Elazığ Fırat Üniversitesi’nde öğrenci olan iki arkadaş, hayallerindeki işletmeyi açmak için el ele verdi. Vücut eğitimi öğretmenliği son sınıf öğrencisi Ali İstek Çelik ve Furkan Pekocak, kahve lezzeti açısından Elazığ’da bir yenilik yapmak için açtıkları kafede genç yaşta esnaf olmanın gururunu yaşadı. Uzun yıllar hizmet kesiminde çalıştıktan sonra kendi kafelerini açan iki arkadaş, fiyatları da enflasyona inat öğrencilere yönelik ayarlayarak yarı yarıya indirdi. Tıpkı vakitte müşteriler için mod etiketi tasarlayan arkadaşlar, gelen müşterilerin hem kahve içip hem de o anki ruh hallerinin modlarını bardakta görebilmeleri için etiketler seçtiklerini kaydetti.
OLAĞAN KAFELERE GÖRE FİYATLAR UYGUN
Kafelerinin öğrenci dostu bir yer olduğunu söz eden Ali İstek Çelik, “Beden eğitimi öğretmenliği okuyorum. Artık Elazığ’ın muhtaçlığı olan bir işletme açmamızın vaktinin geldiğini düşündük. Düşündük ki hiç al geç kahvecisi şeklinde bir şey yok. Bu bizim daha evvelki yıllarda da planladığımız bir şeydi. Kahve lezzeti açısından Elazığ’ın çok muhtaçlığı olduğunu düşündük. Kafe dallarında de çalıştığımız için en azından kahvenin tatlarını biliyoruz. Sonra The Drink House’u açmaya karar verdik. Bayağı hoş oldu, Elazığ’ın bu gereksinimini karşıladık. Olağan kafelere göre fiyatlarımızı pek ucuz tuttuk. Biz de öğrenci olduğumuz için öğrencilerin ceplerini düşünerek hareket etmeye karar verdik. Öğrenci arkadaşlarımız için bu planımız iktisat dostu oldu. Fiyatlarımız dışarıdaki kafelere oranla yüzde 50 daha düşük. Talebimiz epey düzgün bilhassa öğrenci arkadaşlarımız bayağı ilgi gösteriyor. Fiyatlarımız da öğrenci arkadaşlara âlâ geldi” dedi.
FİYATLAR YÜZDE 50 İNDİRİMLİ
Kendi dükkânını açtığı için gurur duyduğunu aktaran Furkan Pekocak da, “Beden eğitimi öğretmenliği son sınıf öğrencisiyim. Aslında bu türlü bir şeyi düşünüyorduk. Elazığ’a bir yenilik katmamız gerekiyordu. Bunu nasıl yaparız, nereye yaparız, kaynağı ve fikri nereden buluruz diye düşünürken aklımıza bu türlü bir fikir geldi. Biliyorsunuz öğrenciyiz, bütçemiz kısıtlıydı ve bu kısıtlı bütçeyle bize fakat bu kadar tatlı ve hoş bir yer açabilmek nasip oldu. Her öğrencinin de hayalidir kendi yerinin olması. 12 yıldır hizmet kesimindeyim lakin birinci kere kendi işimi yapıyorum. Her sabah şu kapıdan girdiğimde gurur duyuyorum. Burası benim yerim artık ben bir işverenim diyorum. Çok hoş patronlarım vardı fakat buraya geldiğim vakit bir farklı hissediyorum. Başta da dediğimiz üzere öğrenciyiz, fiyatları da öğrencilere yönelik yapmak istedik.
Başka dallarda yahut öbür kafelerde fiyatlar nereden baksanız yüzde 50 daha fazla. Biz fiyatları yüzde 50 daha düşük tutmak istedik. Hem enflasyonu düşünüp enflasyona inat olmak istedik. Türk milleti biraz inattır. Fiyatları yarı yarıya düşürdük. Ekstra bir konsept de düşündük, gelen müşteriler hem kahve içsinler hem de o anki ruh hallerini, modlarını bardakta görsünler diye etiketler seçtik. Etiketler tasarladık ve isterlerse bu etiketleri kendileri seçebiliyorlar. Toplumsal medya üzerinden bize kendi etiketlerini yazıyorlar. Biz de bardaklarının üzerine yapıştırıyoruz. Şayet kurtarıyorsa enflasyona inat bir şeyler yapılması gerekiyor. Türk kahvesi, dışarıda 15 liradan satılırken bizde 8 lira, milkshake dışarıda 25-30 lira ortasında satılıyor, biz bunu 15 liradan müşterilerimize sunuyoruz. Portakal suyu dışarıda 25 lira bizde 15 lira. Frozen içecek marka yerlerde 25-30 lira civarında biz de bunu 15 liradan satıyoruz” diye konuştu.