Türkiye’de göçmenlere yönelik ırkçı telaffuzların “kadınların güvenliği” üzerinden kurulmasına karşı çıkan 82 kurum ve 635 bayan, “Irkçılığın, ayrımcılığın, göçmen düşmanlığının ve körüklenen nefretin değil, göçmenlerin yanındayız” diyerek ortak bir açıklama yaptı.
Yurtiçinden ve yurtdışından farklı bayan örgütlerinin, bayan platformlarının, emek ve meslek örgütlerinden, siyasi partilerden bayanların, göçmen bayan kuruluşları üzere çok sayıda kurum ve yüzlerce bayanın imzaladığı açıklamada Türkiye’de son birkaç haftadır göçmenlere yönelen ırkçı, cinsiyetçi akınlar ve tehditlerin süratle yükseldiğine dikkat çekilerek, “Zamanı ve yeri teyit edilmemiş toplumsal medya paylaşımlarıyla, öncesi ve sonrası kopuk görüntülerle nefret körüklendikçe durum boyut değiştiriyor ve tekil kabahatlere dair argümanlar göçmenleri topyekün gaye göstermek için araçsallaştırılıyor. Bu tablo, halihazırda bin bir türlü zorlukla boğuşan, iradeleri hiçe sayılan, siyasal iktidarın Avrupa Birliği ile yürüttüğü her müzakerede pazarlık ögesi haline getirilen mülteciler dahil olmak üzere statüsü fark etmeksizin tüm göçmenlerin hayatlarını içinden çıkılmaz bir ayrımcılık ve şiddet döngüsüne hapsediyor” denildi.
‘“BURALI” YAHUT GÖÇMEN TÜM BAYANLAR VE LGBTİ+’LAR SİSTEMATİK ERKEK ŞİDDETİNE MARUZ BIRAKILIYOR’
“Bu karanlık iklimde; göçmen düşmanlığını, ırkçılığı, nefreti unsur edinerek palazlanan, bayan ve LGBTİ+ düşmanlığı tescillenmiş siyaset esnafları ‘kadınların güvenliğine dair kaygıları’ öne sürerek ırkçılıklarına meşruiyet yeri yaratmaya çalışıyorlar” denilen açıklamada şu sözlere yer verildi:
“Göçmenlerin ve mültecilerin gaye gösterilmesi, toplumun her kesitinde mevcut sosyo-ekonomik problemler karşısında biriken öfkenin yanlış yere kanalize edilmesinin ve siyasal iktidarın sorumluluğunun kamufle edilmesinin yollarından biri olarak fonksiyon görüyor.
Göç bir insan hakkıdır. Savaşın, yıkımın, emperyalist hayaller uğruna gerçekleştirilen katliamların, erkek şiddetinin, işsizliğin, ekonomik krizin asıl sorumluları gizlenirken, bu siyasetlerin sonucunda içinde bırakıldıkları cendereden zorlukla kurtularak hayatta kalan göçmenler düşman haline getirilemez.
Biz bayanlar, savaş siyasetlerinin sonuçlarını en ağır formda; ölerek, sevdiklerimizin vefatına tanıklık ederek, yersiz yurtsuz kalarak; göç yollarında, geri gönderme merkezlerinde, sonlarda, kamplarda, tacize, tecavüze, erkek şiddetine maruz bırakılarak, fakirleşerek; fabrikalarda, atölyelerde ve bakım işleri için konutlarda ucuz garantisiz işgücü haline getirilip sömürülerek yaşadık, yaşıyoruz. Mevcut şartlarda en temel haklara bile erişemeyen göçmen-mülteci bayan ve LGBTİ+’lar; kurumsallaşmış ırkçılık ve ayrımcılık nedeniyle maruz kaldıkları taciz, ayrımcılık, sömürü, tehdit, berbat muamele, fizikî, cinsel, ruhsal, ekonomik ve tüm boyutlarıyla erkek şiddeti karşısında rastgele bir makama başvurmaktan ve şikâyetçi olmaktan tamamen çekinir hale geliyor.
Her savaşın, yükseltilen her düşmanca telaffuzun ve her tıp ırkçı kalkışmanın; yabancı düşmanlığını, bayan düşmanlığını, transfobiyi, homofobiyi, nefreti, erkek şiddetini ve hak gasplarını tırmandırdığını çok yeterli biliyoruz. “Buralı” yahut göçmen tüm bayanlar ve LGBTİ+’lar konutlarda, sokaklarda, işyerlerinde, okullarda sıklıkla “en yakınımızdaki erkekler” tarafından; tacize, tecavüze ve tüm boyutlarıyla sistematik erkek şiddetine maruz bırakılıyoruz. Fail ise meskenlerde babalar, kocalar, kardeşler, sevgililer, partnerler; işyerlerinde işverenler, ustabaşılar ya da birlikte çalıştığımız erkekler; mahallede komşu erkekler oluyor, ortak noktaları çoğunlukla yakınımızda olmaları. Hayatlarımızı gaye alan erkek şiddeti, ortak bir kaynaktan, erkek egemenliğinden besleniyor.
Göçmenlere ait olarak gündemdeki birtakım tartışmalar “kadınların güvenliği” ekseninde yürütülürken sorunun kökeni görmezden geliniyor; her vakit olduğu üzere bugün de bayanlar ve LGBTİ+’lar için meskenleri, sokakları, toplu taşıma araçlarını ve tüm yerleri inançsız hale getiren temel sıkıntılar ve çaba ettiğimiz şartlar konuşulmuyor. Devletin cezasızlık siyasetini uygulayan erkek yargı eliyle şiddet failleri aklanıp şiddete maruz bırakılanlar suçlanırken, birebir mahkemelerde hayatlarını savunan bayanlar üst sonlardan en ağır cezalarla yargılanıyor. Boşanmalar zorlaştırılıp nafaka hakkına göz dikilirken bayanlar içinde yaşadıkları şiddet sarmalına mahkûm ediliyor. Çocuk istismarına evlilik şartıyla af getirilerek failleri aklamak için meclise önergeler yağdırılıyor, çocuğun istek yaşı tartışmaya açılarak istismarı yasalaştırmak için fırsat kollanıyor. LGBTİ+’lar gaye gösterilip nefret yükselirken eğitim, sıhhat, barınma ve çalışma haklarına erişmeleri imkânsız hale getiriliyor. İstanbul Sözleşmesi’nden imza çekilerek kazanılmış haklarımız gasp ediliyor. Hudut dışı edilme riski olan göçmen-mülteci bayanlara ve LGBTİ+’lara statü sağlayıp geri göndermeme teminatı sunan kontratın yürürlükte olmadığı şartlarda hak ihlallerine karşı müracaat sistemlerine erişim imkânsız hale geliyor. Koruyucu-önleyici hiçbir önlem alınmıyor, yasal düzenlemeler uygulanmıyor.
Göçmenleri taciz, tecavüz, istismar ve şiddet faili olarak işaretleyerek gaye gösteren ve yaşadıklarımızı göçmen ve mültecilerin yarattığı meseleler olarak tarifleyen bu ikiyüzlülüğü teşhir ediyoruz. Çünkü kelam konusu ikiyüzlülük, maruz bırakıldığımız sistematik erkek şiddetinin temel nedeni olan erkek hâkim sistemi görmezden geliyor ve eşit, özgür, şiddetsiz bir hayat uğraşımıza karşı yürütülen saldırganlığın ayrılmaz bir halkasını oluşturuyor.
Irkçılığa, göçmen ve mülteci düşmanlığına, nefrete geçit vermeden; vücutlarımıza, haklarımıza, hayatlarımıza sahip çıkarak daima birlikte özgür, eşit, şiddetsiz bir gelecek inşa etme umudumuzu talan etmeye yönelik bu akınlara karşı göçmenlerin yanındayız, yan yanayız.
Biz varız! Buradayız. Birlikte yaşıyoruz, birlikte yaşamak istiyoruz.”
İMZACI KURUMLAR
Adana Bayan Platformu – Almanya Göcmen Bayanlar Birliği – Antakya Bayan Dayanışması – Antalya Feminist Kolektif – Antalya Bayan Müracaat Merkezi ve Dayanışma Derneği – Anti-Kapitalist Bayanlar – Aydın Bayan Dayanışma Platformu – BEKEV – BEKSAV Bayan Meclisi – Bornova Bayan Dayanışma Derneği – Bursa Bayan Platformu – Çağdaş Hukukçular Derneği Bayan ve Toplumsal Cinsiyet Çalışmaları Komitesi – DAB Bayan Meclisi – DBP Bayan Meclisi – Defne Bayan Emeği Derneği – Demokrasi İçin Hukukçular – Demokratik Bayan Hareketi – Dersim Yenigün Bayan Dayanışma Derneği – Devrimci Aleviler Birliği Bayan Meclisi – DİSK Birleşik Metal-İş Sendikası Bayan Komitesi – Diyarbakır Barosu Bayan Hakları Merkezi – Ekmek ve Gül – Emek Partili Bayanlar – Esenyalı Bayan Dayanışma Derneği – Eskişehir Demokratik Bayan Platformu – Eskişehir Bayan Dayanışma – FeminAmfi – Feminist Kurtuluş Hareketi – Feminist Vesvese – feministvesvese.com – Foça Barış Bayanları İnisiyatifi – Gaziantep Bayan Platformu – Göçmen Bayanlar Birliği Göppingen – Göçmen Bayanlar Birliği Frankfurt – Gülsuyu Gülensu Bayan Dayanışma Derneği Meskeni – Halkevci Bayanlar – HDK Bayan Meclisi – HDP Bayan Meclisleri – İmece Konut Personelleri Sendikası – İstanbul Feminist Enstitü – İzmir Bayan Platformu – Bayan Dayanışması – Bayan Emekçi – Bayan Meclisleri – Bayan Savunma Ağı Bayan Vakti Derneği – Bayanın İnsan Hakları Yeni Tahliller Derneği – Bayanlar Birlikte Güçlü- Bayanlar Direnişte – Bayanların Kurtuluşu- Katre Bayan Müşavere ve Dayanışma Derneği – KESK Bayan Meclisi – Kırkyama Bayan Dayanışması – Kocaeli Ekmek ve Gül Bayan Dayanışma Derneği – Kocaeli Bayan Platformu – Kocaeli Üniversitesi Ekmek ve Gül Bayanı Çalışmaları Topluluğu – Koza Bayan Derneği – Maltepeli Bayanlar – Mardin Sahmaran Bayan Platformu – Migrantinnenverein Karlsruhe e.V. – Mor Dayanışma – Mor İzleme – Mor Sarmaşık – ÖHD Bayan Kurulu – Özgürlük için Hukukçular Derneği Bayan Kurulu – Puduhepa e. V Dayanışma İçin Bayan İnisiyatifi – Rosa Bayan Derneği – Sosyalist Bayan Hareketi – Sosyalist Bayan Meclisleri – Star Bayan Derneği – TJA- Özgür Bayan Hareketi – TMMOB İstanbul İKK Bayan Komisyonu- Toplumsal Hukuk Kadın- TTB Bayan Kolu- Türkiye Gazeteciler Sendikası Bayan ve LGBTİ+ Kurulu – Türkiye Emekçi Partili Bayanlar – Memleketler arası Göçmen Bayanlar Dayanışma Derneği – Yaşamak İstiyoruz İnisiyatifi – Yeni Demokrat Bayan – Yeni Bayan Dünyası – Yeşil Sol Bayan Meclisi – Yoğurtçu Bayan Forumu