Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Finlandiya ve İsveç’in NATO üyelikleri için şu aşamada “olumlu bir düşüncede” olmadıklarını söylese de Ankara’nın genelde bu iki ülkenin ittifak üyeliğine “kesin bir tutum anlayışı” ile karşı olmadığı bildirildi.
YOĞUN DİPLOMASİ
Batılı ülkeler Türkiye’nin tutumunu anlamak için Ankara’da yoğun bir diploması trafiği yürütürken, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da Berlin’de NATO’nun gayri resmi toplantısında Türkiye’nin hassasiyetlerini dile getirdi. Batılı kaynaklar, Doğu Avrupa ve Balkanlarda NATO’nun “açık kapı” politikasına destek vermiş olan Ankara’nın son aşamada NATO’nun iki İskandinav ülkesini kabul etme sürecine engel çıkarmayacağını umut ediyor.
PKK’YA DESTEĞİ KESİN
Ankara, Finlandiya’dan daha çok İsveç’in terör örgütleri PKK ve FETÖ’ye kucak açmasından rahatsız. Stockholm’ün “İnsan hakları ve demokrasi” gerekçesiyle her iki örgütün mensuplarına iltica hakkı tanıması Ankara’da ciddi rahatsızlık yaratıyor. Özellikle Suriye’nin kuzeyinde PKK uzantısı PYD/YPG ile ilişkileri kabul edilemez bulunuyor.
TERÖR KORİDORU OLMAZ
İsveç Savunma Bakanlığı yetkililerinin YPG ile sıkı işbirliği içinde olmalarına her zaman tepki gösteren Ankara, Stockholm yönetiminin bu tutumuyla Türkiye-Suriye sınır hattında bir terör koridoru kurulmasına açıktan destek verdiğini değerlendiriyor.
KISITLAMALARI KALDIRIN
Diplomasi kulislerinde Türkiye’nin iki İskandinav ülkesinin üyeliğine karşılık, ABD’nin de YPG’ye olan desteğinden vazgeçme, F-16 alımı konusunda pürüz çıkarılmaması ve başta Almanya olmak üzere bazı NATO müttefiklerinden Türkiye’ye yönelik silah ve askeri teçhizat satımındaki kısıtlamaların kaldırılması kartlarını da oynayabileceği iddia ediliyor.
KALIN: KAPIYI KAPATMIYORUZ
CUMHURBAŞKANLIĞI Sözcüsü İbrahim Kalın, Reuters’a yaptığı açıklamada Türkiye’nin İsveç ve Finlandiya’ya NATO kapısını kapatmadığını, ancak özellikle İsveç’teki terörist faaliyetlerin durdurulmasını istediğini söyledi. Kalın, “Kapıyı kapatmıyoruz. Esasen biz, bu meseleyi Türkiye’nin ulusal güvenliği için gündeme getiriyoruz” dedi. Ankara’daki diğer kaynaklar da Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısından sonra yaptığı arabuluculuk girişimleriyle dikkat çeken ve NATO’nun güvenliği konusunda önemi bir kez daha ortaya çıkan Ankara’nın iki İskandinav ülkesinin ittifak üyeliği ile ilgili kendisini “NATO içinde izole edecek” bir tutum içinde olmayacağını değerlendiriyor.
NATO’YA NASIL ÜYE OLUNUYOR
NATO’ya üyelik süreci sıkı kurallara bağlı. İzlenecek adımlar şöyle:
-Üye olmak isteyen ülkeler bunu NATO’ya resmen bildiriyor.
-Bildirim sonrasında İttifak üyelerinin konsensüs sağlanması gerekiyor. Uzlaşma sağlanırsa NATO, müzakerelere başlamak için resmi davet gönderiyor.
-NATO ekipleriyle üye olmak isteyen ülke heyeti bir araya geliyor. İlgili ülke, atacağı reform adımları konusunda takvim sunuyor. Üyelikten kaynaklanan sorumluluk ve yükümlülükleri kabul ettiğine dair bir mektup iletiyor.
-Mektubun alınmasının ardından bir katılım protokolü imzalanıyor ve her ülkenin ulusal sistemlerine göre onaylanıyor.
-Onaylar tamamlandıktan sonra Genel Sekreter potansiyel üyeyi antlaşmaya katılmaya davet ediyor.
-Potansiyel üye ülke kendi sistemine göre metni onayladıktan sonra resmen NATO üyesi oluyor.