İstanbul 39. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya tutuklu sanıklar Abdulvahhab Koçak ve Veli Sarı getirildi. Tutuklu sanık Cengiz Akin ise, SEGBİS’le duruşmaya bağlandı. Tutuksuz sanıklar ve taraf avukatları da duruşmada hazır bulundu.
Davaya ilişkin görüşünü açıklayan savcı, Masoud Molavı Vardanjanı’nın Şişli’de, 14 Kasım 2019 yılında, sanıklardan Ali Efsanjanı ile birlikte yürürken, Abdulvahhab Koçak tarafından silahlı saldırıya uğradığını bildirdi. Sanık Abdulvahhab’ın, cinayetten sonra Birol Özdemir tarafından sanık Naci Şerifi Zindaşti adına kayıtlı Bakırköy’de bir daireye götürüldüğü belirtildi.
2 SANIĞA AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET HAPİS İSTEMİ
Savcı görüşünde, sanık Abdulvahhab Koçak’ın Vardanjanı’yi ‘Tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis, müşteki Nuri Özden’i, ‘Kişinin yaşamını tehlikeye sokacak şekilde silahla kasten yaralama’ suçundan 2 yıldan 4 yıl 6 aya kadar hapis cezasıyla cezalandırılmasını talep etti. Savcı, sanık Amin Parvazi’nin ‘Tasarlayarak kasten öldürmeye azmettirme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis ile cezalandırılmasını istedi.
Sanıklar Birol Özdemir, Cengiz Akin ve Veli Sarı’nın ‘Tasarlayarak kasten öldürmeye yardım etme’ suçundan 15’er yıldan 20’şer yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep edilen esas hakkındaki görüşte, sanık Siavash Abazari Shalamzari’nin de ‘Suçluyu kayırma’ ve ‘Resmi belgede sahtecilik’ suçlarından 2 yıl 6 aydan 10 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi. Sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verilmesi de istendi.
ZİNDAŞTİ VE KONSOLOSLUK YETKİLİSİNİN DOSYASI AYRILDI
Savcı, haklarında yakalama kararı bulunan sanıklar Naci Şerifi Zindaşti, Mohammad Reza Nasırzadeh Noshahr ve Ali Esfanjanı’nın dosyalarının ayrılmasını talep etti.
Esas hakkındaki görüşte, haklarında ‘kesin ve inandırıcı’ delil bulunamadığı değerlendirmesiyle, sanıklar Seyed Mohammad Reza Razavi, Ehsan Ghominejad, Sina Forouhar, Houtan Khezerlou ve Aşkın Bulduk hakkında beraat kararı verilmesi istendi.
“KAMERA ŞAKASI MI BU?”
Sanık Abdulvahhab Koçak cinayetle ilgisi olmadığını ileri sürerek, “Bu insanlar İranlı, ben Adıyamanlıyım. Anam, babam, atam, 7 göbek sülalem Türk. Bunları tanımam etmem. Kamera şakası mı bu? Ben Ali Koçak’ın kardeşiyim. Ali Koçak, Zindaşti’nin şoförü. Ben de Naci Şerifi Zindaşti’yi abimin patronu olduğu için tanıyorum” dedi.
“BEN VATAN HAİNİ DEĞİLİM”
Tutuklu sanıklardan Cengiz Akin ise “Ben vatan haini değilim, sonuna kadar milliyetçiyim. Takdir sizin” dedi. Sanık Amin Parvazi, Veli Sarı, Birol Özdemir, Seyed Mohammad Reza Razavi, Siavash Abazari Shalamzari, Ehsan Ghominejad, Houtan Khezerlou ve Aşkın Bulduk ise suçsuz olduklarını belirterek beraatlarını talep etti.
MAHKEME BAŞKANI TAHLİYE İSTEDİ
Mahkeme, sanıklar Abdulvahhab Koçak, Cengiz Akin ve Veli Sarı’nın tutukluluk halinin devamına oy çokluğuyla karar verdi. Mahkeme başkanı ‘mevcut delil durumu ve tutuklu kaldıkları süre nedeniyle daha fazla tutuklu kalmalarının mağduriyetlerine yol açacağı’ görüşüyle, 3 sanığın tahliye edilmesi için muhalefet şerhi koydu.
GİZLİ ORGANİZASYONLA CİNAYET
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından açılan davanın iddianamesinde, Vardanjanı’nın, Ali Esfanjanı ile birlikte yürüdüğü sırada, Abdulvahhap Koçak tarafından silahlı saldırıya uğradığı anlatıldı. Koçak’ın 11 el ateş ettiği Vardanjanı’nın ağır yaralandığı ve hastanede hayatını kaybettiği bildirildi. O sırada sokakta bulunan bir kişinin de mermilerden biriyle yaralandığı anlatıldı. İddianamede açık kaynaklardan edinilen bilgilere göre, Vardanjanı’nın İran ve ABD vatandaşı, yapay zeka ile ilgili çok sayıda çalışma yapan ödüllü bir bilim adamı olduğu belirtildi. İddianamede konsolosluk görevlisi Mohammad Reza Nasırzadeh Noshahr’ın diğer şüphelilerle birlikte belli bir plan, organizasyon ve gizlilik içerisinde hareket ederek, Vardanjanı’nın öldürülmesi için hazırlık yaptığı belirtildi. Cinayetin öncesinde ve sonrasındaki tüm süreci yönettiği, cinayetten önce sürekli Ali Esfanjanı ile irtibat halinde kaldığı vurgulandı. Sanık Noshahr’ın olaydan sonra Esfanjanı’nın İran’a gitmesi için yardım ettiği, görev süresi sona ermeden de Türkiye’den ayrılarak İran’a gittiği anlatıldı.