. Sanık Arslan, geçersiz olan öbür paraların da otomobilinde olduğunu bilmediğini tez etti. Sanık Shasenem Nyyazmammedova ise olay günü tanıdığı Cem diye birinin rica etmesi üzerine parayı aldığını, uydurma olduğunu bilse parayı almayacağını söyledi.
Sanık Nyyazmamedova hakkındaki başka parada sahtecilik soruşturmalarının sorulması üzerine de dokuma işiyle uğraştığı için kendisine verilen birtakım paraları uydurma olduğunu, kandırıldığını ileri sürdü.
SANIKLARIN SÖZLERİ BİRBİRLERİYLE ÖRTÜŞMÜYOR
Duruşma savcısı temel hakkındaki mütalaasında, sanıkların birbirleriyle örtüşmeyen çelişkili sözleri olduğunu, lakin ele geçirilen paraların çok sayıda olması ve 100 dolar olan paraların birebir seride olup tamamının düzmece olduğunun tespit edildiğini belirtti.
Mütalaada, sanıkların ortak fikir ve hareket birliği içinde “Parada sahtecilik” hatasını işledikleri belirtilerek cezalandırılmaları talep edildi.
İKİ SANIĞA CEZA, BİR SANIĞIN EVRAKI AYRILDI
Mahkeme heyeti, sanık Shasenem Nyyazmammedova’nın olay tarihinden evvel öbür “Parada sahtecilik” hatasından soruşturma olması nedeniyle evrakının ayrılmasına ve tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Heyet, sanıklar Erdoğan Bayrak ve Yusuf Arslan’a ise kabahatlerinin sabit olduğu kanaatiyle başka ayrı 7 yıl 6’şar ay mahpus ve 100 biner TL isimli para cezasına çarptırdı. Sanıkların tutukluluklarının ise devamına karar verildi.