Hıdırellez Bayramı, tabiatın tekrar uyanışını, tabiat ile içi çe olarak kutlanan en eski geleneklerdendir. Rahmeti temsil eden Hıdırellez, dileklerin dilendiği, duaların okunduğu en esaslı bayramlardan biridir. Hıdırellez Bayramı, dinlerden bağımsız olarak her dinde ve her kültürde yer alır ve binlerce yıldır farklı ritüellerle kutlanır. Hz. İlyas denizden, Hz. Hızır’ın da denizden gelip buluştukları ve bu buluşma ile birlikte tabiatın yine canlandığı gün Hıdırellez Bayramı olarak kutlanır.
Tüm dinlerin ve kültürlerin kabul ettiği en az günlerden biri olan Hıdırellez, tabiatın tekrar uyanışının kutlandığı gündür. Antik Yunan ve Anadolu’da bolluk, rahmet ve tabiat tanrıçası olan Demeter’in oğlu Persehone ile buluştuğu gün olarak kutlanırken İslam kültüründe Hz. İlyas ve Hz. Hızır’ın buluşup kucaklaştığı ve bu kucaklaşma ile de tabiatın yeninden canlandığına inanılır. 5000 yıldır kutlanan Hıdırellez Bayramında dilekler dilenir ve dualar edilir. Bilhassa de dilekler fotoğraf olarak çizilerek gül ağaçlarına asılır. Gül ağacına dilekler asılırken Hz. Hızır’ın duası edilir. İşte Hz. Hızır’ın duası…
Bin bir adım bir adım /Allah bir adım adım / Kerim kerem Allah /Başımda bir duman var yardım eyle ya Allah / La ilaha illallah Muhammeden Resullullah yetiş imdadıma Hızır ile Allah birsin sen kulla mişersin biz üzere kulların yardımcısı sensin Hızır deryada erdim murada amin.
Hıdırellez 5 Mayıs akşamı başlayıp 6 Mayıs akşamına kadar devam eder. Hıdırellez’de dilekler dilenir ve kağıtlara yazılır, hatta dilenen her şey kağıtlara fotoğraf olarak çizilir ve gül ağaçlarına asılır. Sonraki gün gül ağaçlarına asılan dilekler akan sulara atılır. Neredeyse 5000 yıldır devam eden bu gelenekle duaların gerçekleşeceğine inanılır…