Boks Bayanlar Dünya Şampiyonası’nda madalyalara ambargo koyan Fenerbahçe’nin bayan boksörleri SÖZCÜ’ye konuştu. Sarı lacivertli kulübün şube yöneticisi İlker Dinçay, mali hususlarda yaşadıkları badirelere dikkat çekti.
Türkiye, bayan boksörlerin başarılarıyla gururlandı. Ay-Yıldızlı atletler, İstanbul’daki Bayanlar Dünya Şampiyonası’nda 5 altın 2 bronz alırken ekip halinde de doruğa çıktı. Madalyalı 7 boksörden 5’i, Fenerbahçe’nin sporcuları… Lider Ali Koç’a takviyeleri için teşekkür eden şampiyonlar, yaşadıklarını SÖZCÜ’ye anlattı.
Fenerbahçe Boks Şube yöneticisi İlker Dinçay, Fenerbahçe’nin her branşta şampiyonluğa oynamasının bir gelenek olduğunu belirterek “Türkiye’nin yükünü çekiyoruz. Amatör sporlarda çıtayı en üstlere taşıdık. Yeni kanuna nazaran denk bütçe mecburî ancak bu, sürdürülebilir olmaktan çıktı. Geçmişte stopajın iadesiyle ilgili birçok değerli bir çalışma yapıldı, kanun var, ancak uygulanmıyor. Suistimal eden kulüpler oldu ve süreç durduruldu. Amatör branşlarda TÜPRAŞ sponsor oldu fakat aşikâr bir yere kadar gidebiliyoruz. Bu kızlar çok değerli. Boksta atlet yetiştiren belediyeler ve kamu kuruluşları. Basketbol ve voleybolda şirketler, kamu bankaları var. Vergi avantajları var. Biz dayanak göremiyoruz. Eşit koşullarda yarışmıyoruz” diye konuştu.
AYŞE ÇAĞIRIR: MAKYAJIMIZ MOR GÖZ
“13 yıldır boks yapıyorum, birinci dünya şampiyonluğum. Bu madalyanın içinde çok yaşanmışlıklar, acılar, kederler, gözyaşları, akan ter var. Sonuçta boks yapıyoruz; gözümüz morarıyor, burnumuz dudağımız kanıyor. Bunlar bizim makyajımız. Ferdi yarışıyoruz ancak burada bir ekip ruhu var. Sevinçlerimizi ve kederlerimizi bir arada yaşıyoruz.”
“NENE HATUN’UN TORUNLARIYIZ”
“Madalya almaya devam edeceğiz, yolumuz uzun. Fenerbahçeli atletler olarak Paris’te inşallah ülkemize 6 madalya getirebiliriz. Gümbür gümbür geliyoruz, bunun kelamını verebiliriz. Şu an dünyada 1 numarayız. Herkes bizi izlesin. Boks erkek sporu olarak görülüyor fakat bunun üstesinden geliyoruz zira Türk’üz. Türk bayanı her vakit güçlüdür. Biz Nene Hatun’un torunlarıyız.”
BUSE NAZ ÇAKIROĞLU: ROL MODEL OLUYORUZ
“Olimpiyat ikinciliğinin akabinde dünya şampiyonluğu beni çok keyifli etti. Mesleğimde eksik olan iki altın madalya vardı, biri dünya şampiyonluğuydu. Geriye yalnızca olimpiyat şampiyonluğu kaldı. Paris’e altın madalya için gideceğim. Olimpiyat havası çok diğer. Kazandıktan sonra ‘Evet artık Buse Naz Çakıroğlu’yum’ diyeceğimi hissediyorum. Ringe çıktığımda yorulmadığımı, kendimi zorladığımda daha düzgün şeyler yapabileceğimi gördüm. Bunun temelinde yanlışsız çalışma, gerçek idman programı var. Rol model olmaya; ring dışında bizi takip eden çocuklara düzgün örnek olmaya çalışıyoruz.”
HATİCE AKBAŞ: TOPLUMSAL HAYAT YOK
“Ülkemi ve Fenerbahçe’yi en yeterli formda temsil ettiğim, İstiklal Marşımızı okuttuğum için çok memnunum. Genç olmanın avantajını kullanarak dünya şampiyonu oldum. Antrenörüm babam. Dünya ve olimpiyat şampiyonluğu amacımız vardı. Birinci maksadımızı gerçekleştirdik. Sıra Paris’te. Olimpiyatlarda kendimi birincilik kürsüsünde hayal ediyorum. Babamın antrenör olmasının avantajı olduğu kadar dezavantajı da var. Toplumsal hayatım olmuyor. Çok disiplinli oluyoruz lakin bu da başarıyı getiriyor. 12 yıl emek verdik. Babamla birlikte duşta üzereyiz.”