Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD), Danıştay 10. Daire’nin Basın Kartı Yönetmeliği için verdiği yürütmeyi durdurma kararına ilişikin açıklama yaptı. Açıklamada, “Danıştay, basın kartlarına ait sonuncu kararında, basın özgürlüğünü yok eden değil koruyan bir karar almalıdır” denildi.
ÇGD’den bugün yapılan yazılı açıklamada, Cumhurbaşkanlığı Bağlantı Başkanlığı tarafından dün duyurulan Danıştay İdari Dava Daireleri Şurası kararı değerlendirildi.
Açıklamada, Türkiye Gazeteciler Sendikası, Gazeteciler Cemiyeti ve Türkiye Foto Muhabirleri Derneği tarafından açılan davada, Danıştay 10. Dairesi’nin yönetimin dava konusu yönetmelik ile düzenlenen mevzularda düzenleme yapma yetkisinin yasal desteği bulunmadığı gerekçesiyle davaya mevzu unsurların yürütmesini durdurduğu hatırlatıldı.
‘BASIN KARTI UĞRAŞI, KİMİN GAZETECİLİK YAPIP YAPAMAYACAĞINA KARAR VERMEK İÇİN BİR ARAÇ OLARAK KULLANILMASINA KARŞI YÜRÜTÜLEN BİR MÜCADELE’
ÇGD açıklamasında şu sözler yer aldı:
“Duyuruda, Cumhurbaşkanlığı’nın itirazı sonucunda Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun (İDDK), İrtibat Başkanlığı’nın 14 No’lu Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile verilen basın kartı düzenleme misyonunun basın kartına ait yol ve asılları belirleme yetkisini kapsadığı belirtilerek, bu evraktaki yürütmenin durdurulması kararını kaldırdığı anlaşılmaktadır. Duyuruda ayrıyeten, basın kartı bulunmamasının, basın çalışanlarının mesleklerini yapmalarına pürüz teşkil etmeyeceğinin mahkeme tarafından belirtildiği aktarılmıştır.
2018 yılından bu yana gündemde olan basın kartı çabası, gazeteciler için hali bir gayret olmanın ötesinde, iktidarın kimin gazetecilik yapıp yapamayacağına karar vermek için bir araç olarak kullanılmasına karşı yürütülen bir gayrettir. Bu manada ÇGD olarak 2019 yılında açtığımız davada, 2020 yılında Danıştay İdari Dava Daireleri Heyeti tarafından, davaya husus edilen Yönetmelik unsurlarının yürütmesinin durdurulmasına karar verilmişti. Bağlantı Başkanlığı, yürütmenin durdurulması kararını uygulamak yerine benzeri kararları içeren yönetmelik değişiklikleriyle kararı dolanma yoluna gitmişti. Bu karara karşı da ÇGD olarak, DİSK Basın-İş Sendikası’yla birlikte mevzuyu ikinci kere Danıştay’a taşımıştık. Daha sonra başka meslek örgütleri tarafından da Yönetmeliğe karşı -İletişim Başkanlığı duyurusuna da husus olan kararın verildiği- farklı bir dava daha açılmıştı.
Gelinen noktada; Dernek olarak açtığımız, 2019 asıllı birinci dava belgesinde verilen ve münasebetleri farklı olan yürütmenin durdurulması kararı ortadan kaldırılmamıştır. Yine getirilen emsal hususlara ait Derneğimizce açılan 2021 asıllı öteki davada da olumlu ya da olumsuz rastgele bir karar şimdi verilmiş değildir. Basın kartı çerçevesinde verilen hak uğraşı hukuken devam etmektedir.
Danıştay’ın en üst karar merci olan İdari Dava Daireleri Şurası tarafından 2020 tarihinde verilen kararda saptanan tespitler varlığını sürdürmektedir. Yönetmelik’teki düzenlemeler hala türel öngörülebilirlik ve bellilik prensiplerine karşıt, muğlak ve keyfiliğe açıktır. Basın kartının verilmemesine ve iptaline dönük düzenlemeler hala yasal destekten mahrumdur. Başkanlığın basın kartıyla ilgili değerlendirmeleri ve araştırmalarını neye nazaran, nasıl yapacağı; bu dataları ve bilgileri nasıl tutacağı, kimler tarafından bu bilgilere erişilebileceği hala meçhuldür ve hala yüzlerce gazeteci, bu nedenlerle basın kartına erişememekte, mesleğini yerine getirmekte zahmetlerle karşılaşmaktadır.
ÇGD, mesleğin yapılmasını engelleyen, haber alma ve verme haklarını kısıtlayan düzenlemelere karşı verdiği hukuksal gayrete ve gazeteciler ile meslek örgütleri basın mesleğine dair unsurlarla basın kartları konusunda kelam sahibi olana kadar verilecek gayrete sonuna kadar devam edecektir.” (HABER MERKEZİ)