Geçen yıl başrollerinden birini oynadığı “Titane” Altın Palmiye’yi aldığında filmin yönetmeni Julia Ducournau ile sarmaş dolaş ağladığı kare hala gözlerimizin önünde. Birçoklarının sonuna kadar dayanamadığı, “body horror” türünün art house sinemayla buluştuğu “Titane”da sergilediği güçlü performansla kariyerinin zirvelerinden birini yakalayan, Fransız sinemasının yüreği solda atan oyuncularından Vincent Lindon bu yıl da Cannes’a gelecek, ama bu kez rol aldığı bir filmle değil, Altın Palmiye jürisinin başkanı sıfatıyla.
Fransa’nın önde gelen gazetelerinden La Liberation jüri seçiminin perde arkasına dair haberinde Vincent Lindon’dan önce başkanlık görevinin sırasıyla Penelope Cruz ve Marion Cotillard’a teklif edildiğini ama her iki ismin de bu teklifi geri çevirdiğini (Cruz takvimi uymadığı için reddetmiş) yazdı. Başkanlık için adı düşünülen Asghar Farhadi’nin de Cannes’da ödül alan son filmi “A Hero”‘nun senaryosunu eski bir öğrencisinin çektiği belgeselin üzerine inşa ettiği iddiası ve sonrasında açılan dava sebebiyle gündemden düştüğü de yine aynı haberde geçiyordu. Sonuçta Farhadi yine jüriye girdi ama başkanlık Vincent Lindon’a kaldı.
‘SINIR TANIMAYAN BİR OYUNCU’
Cannes Film Festivali tarafından yapılan açıklamada, “İçgüdüsel ve tutkulu oyunculuğuyla Vincent Lindon tam bir tansiyon ve duygu ustasıdır. Modernizmin zincirlerinden kurtulmuş, adanmış ve zaman zaman da isyankar tarzıyla Vincent Lindon, canlandırdığı mücadeleci karakterleri ve evrensel hikayeleriyle hiçbir sınır tanımayan bir oyuncudur. Onun otantiklik arayışı doğal olarak kendisini günümüzün politik ve sosyal hastalıklarına -adaletsizlik, zenofobi, yoksulluk- karşı tavır almaya yöneltmiştir; ki onları daha iyi anlasın ve yenilgiye uğramış insanlığın çelişkilerini herhangi bir yargıya varmaksızın yansıtabilsin.” deniyordu.
‘BÜYÜK BİR ONUR’
Daha önce rol aldığı filmlerle 9 kez festivale katılan ve 2015 yılında “La Loi du marché” adlı filmle En İyi Erkek Oyuncu ödülüne layık bulunan Vincent Lindon ise jüri başkanı olacağı haberi üzerine şunları söyledi: “Dünyada olup biten bunca arbedenin ortasında 75. Cannes Film Festivali’nin Jüri Başkanlığı gibi muhteşem ve ağır bir görev için bana güven duyulması büyük bir onur kaynağıdır. Jürimle birlikte geleceğin filmlerine mümkün olan en iyi şekilde yaklaşmaya çalışacağız. Hepsinin de kendilerini izleyen kadın ve erkekleri ortak yaraları ve zevkleri hakkında konuşarak harekete geçirmek gibi bir misyonları olduğuna ve cesaretin, sadakatin ve özgürlüğün gizli umudunu taşıdıklarına inanıyorum. Kültür insan ruhunun ayağa kalkmasına ve yarın için umudunu yükseltmesine yardımcı olur.”
Cannes’ın 9 kişilik Altın Palmiye jürisinde ayrıca geçen yıl “A Hero” adlı filmiyle Cannes’da Büyük Ödül’e layık bulunan İranlı sinemacı Asghar Farhadi, “Les Miserables” (“Sefiller”) uyarlamasıyla 2019’da Cannes’da Jüri Özel Ödülü’nü alan yönetmen, senarist, yapımcı ve oyuncu Ladj Ly, İngiliz oyuncu, yönetmen, senarist ve yapımcı Rebecca Hall, İtalyan oyuncu ve yönetmen Jasmine Trinca, ABD’li sinemacı Jeff Nichols, Norveçli yönetmen ve senarist Joachim Trier, Hintli oyuncu Deepika Padukone ve İsveçli oyuncu Noomi Rapace de yer alıyor. 5 erkek ve 4 kadının yer aldığı jüride yönetmenlik deneyimi olan 6 ismin bulunması da ayrıca ilginç bir not.
17 Mayıs’ta başlayacak 75. cannes Film Festivali’nin ödül töreni 28 Mayıs akşamı yapılacak.