Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Memleketler arası Yatırımcılar Derneği’nin (YASED) Ankara Ofisi’nin açılış resepsiyonuna katıldı.
Burada konuşma yapan Bakan Mustafa Varank, Türkiye’yi yerli ya da yabancı yatırımlar için cazibe merkezi haline getirmek üzere çaba gösterdiklerini lakin iç siyaset kaynaklı problemler olduğunu söyledi.
Bakan Varank bunun peşine ise Atatürk Havalimanı ile ilgili tartışmaya değindi.
“İstanbul’a yakışacak parkın kelamını 2018’de vermiştik”
Muhalefetin tezlerine karşılık veren Bakan Varank, şöyle devam etti:
“Bazıları diyorlar ki ‘İstanbul Havalimanı yapıldı, havalimanını birileri satmak istiyor, satarken karı yüksek olsun diye çabucak satmaya çalışıyorlar.’ Cumhurbaşkanı’mız 2018 Mayıs ayında ‘Biz Atatürk Havalimanı’nı Millet Bahçesi yapacağız, burayı İstanbul’a yakışan çok hoş bir park haline getireceğiz.’ dedi. Nasıl New York’ta Central Park’a İngiltere’de Hyde Park’a hayran kalıyorlar, biz de buna misal, İstanbul’a yakışan bir parkı aslında kazandıracağımızı 2018’de ilan etmiştik. Bunun ne İstanbul Havalimanı ile ne de buranın satılmasıyla alakası var.
“Sabiha Gökçen Havalimanı’nı genişletme gayretindeyiz”
‘Burayı çarçabuk yıkarak İstanbul Havalimanı’nı cazip hale getirecekler.’ diyorlar. Sabiha Gökçen Havalimanı… Vaktinde ana muhalefetin başkanı ‘Uçak inmeyen yere havalimanı yaptılar.’ diye bizi eleştiriyordu. Artık o havalimanını biz genişletmek, ikinci pisti tamamlamak, kapasite artırmak için büyük uğraş gösteriyoruz. Şayet biz İstanbul Havalimanı’na müşteri kazandıracak olsak Sabiha Gökçen Havalimanı’nın kapasitesini artırır mıyız?”
“Arap yatırımcı tenkitleri yapılıyor”
Türkiye’de, bilhassa muhalefet kanadında önemli bir yabancı yatırımcı düşmanlığı yapıldığını öne süren Varank, şu tabirlere yer verdi:
“Hatta işi o denli boyutlara götürüyorlar ki yatırımcılar ortasında faşizme varan sözleri görebiliyoruz. Bugün Türkiye’de en fazla yatırım yapan ülke Hollanda, gerisinden Almanya geliyor. Kimse Hollandalı, Almanyalı yatırımcıya bir şey demezken, Hollandaca, Almanca tweet atmazken kelam konusu olan Orta Doğu’dan, Arap ülkelerinden bir yatırımcı olduğunda ‘Türkiye’ye neden Arap yatırımcı geliyor, neden Katar, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri Türkiye’de yatırım yapıyor?’ diye tenkit yapıyorlar.
“Bu faşizmdir”
Bu, faşizmdir. Hükümet olarak yatırımcılar ortasında ayrım yapmıyoruz. Bilhassa sivil toplum kuruluşlarımızın da burada yabancı yatırımcının tamamını muhafazası lazım. Bakıyorsunuz Türkiye’de iş yapan firmalara çok ağır tenkitler var. ‘Biz iktidara gelince şöyle mallarını kamulaştıracağız, bu türlü kamulaştıracağız…’ Bunlar TÜSİAD’ın üyesi. Yeri geldiğinde TÜSİAD hükümeti eleştiriyor da neden kendi üyelerinin hakkını korumuyor? Şayet bir yabancı düşmanlığı yabancı yatırımcılığı yapıyorsa burada sivil toplumun sesini daha çok çıkarması gerekir. Biz siyasette bunun çabasını veriyoruz fakat sivil toplumun bunun gerçeğini ortaya koyması lazım.”
“Bizim sıkıntımız Türkiye’yi kalkındırmak”
Varank, yatırımcıları ayırmadıklarını vurgulayarak, “Biz Türkiye’yi kalkındırmanın kaygısındayız. Ana muhalefetin başkanı çıkıp ‘Biz hukuku geriye yanlışsız işleteceğiz, burada yatırım yapanları cezalandıracağız.’ derse biz alışılmış ki buraya yatırımcı çekmekte zorlanırız. Bu manada hepimize iş düşüyor. Bu işin doğrusunu hem kamuoyuna hem de muhalefete anlatmamız gerekiyor.” dedi.
“Başarı kıssası yazılıyor”
Tüm bunlara karşın Türkiye’de yabancı yatırımların değerli ölçüde arttığını söz eden Varank, şu değerlendirmede bulundu:
“Geçen sene yabancı yatırımların 14 milyar dolar düzeyine çıktığını gördük. Fakat bundan değerlisi Türkiye’de artık girişimciliğin çok kıymetli bir ivme yakaladığını görüyoruz. Bilhassa teknoloji tabanlı girişimcilikte Türkiye bir muvaffakiyet kıssası yazıyor. Biz bundan 2 sene evvel Sanayi ve Teknoloji Stratejisi’ni ilan ettiğimizde ‘2023’e kadar Türkiye’den en az 10 Turcorn çıkacak.’ dediğimizde kimse bize inanmadı fakat bugün geldiğimiz noktada Türkiye’nin 6 unicornu var ve bu sene gelecek olanlar da var.”
AA’nın haberine nazaran Mustafa Varank, geçen yıl dünyada en fazla oyun yatırımı alan kentin İstanbul olduğunu belirterek, bilhassa teknoloji tabanlı işlerde bu potansiyeli daha da artıracaklarını vurguladı.
“Kimse bu ülkede yatırımcı düşmanlığı yapmamalı”
Türkiye’nin yeni muvaffakiyet kıssasını katma pahalı üretimle, teknoloji tabanlı işlerle yazacaklarına dikkati çeken Varank, kelamlarını şöyle tamamladı:
“Biz buna yürekten inanıyoruz. Bunun emarelerini aslında şu anda yaşıyoruz. Kâfi ki bir olalım, bir arada olalım, sivil toplum kuruluşlarımızla el birliğiyle Türkiye’yi bir cazibe merkezi haline getirelim. Fakat ana muhalefet ya da yavru muhalefet bir yanıt hak ediyorsa onun yanıtını da yalnızca biz vermeyelim sivil toplum kuruluşları da versin. Kimse bu ülkede yatırımcı düşmanlığı yapma cüretini bir daha bulamasın.”