Son dakika: VakıfBank, Fenerbahçe’nin de istediği Paola Egonu ile söz kesti! | Transfer haberi

Misli.com Sultanlar Ligi final serisinde Fenerbahçe’yi 3-2 yenerek 13. şampiyonluğuna uzanan VakıfBank dünyanın en iyi voleybolcusu olarak kabul edilen Paola Egonu’yu renklerine bağlamaya hazırlanıyor. 23 yaşında ve 1.93 boyundaki Nijerya asıllı İtalyan pasör çaprazı, kaderin bir cilvesi olarak şu anki kulübü Imoco Conegliano formasıyla son maçını 22 Mayıs’ta CEV Şampiyonlar Ligi finalinde VakıfBank’a karşı oynayacak. Daha önce hep, “Son maça kadar ağlamak yok” diyen Egonu’nun bu karşılaşma sonunda İtalyan ekibine gözyaşlarıyla vedası, yeni takım arkadaşlarıyla kucaklaşması bekleniyor.

Smaç yüksekliği 3.44 metre

Zıpladığında 3.44 metre smaç yüksekliğine ulaşan, blok yüksekliği ise 3.21 metre olan Egonu, kelimenin tam anlamıyla bir voleybol devi… İtalya’da 5 kez şampiyonluk yaşayan, oynadığı tüm finallerde MVP seçilen 23 yaşındaki oyuncunun babası Nijeryalı, annesi Beninli… 18 Aralık 1998’de Cittadella’da dünyaya gelen Paola Egonu’nun babası Nijerya’da kamyon şoförlüğü, annesi ise Benin’de hemşirelik yapmış. İtalya’da tanışan ikili, çocuklarını burada dünyaya getirseler de ardından İngiltere’ye göç etmişler ve halen hayatlarına burada devam ediyor.

Fenerbahçe de istemişti

Sultanlar Ligi takımlarından Fenerbahçe Opet sezon başında Egonu’yu transfer etmek için büyük gayret göstermiş ancak 1 milyon Euro’luk bonservis ücretine takılmıştı. VakıfBank ise Imoco Volley Conegliano ile anlaşmayı başardı.

Isabelle Haak Gidiyor

Egonu’nun transferi sonrasında VakıfBank’ta önemli bir ayrılık yaşanacak. Taraftarın sevdiği isimlerden olan Isabelle Bella Haak’a sezon sonunda veda edilecek.

Irkçılığa karşı savaşıyor

Paola’nın kızkardeşi Angela Egonu da ABD’de öğrenim gördüğü Xavier of Louisiana Üniversitesi’nin voleybol takımında forma giymekte. Tokyo Olimpiyatları’nda geçit töreninde İtalyan kafilesinde bayrak taşıyan Egonu, “Kökleri Afrika’da olan bir İtalyanım. İki yılda bir defa kuzenlerimi, babaannemi, dedemi görmek için Nijerya’ya gidiyorum. Hayalim avukat olmak ve sıradan insanlara yapılan haksızlıklara engel olmak, dezavantajlılar için mücadele etmek. Tüm röportajlarımda açıkça ırkçılığa karşı duyduğum rahatsızlığı ifade ediyorum” diyor.

EGONU’NUN FİLM HAYAT HİKAYESİ…

18 Aralık 1998’de İtalya’nın kuzeydoğusunda bulunan Padova’nın Cittadella şehrinde dünyaya geldi Paola Egonu. Göçmen bir Nijeryalı ailenin kızı olan Egonu, erken yaşta voleybol kariyerine başlamasının ve genç yaşına rağmen başardıklarının perde arkasında ailesinden aldığı cesaret yattığını anlatıyor.

Egonu’nun ailesi Nijerya’dan İtalya’ya gelmeden önce babası Ambrose, Lagos’ta kamyon şoförüydü. Annesi ise hemşireydi. Ailesinin İtalya’ya göç etmesinin hayatındaki kırılma noktası olduğunu anlatan başarılı sporcu, “Verdikleri bu karar hayatta kalma üzerineydi. Sahip oldukları cesareti bu kararlarına bakarak görebiliyorum. Buraya geldikten sonra elde ettikleriyle de yetinmediler. Şu an Manchester’dalar ve hala çalışıyorlar.” ifadelerini kullanıyor.

Ailesinin aldığı bu cesur karar, Egonu’nun kendi yolunu çizmesinde ona hem yol gösteriyor hem de cesaret veriyor. Ailesi çalışmak için Manchester’a taşınırken o henüz 14 yaşında evden ayrı kalmayı göze alarak Milan’da voleybol macerasına atılıyor…

VOLEYBOLA BABASININ TEŞVİKİYLE BAŞLIYOR

Okulda dersleri çok iyi olan Egonu, kendisini tabiri caizse ‘inek’ olarak tanımlıyor. Dersleriyle arası çok iyi olan Egonu, ufak yaşlarda herhangi bir spora çok fazla ilgi duymuyor. Derslerinden arta kalan zamanında televizyon başında vakit öldürüyor. O dönem babasının ‘kendine bir hobi edinmelisin’ telkiniyle voleybolla tanışıyor.

Voleybol kariyerine doğduğu kentin takımında başlıyor. 14 yaşına geldiğinde babasının İtalyan pasaportu çıkarmasıyla birlikte İtalyan vatandaşlığı alıyor. İtalyan vatandaşlığı aldıktan sonra voleybol kariyerindeki hızlı yükseliş iyice ivmeleniyor. Alt yaş kategorilerinde oynadığı takımları şampiyonluğa taşıyan Egonu, henüz 15 yaşında gelmeden Milli Takım kapısından içeri girmeyi başarıyor.

Milli takım hikayesi, 2021 yılında Olimpiyat Oyunları’nda geçit töreninde İtalyan bayrağını taşımasına kadar uzanıyor…

MUHASEBE MEZUNU, EN BÜYÜK HAYALİ AVUKAT OLMAK

Voleyboldaki yeteneğiyle büyülerken bir yandan akademik kariyerine de devam ediyor. Muhasebe mezunu olan Egonu’nun en büyük hayali aslında avukat olmak. Dünyadaki eşitsizliği en aza indirgemek için kendi payına düşen görevi yapmak istediğini söyleyen idealist voleybolcu, ilerleyen yıllarda hukuk diploması almayı arzuluyor.

Kendisini Afro-İtalyan olarak tanımlayan Egonu, Nijerya ile bağlantısını koparmış değil. 13 kişilik ufak sayılmayacak bir ailesi olan yetenekli isim, her iki yılda bir Noel için Nijerya’ya giderek yakın akrabalarıyla buluşuyor. Angela ve Andrea isminde iki erkek kardeşi olan Egonu’nun kuzeni Terry Enweonwu da kendisi gibi bir voleybolcu…

YEMEK YAPMAYI ÇOK SEVİYOR, DÖVMEYE KARŞI, ANİMASYON SESLENDİRMESİ YAPMIŞ

Yılda yaklaşık 400 bin avro kazanan Paola Egonu’nun hayatı, çok sevmesine rağmen voleyboldan ibaret değil. Hobi olarak mutfakla ilgilenen Egonu, ekstrem sporlara da çok ilgi duyduğunu söylüyor ancak spor konusunda mükemmelliyetçi olduğu için bu tarz heyecanlı sporlara cesareti olmadığını itiraf ediyor. Karamsar ve aksi biri olduğunun da altını çiziyor…

Dövme yaptırmaya karşı… Vücudunda hiçbir dövme bulunmuyor çünkü inancı gereği vücudunu bir tapınak olarak görüyor ve hayatının sonuna kadar ilk günkü gibi saf kalmasını istiyor.

Paola Egonu hakkında az bilinen bir başka detay ise Disney Pixar yapımı Soul isimli animasyonda Sognaluna karakterini seslendirmiş olması…

KIZ ARKADAŞIYLA 2018 YILINDA AYRILDI

Paola Egonu, eski Fenerbahçeli voleybolcu kız arkadaşı Katarzyna Skorupa ile 2018’a kadar birlikteydi ancak daha sonra anlaşamadıkları için ayrıldılar. Başarılı oyuncunun o tarihten bu yana bilinen bir başka ilişkisi olmadı.

Kadınlardan hoşlandığını hiçbir zaman gizlemeyen Egonu, 2018 yılında verdiği bir demeçte cinsel yönelimini şu sözlerle anlatıyor; “Kadınlardan hoşlandığımı kabul ediyorum. Ve bunu yüksek sesle dile getirdiğim için pişman değilim. Ama bu günün birinde bir erkeğe aşık olmayacağım anlamına gelmiyor. Duygularımı gizlemeye gerek duymuyorum. Neden benim oynadığım voleybol hakkında konuşmak yerine insanlar kiminle birlikte olduğum konusuna kafa yoruyor ki?”

ANNESİNE YAPILAN IRKÇILIĞA HALA ÇOK ÜZÜLÜYOR

Göçmen bir ailenin kızı olan ve ufak yaştan itibaren kendi ayakları üzerinde duran Afro-İtalyan sporcu, verdiği her geniş röportajda ırkçılığa karşı açtığı savaşın altını çiziyor. 2020 yılında verdiği bir demeçte annesinin yaşadığı zorlukları şu sözlerle anlatıyor:

“Ben de ırkçılığa maruz kaldım. İnsanlar ten renginden dolayı annemi hep küçümsediler. Bazen bir bankada bile ırkçılığa uğradık ancak insanlar beni tanıdıkça anneme karşı olan bakışları ve tavırları değişti. Bu durum beni içten içe çok üzüyordu. Bazen hala kendime soruyorum; insanlar, diğer insanları neden yalnızca ten renklerine bakarak aşağılıyor. Hepimiz insan değil miyiz? Anlam veremiyorum… Kültür, inanç ve cinsel tercihler toplumun içinde var olması gereken farklılıklar. Bu farklılıklar, insanın kendisini geliştirmesi ve tanıması için çok büyük öneme sahip. Özellikle yeni jenerasyon bu konularda daha açık fikirli olmalı…”

KORONAVİRÜS İÇİN ASYA’NIN SUÇLANMASINA TEPKİ GÖSTERDİ

Paola Egonu, 2019 yılında Çin’de patlak veren ve ardından tüm dünyaya yayılan Koronavirüs pandemisi sürecinde Amerika Birleşik Devletleri’nin Asya ülkelerini hedef almasına tepki göstermiş ve bunun bir çeşit ırkçılık olduğunu savunmuştu.

Genç sporcu, “İnsanoğlu olarak biz çok benciliz ve yalnızca kendimizi düşünüyoruz. Asla empati kurmuyoruz. Göçmenlerin neden ülkelerini terk etmek zorunda kaldıklarını kendimize soruyor muyuz? Bir kere onları anlamaya çalışsak aslında çözüm bulabiliriz. Bu nefretin nereden geldiğini ve insanları neden kategorize ettiğimizi anlamıyorum. Ben çok duygusal bir insanım ve bu durum beni çok incitiyor. Mesela Amerika, Koronavirüs konusunda sürekli Asya ülkelerini işaret ediyor. Sanki virüsü Asyalılar kasten üretmiş gibi… İnsanlar neden başkalarına zarar vermek için bu yolu seçtiğini anlamlandıramıyorum.” demişti.

DONALD TRUMP NE DEMİŞTİ?

Dönemin Amerikan Başkanı Donald Trump, zaman zaman yaptığı açıklamalarda koronavirüs yerine Çin Virüsü ifadelerini kullanmış ve üslup, iki ülke arasında kriz yaşanmasına sebep olmuştu.

Donald Trump’a ağır bir cevap veren Çin, “ABD’de bazı politikacılar Corona virüsü Çin’le ilişkilendirerek Çin’i karalamaya çalışıyor. Buna şiddetle karşı çıkıyoruz, ABD’yi Çin’i suçlamaya son vermeye çağırıyoruz” açıklamasında bulunmuştu.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir