Sağlık-Sen’in Sıhhatte Şiddet Raporuna nazaran nisan ayında 19 şiddet olayı meydana geldiği, 25 sıhhat çalışanının mağdur olduğu belirtildi.
Sağlık-Sen tarafından yapılan yazılı açıklamaya nazaran, nisan ayında gerçekleştirilen şiddet olaylarına bakıldığında, olay sayısının bir evvelki aya nazaran değişmediği tabir edildi.
Sıhhat Bakanlığı ile Adalet Bakanlığının ortak çalışmaları sonucunda sıhhatte şiddetin katalog hatalar ortasına girmesini sağlayan düzenlemenin meclisten geçerek maddeleştiği kaydedilen açıklamada, şöyle denildi:
“Bu değerli karar sayesinde saldırganlar artık elini kolunu sallayarak dolaşamayacak, hak ettikleri cezayı alacaklar. Tüm bu değerlendirmeler doğrultusunda nisan ayında da 19 şiddet olayı yaşandı. 34 saldırgan tarafından gerçekleştirilen olaylarda, 25 sıhhat çalışanı mağdur oldu. Nisan ayı boyunca yaşanan 19 şiddet olayının 16’sına hasta ve hasta yakınları neden olurken, 3üne kendini bilmez şahıslar sebebiyet verdi.
Şiddet olaylarının failleri hiç değişmezken, atakların hasta ve hasta yakınları tarafından gelmesi sıhhat çalışanlarını daha da derinden yaralamaktadır. Bu durum nitelikli sıhhat hizmetini de sekteye uğratmaktadır. Ay boyunca yaşanan 19 şiddet olayının 16sı hem kelamlı hem fiili, 3ü kelamlı olarak vuku buldu. Şiddet olaylarının adresi yeniden değişmedi.
19 şiddet olayının 17si hastanelerde vuku bulurken, 2si aile sıhhati merkezinde yaşandı. Nisan ayında 13 hekim, 6 güvenlik vazifelisi, 3 acil tıp teknisyeni, 1 hemşire, 2 öteki sıhhat çalışanı şiddete maruz kaldı. Ay boyunca yaşanan şiddet olaylarına sebebiyet veren 34 saldırganın 10u hakkında rastgele bir süreç yapılmadı. Gözaltına alınan 10 saldırgan hür bırakıldı. 8 saldırgan hakkında soruşturma başlatılırken, 6 saldırgan tutuklandı.”
“TOPLUMSAL HASSASLIK OLUŞTURACAK ADIMLARIN ATILMASI KAÇINILMAZ”
Sağlık-Sen Genel Lideri Semih Durmuş, şunları söyledi:
“Sağlık-Sen olarak yıllardır sıhhatte şiddetin önüne geçmek ve can yakan olayların toplumda daha fazla görünür hale gelmesi için çaba ettiklerini belirterek, Sorunu platformlarda dillendirerek, çeşitli hareketler yaparak ve raporlar hazırlayarak sıhhatte şiddetin yalnızca sıhhat çalışanlarının değil, tüm toplumun ortak sorunu olduğunu anlattık.
Sıhhat sistemini tehdit eden şiddet olayları, maalesef sıhhat çalışanlarının en değerli problemleri ortasında bulunmayı sürdürüyor. Bu noktada sıhhat çalışanlarına şiddet uygulayanların tutuklu yargılanmasını sağlayan ve âlâ hal indirimini kaldıran düzenlemenin TBMM Genel Şurasından geçmesini kıymetli buluyoruz.
Başta Sıhhat Bakanlığı yetkililerine, milletvekillerimize ve emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz. Ancak sıhhatte şiddete karşı aslolanın toplumsal hassaslık olduğu unutulmamalıdır. Yasanın çabucak akabinde, toplumsal hassaslık oluşturacak adımların da atılması kaçınılmazdır. Atılacak adımların tamamı birbirini tamamlar nitelikte olmalıdır. Aksi takdirde sıhhatte şiddet problemini minimize etmek mümkün olmayacaktır.” (DHA)