GÜZEL Parti Erzurum Milletvekili Naci Cinisli, AKP Küme Başkanvekili Cahit Özkan’ın BAE açıklamaları nedeniyle partisinde krize neden olması ve misyondan alınmasını yorumladı. Cinisli, “Bu ibretlik hadise, AK Partili siyasilere ve AKP’nin problemli kararlarına imza atan bürokratlara ders olmalı. Yarın, AKP idaresinin kimi, nasıl ortada bırakacağı kimse tarafından bilinemez. Biz DÜZGÜN Parti olarak, devlet aklı ve sorumluluğuyla makul hareket edilmesini savunuyoruz” dedi.
ÂLÂ Parti Erzurum Milletvekili Naci Cinisli, AKP’nin, ‘Torba Kanunları’ milletimize direkt sunamadığı tuzaklı unsurların kamuflajı olarak kullanıldığını söyledi. Cinisli, “Bu yüreksiz ve sinsi hale karşıyız. Bu sakıncalı halin ülkemize, milletimize faydası olduğunu kim düşünebilir? Önümüze gelen kanun teklifinde KKM, Varlık Fonu, TMSF ve belediyelerle ilgili hususlar var. Kanun teklifinden anlıyoruz ki iktidar, cumhuriyet tarihinin en derin ekonomik krizinin farkında değil” dedi.
“TÜRKİYE’NİN EKONOMİK MUKADDERATI AMERİKAN MERKEZ BANKASI’NIN İNSAFINA BIRAKILMIŞ DURUMDA”
Birebir vakitte TBMM Plan ve Bütçe Komitesi Üyesi olan GÜZEL Parti Erzurum Milletvekili Naci Cinisli, son torba kanun teklifinden iktidarın Cumhuriyet tarihinin en derin ekonomik krizinin farkında olmadığının anlaşıldığını öne sürdü. Cinisli, “Kur muhafazalı mevduat uygulamasını ÂLÂ Parti olarak son derece sakıncalı buluyoruz. Amerikan dolarına endeksli, ucu açık faizli, pimi çekilmemiş bir el bombası olarak görüyoruz. AK Parti iktidarı Türkiye’nin ekonomik bahtını dolara endeksleyerek Amerikan Merkez Bankasının insafına bırakmış durumda” tabirlerini kullandı.
“AKP GÜÇ KAYBETTİKÇE VİCDANINI DA İNSAFINI DA KAYBEDİYOR”
Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) ile ilgili yapılan düzenlemelerden fona çok önemli bir yük bindiğini de tabir eden Cinisli, TMSF’nin 714 şirketle Türkiye’nin en büyük holdingi haline geldiğini söyledi.
AKP tarafından yapılan haksız uygulamaların ve adaletsizliğin şiddetinin günden güne arttığını anlatan UYGUN Parti Milletvekili Cinisli, kelamlarını şöyle sürdürdü:
* “AKP güç kaybettikçe vicdanını da insafını da kaybediyor. Varılan ibretlik durum, samimiyetlerine bizi inandıramasalar da kelamım ona ismine hareket ettikleri ulusal, manevi ve demokrasi davamıza en büyük ziyanı vermiştir.
* Anlaşılan, iktidar şu andaki ekonomik krizin özünü anlayamamış. Ülkede yaşanan ekonomik düşünceyi çözme niyetinden uzak, âdeta sineğin yağını çıkarmaya çalışıyor. Öbür yandan, iktidar milletin paralarını farklı ve gereksiz yerlere büyük bir müsriflikle harcıyor. Zannediliyor ki para gelirse bu sıkıntılar çözülür. Hayır, plan ve bilgi olmadan para da gelse bu yangın sönmez.”
“ENFLASYONUN NEREYE GİDECEĞİ, KURLARIN NEREYE VARACAĞI MAALESEF HESAP EDİLEMİYOR”
YETERLİ Parti Erzurum Milletvekili Naci Cinisli, AKP hükümetinin hesapsız harcamalar ve eritilen döviz rezervleri ile ülke iktisadını çökerttiğini belirterek, şunları aktardı:
* “Merkez Bankasının ihtiyat akçesi için ayırdığı paraların dahi sarf edilmesiyle elimizde kara gün parası da kalmadı. İçeride ve dışarıda güvenilmeyen bir iktidarın olduğu ortamda prestij da tesis edilemez.
* Hem prestijin hem de kasada paranın olmaması, bir kurumun ve ülkenin başına gelebilecek en makus durumdur; AKP’nin Türkiye’yi düşürdüğü durum tam da budur. Bu halde enflasyonun nereye gideceği, kurların nereye varacağı maalesef hesap edilemiyor.
* Nasıl ve ne kadar müddette bu hâle gelindi, bunu soralım. Hepimiz çok yeterli biliyoruz ki keyfî Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminde bu gidişat inanılmaz bir formda hızlandı. Bu da Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin ve keyfî uygulamalarının ülkemize hiçbir şey kazandırmadığının, ülkenin tekrar parlamenter demokrat kurumsal kimliğine dönmesi gerektiğinin en değerli ispatıdır.”
“CAHİT ÖZKAN’IN İSTİFASI BÜROKRATLARA DERS OLMALI”
Cahit Özkan’ın misyondan alınmasına değinen Cinisli, “Bu ibretlik hadise, Ak Part’li siyasilere ve AKP’nin problemli kararlarına imza atan bürokratlara ders olmalı. Yarın, AKP idaresinin kimi, nasıl ortada bırakacağı kimse tarafından bilinemez. Biz UYGUN Parti olarak, devlet aklı ve sorumluluğuyla makul hareket edilmesini savunuyoruz. Varlık Fonunun ne kadar ziyan ettiğine ait sorularımızda cevapsız bırakıldı. Yıllarca kâr eden şirketlerimizin Türkiye Varlık Fonuna devredilmesiyle yüksek ziyanlar açıkladıkları görülmektedir, Çay-Kur ve PTT bunun en bilinen örnekleridir. Çay-Kur’un ziyanını kapatmak için çaya yüzde 44 artırım yapma insafsızlığını iktidar yüzü kızarmadan göstermektedir” diye konuştu.
“TÜRKİYE VARLIK FONU KONTROL RAPORLARI SANSÜRLENMEDEN MECLİSE SUNULMALI”
AKP iktidarının, dünyada gibisi olmayan gayriciddi bir kontrol sürecini uygulamaya geçirdiğini de savunan UYGUN Partili Cinisli, kelamlarını şöyle sürdürdü:
* “Cumhurbaşkanı kendini İdare Şurası Lideri olarak atadığı Varlık Fonunu, kendi görevlendirdiği yabancı kontrol şirketine ve yeniden kendine bağlı Devlet Denetleme Konseyi aracılığıyla belirlenen 3 denetçiyle kelamda denetlettirmektedir.
* Yabancı bir şirket tarafından para karşılığı yapılan kontrol Devlet Denetleme Şurasına sunulmakta, oradan da süzgeçten geçirilerek düzenlenen rapor Meclise sansürlenmiş biçimde sunulmaktadır. Bu sürecin sonucunda bağımsız bir raporun ortaya çıkması beklenemez.
* Türkiye Varlık Fonunu denetleyen Pricewaterhouse Coopers şirketinin kontrol raporu sansürlenmeden Devlet Denetleme Heyeti tarafından Türkiye Büyük Millet Meclisinin bilgisine sunulmalıdır, asıl ideali ise olağan Sayıştay kontrolüdür.”