Radyo ve Televizyon Üst Konseyi Lideri Ebubekir Şahin, “Son devirde birtakım medya kuruluşlarımız ülkemizde bulunan farklı bölümlere yönelik yabancı düşmanlığını artırıcı yayınlar yapmaktadır. Televizyonlardaki tartışmalarda ülkemize sığınan insanlara yönelik kin ve nefretin pompalandığı, bireylerin hak ve hürriyetlerinin tehdit edildiği belirlenmiştir. Yayınlar yoluyla kin ve nefret telaffuzları lisana getirilerek, toplum ortasına düşmanlık tohumlarının ekilmesinin kimseye yararı yoktur” açıklamasını yaptı.
Şahin’in “yabancı düşmanlığını körükleyen yayınlar”a ait yaptığı yazılı açıklaması şöyle:
“Irk, din, milliyet fark etmeksizin dünyanın tüm mazlumlarına kucak açan Türkiye Cumhuriyeti Devletimiz zorda olan ve kendisinden yardım talep eden her beşere karşı her daim şefkat ve merhametle mukabele göstermiştir.
“YABANCI DÜŞMANLIĞINI ARTIRICI YAYINLAR YAPILMAKTADIR”
Lakin ne yazık ki, son periyotta kimi medya kuruluşlarımız ülkemizde bulunan farklı kesitlere yönelik yabancı düşmanlığını artırıcı yayınlar yapmaktadır. Bahse mevzu yayınlar, görsel ve işitsel medyada çabucak hemen her yayın cinsinde gerçekleştirilmektedir. Dizi sinemalar, haber bültenleri ve programları, nesil yayınlar hatta magazin programlarında bile misal içeriklerin yaygınlaştırıldığı görülmüştür.
“KİN VE NEFRETİN POMPALANDIĞI BELİRLENMİŞTİR”
Kelam konusu yayınlarda yabancı asıllı insanların her durumda makus karakter olarak gösterilmesi yahut bu bireylere ait daima olumsuz haberlerin ekranlara taşınması dikkat çekmektedir. Neredeyse Türkiye’deki her yabancıyı berbat gösteren yayınlarda toplumsal medya kaynaklı kurgusal görüntülerin da kullanıldığı tespit edilmiştir. Televizyonlardaki tartışmalarda ülkemize sığınan insanlara yönelik kin ve nefretin pompalandığı, bireylerin hak ve hürriyetlerinin tehdit edildiği belirlenmiştir.
“YAYINLARDA KULLANMAMALARI SON DERECE ÖNEMLİ”
Ülkemizdeki radyo ve televizyonların yayın unsurlarını düzenleyen 6112 sayılı Yasaya nazaran, medya hizmet sağlayıcı kuruluşlarımızın sorumlu yayıncılık anlayışıyla hareket etmeleri gerekmektedir. Medyamızın, halkı yanlış yönlendirmemek ismine hassas davranması, doğruluğu meçhul olan bilgilere riayet etmemesi, resmi data ve açıklamalara dayanmayan içerikleri yayınlarında kullanmamaları son derece değerlidir.
Radyo ve Televizyon Üst Konseyi olarak beklentimiz, görsel ve işitsel medyanın kendisinden beklenen hassasiyetle ve sorumluluk şuuruyla hareket etmesidir. Yayınlar yoluyla kin ve nefret telaffuzları lisana getirilerek, toplum ortasına düşmanlık tohumlarının ekilmesinin kimseye yararı yoktur. Medyamızın bu vakar ve şuurla hareket etmesini umuyor, halkımızın yanlışsız haber almasını temin eden tüm medya kuruluşlarımıza şükranlarımızı sunuyoruz.”