Tarih boyunca büyük yangınlara ve depremlere sahne olan ve her gün biraz daha kalabalıklaşan kentimiz için itfaiyenin anlamı büyük.
İstanbul İtfaiyesi ve İBB şirketi İSBAK’ın 2007 model, atıl bir aracı dönüştürerek geliştirdiği araç, adeta bir iletişim üssü. Konuyla ilgili olarak İBB İtfaiye Dairesi Başkanı Remzi Albayrak’ın görüşlerini aldık. Ayrıca İtfaiye Grup Amir Yardımcısı Mehmet Ali Karaağaç ve İtfaiye Eri Tuba Kaya ile de mesleklerinin inceliklerini konuştuk.
AMAÇ: HIZLI VE ETKİN MÜDAHALE
İstanbul İtfaiyesi, İstanbulluların yanı sıra yurdun dört bir yanındaki vatandaşlarımız tarafından da değer ve takdir görüyor. Geçen yıl önce güneydeki yangınlar, sonra doğuda ve kuzeydeki sel felaketleriyle sarsılmış, yaraların sarılması için milletçe seferber olmuştuk. İBB de afet bölgelerine personel ve araç desteği yapmış, arama-kurtarma ve yangın söndürmede etkin rol üstlenmişti.
Tecrübeli İstanbul İtfaiyesi, etkin müdahaleleriyle daima felaketlerin büyümesine engel oluyor. Başarılarının sebebini “İtfaiye daima hazır, ama önce tedbir” sözleriyle özetleyen Albayrak, “İtfaiyemiz, kurum içi ve dışı eğitimlerle, insan odaklı görev yaklaşımıyla çok çalışan ve sürekli gelişen bir teşkilat. Bir itfaiye teşkilatının gelişimi ve başarısı; ekip ve ekipman bütünlüğüne bağlıdır” diyor.
Öncelikli hedeflerinin; her defasında çağrıya bir öncekinden hızlı yanıt vermek, hızlı ve etkili müdahalede bulunmak olduğunu söylüyor: “İtfaiyemiz, dünyanın en büyük ve saygın itfaiyeleriyle yarışırken; kendisiyle yarışını da asla bırakmıyor diyebilirim. Modern istasyonlar yaratıp, eğitimli donanımlı itfaiyecilerle şehri korumak önceliğimiz.”
4 BİN 853 PERSONEL İLE DÜNYANIN EN İYİLERİNDEN
İstanbul İtfaiyesi, düzenli alımlarla personel kadrosunu sürekli genişleten ve geliştiren bir kurum. Son alımlarla birlikte 4 bin 853 personele ulaşıldı. Ve en önemlisi de kadın personel sayısının her geçen yıl artması. Bu yıl itibarıyla itfaiye çatısı altında çalışan kadın sayısı 265’e yükseldi.
ÇOCUKLARIN KAHRAMANIDIR İTFAİYECİLER
Mehmet Ali Karaağaç, Şişli İtfaiyesi’nde Grup Amir Yardımcısı. İtfaiyecilik mesleğini seçme hikayesini sorduğumuzda gülümsüyor, çocukluk yıllarına gidiyor:
“Çok eskilere, çocukluk yıllarıma dayanır. Henüz toplumda itfaiye popülaritesinin çok yaygın olmadığı, çizgi filmlerde itfaiye olgusunun vurgulanmadığı, okul öncesi eğitim kurumlarında itfaiye ziyaretlerinin yapılmadığı, okullarda yangın tatbikatlarının az olduğu yılların çocukluğuna… Bir çocuğun gözünde nasıldır itfaiyeci? Dev gibi adamlar, kahramanca koşuştururlar yanan binanın etrafında, alevlerin içine dalarlar korkusuzca. Kırmızı pelerinleri vardır muşambadan ve yağmur çizmeleri… Ama olsun hiçbir şey olmaz onlara. Çünkü, ‘KAHRAMANDIR’ onlar. Eğer dedesi de itfaiyeciyse bu çocuğun şimşekler çakar gözünde itfaiyeci gördüğü zaman. Böyle bir çocukluk hayal edin. İşte bu şekilde başladı benim itfaiyecilik mesleğiyle ilgili hikayem…”
En zor mesleklerden biri, diyorum. ‘Zor mudur?’ derseniz, her mesleğin kendine özgü zorlukları vardır, diyor ve ekliyor:
“Her gittiğimiz olay, içerisinde farklı komplikasyonlar barındırır. Daha önce karşılaştığımız hiçbir olay bir sonraki ile aynı değildir. Her olayın kendine özgü hikayesi vardır. Bir itfaiyeciye anılarını sorarsanız size saatlerce anlatabilir. Maceralarla dolu bir masaldır onun hayatı aslında. Bir yaşam tarzıdır itfaiyecilik ama ‘zor’ değildir.”
İTFAİYE GEÇ KALMAZ, GEÇ BIRAKILIR
İstanbul, her an ve her yerde hayatın sürekli devam ettiği bir şehir. Bir yerlerde mutlaka İstanbul İtfaiyesine ihtiyaç duyan birileri vardır.
“Sorumluluğumuzun bilincindeyiz” diyor Mehmet Ali Karaağaç. “En zor anlarımız; yoğun araç trafiğinden veya hatalı park eden araçlardan dolayı olaylara zamanında yetişememe kaygısı duyduğumuz anlardır. Bu durum bizi gerçekten çok tedirgin ediyor diyebilirim. Bu durumla alakalı bir sloganımız var: ‘İtfaiye geç kalmaz, geç bırakılır.’ Trafik engeliyle karşılaşmadığımız sürece en kısa zamanda herkesin ‘imdat’ çağrısına yetişiriz. İşte böyle bir meslektir itfaiyecilik ama aslında meslek sayılmayan… Okulları ve öğrencileri olan ama bir türlü meslek statüsü kazanamayan bir meslek…”
İTFAİYE KOMUTA VE HABERLEŞME ARACININ ÜSTÜN ÖZELLİKLERİ
- İstanbul İtfaiyesi ve İBB iştiraki İSBAK tarafından geliştirilen 2007 model araç ile Kriz Komuta Merkezi, mobil hale gelecek.
- Araç, afet ve kriz durumlarında ülkenin her yerinde hizmet verebilecek.
- Uydu telefonu, telsiz ve GSM hatları arasında iletişim kurulabilecek.
- Kapsama alanı sorunu yaşanmayacak.
- Şebeke-jeneratör-UPS (kesintisiz güç kaynağı) güç beslemesi bulunan araç, güneş paneli ile aracın üstünde kullanılan cihazların enerji ihtiyacını karşılayabilecek.
- Araçta, bulunduğu noktadan 20 kilometre çapında çalışan personelin birbiri ile iletişim kurmasına imkan sağlayan telsiz rölesi (telsizler arası sinyal güçlendirici) de yer alıyor.
- Bünyesinde uzak mesafe haberleşme cihazı bulunan araçta, “itfaiye 1-2-3” kanallarını dinleyebilecek 3 adet telsiz mevcut.
- Haberleşme aracında, AFAD’ın kurduğu ortak telsiz haberleşme kanalına erişebilecek telsize sahip 2 adet uydu telefonu da bulunuyor.
- İBB network ağında çalışan 4,5 G internet ağı, İBB WiFi ağına bağlanabiliyor.
- İnternet erişiminin ve GSM ağının olmadığı alanlarda kullanmak üzere uydu internetine bağlanma özelliği bulunuyor. Uydu internet ile İBB ağında çalışan bütün program ve sistemler (kameralar, İtfaiye bilgi sistemi vb.) kullanılabiliyor.
- Aracın üst kısmında alan aydınlatması yapabilmek için projektör, 5 metre yükselen 360 derece dönebilen gece görüş özellikli 5 MP görüntü kalitesine sahip PTZ kamera ve meteoroloji sensörü bulunuyor.
- IP santrali ve dış arama yapabilecek 2 adet FCT cihazı ile GSM hatları da araçta yer alıyor.
- Araç, operatör bölümü ve toplantı odası olarak 2 bölümden oluşuyor.
- Açılır-kapanır yan bölümlere sahip araç, toplamda 25 metrekare iç hacme ulaşabiliyor.
- Toplantı odasında projeksiyon cihazı ve televizyon mevcut. Aracın dış kısmında bulunan ekran üzerinden dışarıya yayın yapılabiliyor. Araçta iki adet de klima bulunuyor.
İBB İtfaiye Dairesi Başkanı Remzi Albayrak:
“İtfaiyenin çalışma sisteminde saniyelerin bile önemi vardır. Bir binanın neresinde olduğunuzdan o binaya ulaşan en kısa yolların saptanmasına; bir afet anında enkaza dair en güncel bilginin alınmasından bu bilginin teyidine; anlık yeni yollar, çözümler bulunmasına ve eğer müdahale edilen olay geniş bir alana yayılmışsa ekipler arası koordinasyonun kuvvetine varıncaya dek pek çok şey itfaiyenin başarısını etkiler.
İstanbul’da veya İstanbul dışında, yangınlarda ve olası afetlerin tümünde İtfaiye Komuta ve Haberleşme Aracı’nın faydasını da belirgin biçimde göreceğiz. Amacımıza uygun biçimde modifiye edilerek geliştirilmiş ve de sonucundan memnun kaldığımız, gururla kullanacağımız bir araç.”
İtfaiye Grup Amir Yardımcısı Mehmet Ali Karaağaç:
“Bizim mesleğimiz dikkat, hassasiyet, özveri ve dinamizm istiyor. Sonuçta hem kendi canınız, hem de yardımına yetişeceğiniz kişinin canı söz konusu oluyor. Her zaman bu bilinçle hareket ettiğimiz için sürekli kendimizi hazır durumda tutuyoruz. Sadece yangınlarda görmezsiniz bizleri, bazen yüksek katlı bir binanın tepesindeyiz, bazen metrelerce derinlikte bir kuyuda, su altında, enkaz üstünde, fırtınada, yağmurda, karda, bir canlının herhangi bir sebeple mahsur kalabileceğini hayal ettiğiniz ‘belki de hayal edemediğiniz’ her yerdeyiz. Söz konusu ‘can’ ise biz oradayız.”
İtfaiye Eri Tuba Kaya:
“Kendimi bildim bileli sahada aktif olacağım, insanlara faydalı olacağım bir meslekte çalışmak istiyordum. Annem, ‘kendime ve insanlara faydalı olacağım bir işte çalışmam için’ bana dua ederdi. Şimdi hem kendi isteğimi hem de annemin dileğini gerçekleştirmiş oldum. Evet, işimiz çok zor. Kilolarca ağırlıkta giysiler giyiyor, ekipmanlar taşıyoruz. İşimi, insanlara yardım etmeyi o kadar çok seviyorum ki bunlar bana ağır gelmiyor. Ben, bu kadar güçlü bu kadar merhametli olduğumu bilmiyordum. İnsanların canı, malı-mülkü yanarken; üstünüzde 30-40 kilo da olsa hissetmiyorsunuz. Hissettiğiniz tek şey, koşup yardım etmek. Üniformamı giydiğimde tüm kadınları temsil ettiğimi biliyorum. Gururlu, mutlu, başarılı… Tüm yapamazsın diyenlerle savaşı kazanmış ve teşkilatımızın, yani ailemin parçası olmuşum gibi hissediyorum. Çok kutsal bir görevi temsil ediyorum. Ben mesleğimi sevmiyorum, mesleğime aşığım.”
Bir itfaiyecinin, yangına müdahale etmek için yaklaşık ‘38 kilogram’ ağırlığında ekipman kuşandığını biliyor muydunuz?
- Kask: Bin 600 gram
- Koruyucu başlık: 100 gram
- Maske: Bin 400 gram
- Lans: 2 bin 800 gram
- Eldiven: 400 gram
- Çizme: 3 bin 400 gram
- El feneri: Bin 200 gram
- Kask feneri: 250 gram
- Solunum Cihazı: 11 bin gram
- İtfaiyeci Kemeri: Bin 500 gram
- PBI Kıyafet: 3 bin 900 gram
- Karabina: 550 gram
- Hortum: 9 bin 900 gram
TOPLAM: 38 bin gram
İTFAİYE ARACI, MOBİL HİZMET AĞINA BAĞLANAMAMA SORUNLARINA SON VERDİ
İSTANBUL İTFAİYESİ 4 BİN 853 PERSONEL, 125 İSTASYON ve 903 ARAÇLA HİZMET VERİYOR
KADIN PERSONEL SAYISI HER YIL ARTIYOR. 2022 İTİBARIYLA KADIN İTFAİYECİ SAYISI 265’E YÜKSELDİ
İtfaiye Komuta ve Haberleşme Aracı’nı inceleyen Başkan İmamoğlu, “Birçok konuyu kendi içimizde çözebilecek kabiliyete sahip olduğumuzu görmek gurur verici. Emeği geçen arkadaşlarıma teşekkür ediyorum” dedi.
Bu aracın temel özelliği; sivil savunmadan İBB’ye geçen üç araçtan birinin, İSBAK mühendisleri ve İstanbul İtfaiyesi biriminin ortak çabasıyla yeniden yapılandırılmış olması.
1714 yılında ‘Tulumbacılar’ adıyla kurulan İstanbul İtfaiyesi, 308 yaşında.