Rus gazeteci Andrey Medvedev tarafından çekilen “Donbass” (2022) isimli belgesel basın mensuplarına izletildi.
Gösterimin öncesinde kelam alan Rusya Başkonsolosu Andrey Buravov, bu belgeselle maksatlarının 2014’ten itibaren Donbas’ta yaşananları anlatmak olduğunu tabir etti.
“Dışarıda yansıması olmayan bir iç savaş anlatılıyor”
Başkonsolos Buravov “Bu sinema, Ukrayna’da bağımsızlığının birinci yıllarından başlayarak meydana gelen süreçlerin nedenlerini ve sonuçlarını mevzu alıyor. Tıpkı vakitte Donbas’ta 8 sene içinde dışarıda yansıması olmayan bir iç savaşı anlatıyor. O yörede yaşayan ve belli bir periyot içinde kendini mevt kalım eşiğinde hisseden insanların paylarını anlatıyor” dedi. Başkonsolos Buravov konuşmasına şöyle devam etti;
“Bu sineması izlerken de Rusya’nın neden Ukrayna’da özel askeri harekata başlayıp, neden bu daha radikal metotlara başvurmak mecburiyetinde kaldığını da daha uygun bir biçimde anlayabilirsiniz.”
“Ukrayne ve Batı, 8 Mart’ta Donbas’a taarruz planlıyordu”
Belgeselin gösterimi sonrasında basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Rusya’nın İstanbul Başkonsolosu Andrey Buravov, bu askeri harekat olmasaydı ne olurdu sorusuna “Bu sinemada gösterilen olaylara devam edilecekti. Hiçbir şey çalışmıyordu. Görüşmeler vardı, Minsk sürecini kastediyorum, Minsk süreci yalnızca bir paravan olarak kullanılıyordu” tabirleriyle yanıtladı.
Donbas bölgesindeki Rus halkına yönelik bombardımanların harekat olmasaydı devam edeceğini belirten Buravov “Harekatın birinci safhasında ortaya çıkan bulgular var. O bulgular şunu gösteriyor ki Ukrayna ve onu destekleyen Batı tarafından Donbas’a büyük bir taarruz tasarlanıyordu. Birtakım ele geçirilen dokümanlar gösteriyor ki 8 Mart günü için bu taarruz planlanıyordu. Bununla ilgili olarak evvelce silah sevkiyatları yapılıyordu, Ukrayna’ya. Bütün hazırlıklar buna nazaran yapılıyordu” sözlerini kullandı.
“İki ülkenin yürüttüğü siyaset herkese faydalıydı”
İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği konusunda açıklama yapan Buravov “İsveç ve Finlandiya ile hiçbir meselemiz yok. Onlara açıkça söyledik. Onların yürüttükleri tarafsızlık siyasetinin hem onlar açısından hem Rusya açısından yararlı olduğunu ve olacağını söyledik. Bu ülkeler açısından Rusya bir tehlike oluşturmadı. Net bir biçimde söyledik. Aslında biliyorsunuz bizim Devlet Liderimiz ile Finlandiya Devlet Lideri ortasında bir telefon görüşmesi oldu. Bu görüşme sırasında bu hususlar açık bir formda anlatıldı. Finlandiya’nın bu kararının çok yanlış bir karar olacağı tabir edildi” dedi.
“İlk başta basın çoğunlukla tek taraflı yayın yaptı”
DHA’nın haberine nazaran, basının tek taraflı yayınlar yaptığını vurgulayan Buravov, “Rusya hiçbir vakit kapalı değildir basına. Ne bizim basın açısından bunu söylüyorum ne de yabancı basın açısından. Hüzünle şunu belirtmek istiyoruz ki Türk basınında yer alan haberler değerli ölçüde tek taraflı daha çok veriliyor. Bilhassa birinci günlerde, harekat başladığında bilhassa tek taraflı değerlendirmeler yapılıyordu.”
