Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Kanaat Liderleri, Muhtarlar ve STK Temsilcileri Buluşmaları kapsamında Düzce”de açıklamalarda bulundu.
Ekonomik kriz ve israflar üzerinden AKP iktidarına yüklenen Kılıçdaroğlu, “İlk yapacağımız iş, bir genelge ile devletteki bütün israf kapılarını kapatacağız. Niçin 13 uçağım olacak benim? Bir tane yetmiyor mu? Daha buna benzeri dünya kadar israf var, bunları önleyeceksin kuralını koyacaksın. Bakanlık binasını boşaltıp gidip kiraya çıkıyorlar. Niçin kiraya çıkıyorsun sen? Devletin bütün bilgilerine sahip olmadan karar alamazsınız. Bir Stratejik Planlama Teşkilatı kuracağız” dedi.
“Geleceği ipotek altına alınan bir Türkiye ile karşı karşıyayız” diye konuşan CHP başkanı, “Torunlarınızın geleceği de ipotek altında. Yap, İşlet, Devret-Kamu Özel İşbirliği. Dolar, Euro bazında garanti veriyorsunuz milliyetçi geçiniyorsunuz, Türk Lirası’nı çöpe atıyorsunuz. Size kelamım söz. Allah nasip ederse geldiğimizde göreceksiniz, evvel bu beşli çeteyi saf dışı bırakacağım” sözlerini kullandı.
“BU MİLLETİN ALNINA IRKÇILIK LEKESİNİ SÜRMEYECEĞİZ”
Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından öne çıkan satırlar şu biçimde…
“Yeşilin tüm tonlarını Düzce’de görebilirsiniz. Sıkıntıların nasıl çözüleceğini biliyorum. Demokrasinin olmadığı yerlerde beşerler kanılarını söz edemezler.
Irkçılık yapmayacağız. Bu milletin alnına ırkçılık lekesini asla sürmeyeceğiz.
Demokrasiyi tabandan başlayarak yükseltmemiz lazım. Muhtarlık kurumunu güçlendirmemiz lazım. Muhtar tabanlarda duruyor. Kimse sormaz muhtarı.
Sizin birleşik oy pusulanız yok. Niçin yok? Rakibi alır cebine koyar götürür bulamazsınız orada. Bu muhtarlık kurumuna kıymet vermemenin sonucu. Bu talebin gelmesi. Her bir muhtara yardımcı işçi verilmesi lazım. 10 milyon işsizimiz var. Birisinin orada olması gerelen şikayetleri toplaması lazım. Dünya kadar icra evrakı var. Bildiri ediliyor. PTT görevlisine maaş veriliyor. Size para verilmiyor. “
“Köy hukuksal kişilikleri kaldırıldı. Mal varlıklarına el konuldu. Kalmalı, ihtiyar meclisi olmalı. Akil beşerler biraraya gelecekler orayı yönetecekler. Kimin aracılığıyla yapıyoruz toplumsal yardım? Bir mahallede kim yoksuldur zengindir bunu en güzel bilen mahallenin muhtarıdır.
Muhtar parti kimliğiyle seçilmiyor, ismiyle seçiliyor. Muhtara yetkiyi verirseniz, toplumsal yardımları muhtar eliyle savunursanız yardımlar yoksula fukaraya ulaşır. Biz bunu savunuyoruz, kanun teklifine de koyduk.”
“SESİ DUYULMAYANLARIN SESİ OLDUK”
“‘Şu CHP daima eleştirir hiç önermez’ derler. Son 10 yılda en büyük değişimi yaşayan parti Cumhuriyet Halk Partisi’dir. Sesi duyulmayanların sesi olduk.”
“‘İyi de gelince ne yapacaksınız’ diye sorabilirsiniz. Bize bazen ‘Altı benzemez’ diyorlar. Evet gerçek 6 farklı partiyiz lakin altımız insan hakları, demokrasi, toplumsal devlet konusunda tıpkı şeyi düşünüyoruz. Her insan 6’lı masaya baktığında kendisinden bir parçayı orada görüyor.”
“İlk yapacağımız iş bir genelge ile devletteki bütün israf kapılarını kapatacağız. Niçin 13 uçağım olacak benim bir tane yetmiyor mu? Daha buna emsal dünya kadar israf var, bunları önleyeceksin kuralını koyacaksın. Bakanlık binasını boşaltıp gidip kiraya çıkıyorlar. Niçin kiraya çıkıyorsun sen? Devletin bütün bilgilerine sahip olmadan karar alamazsınız. Bir Stratejik Planlama Teşkilatı kuracağız.”
“Fiyat istikrarını korumakla kim sorumlu? Merkez Bankası. Türkiye’de fiyat istikrarı var mı? Yarın sabah hangi eserin kaç lira olacağını kimse bilmiyor. Yarın sabah doların kaç liraya çıkacağını kimse bilmiyor. Hiç kimse önünü göremiyor. Sorumlu olan kurum hiçbir şey yapmıyor, eli kolu bağlanmış. Yapacağımız değerli üçüncü iş ise Merkez Bankası’nın başına hem iç hem dış piyasalarda inanç verecek bir ismi getireceğiz. Bir arkeologun Merkez Bankası’nda ne işi var? Ne işi var emekli milletvekillerin, güreşçilerin bankaların idare konseylerinde?”
“ÖNCE BU BEŞLİ ÇETEYİ SAF DIŞI BIRAKACAĞIM”
“Ekonomik Toplumsal Konsey’de sorunu yaşayan tarafları çağırır sorunu yaşayan insanı dinlersiniz. Bir anayasal kurum olan Ekonomik Toplumsal Kurul işler hale gelecek.
Geleceği ipotek altına alınan bir Türkiye ile karşı karşıyayız. Torunlarınızın geleceği de ipotek altında. Yap, İşlet, Devret-Kamu Özel İşbirliği. Dolar, Euro bazında garanti veriyorsunuz milliyetçi geçiniyorsunuz, Türk Lirası’nı çöpe atıyorsunuz. Size kelamım söz. Allah nasip ederse geldiğimizde göreceksiniz evvel bu beşli çeteyi saf dışı bırakacağım. Sen alacaksın soyacaksın, biz buradan seyredeceğiz.”
“Kamu İhale Kurumu yine yapılandırılacak. Evvel işi veriyorsun sonra ihale yapıyorsun bu türlü iş olur mu? Bunları değiştireceğiz. Devlet yönetmek aslında çok kolay bir iştir. Dünyanın en kolay işlerinden biridir. Diyeceksiniz ki ‘Nasıl olur?’ Devlette herkesin misyonu kanunla belirlenmiştir. Liyakat sistemini bozarsanız devlette çürüme başlar o vakit.
Türkiye’de bir yol ayrımına geldik. Bu memleket hepimizin memleketi. Bu memlekette hepimiz huzur içinde yaşamak istiyoruz. Her vatandaşın sorumluluğu var. Siyasi partiler grup meblağ üzere tutulmaz.”