Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Alexander Grushko gazetecilere yaptığı açıklamada, Finlandiya ve İsveç’in NATO üyeliğine ait değerlendirmede bulundu.
Grushko, Rusya’nın Finlandiya ve İsveç’e karşı hiçbir düşmanca niyeti olmadığına ve bu iki ülkenin NATO ittifakına katılması için “gerçek” nedenler bulunmadığına dikkat çekti. Moskova’nın Finlandiya ve İsveç’in nükleer olmayan tarafsız statüsünün geleceğiyle ilgili kimi soruları olduğunu belirten Grushko, iki ülkenin NATO’ya katılarak bu statüsünü fiilen terk edeceklerini tabir etti.
Grushko, “Finlandiya ve İsveç’in dünyanın nükleer silahlarının yasaklanmasını ve büsbütün imha edilmesini en faal olarak savunan devletler ortasında olduğu yeterli bilinmektedir. Lakin ittifak (NATO) dünyada nükleer silahlar olduğu sürece nükleer kalacağını söyleyerek kendisini nükleer ilan etti. Bu ülkeler NATO Nükleer Planlama Grubu’na katılacak” formunda konuştu.
Gazetecilerin Rusya’nın nükleer kuvvetlerini Baltık’ta konuşlandırıp konuşlandıramayacağı sorusuna karşılık veren Grushko, “Bu bahis hakkında konuşmak için çok erken” dedi.
Grushko, “Özellikle Jens Stoltenberg (NATO Genel Sekreteri), nükleer silahların Rusya hudutlarına daha yakın noktaya transfer edilebileceğini söyledi. Polonyalı başkanlar bunu kabul etmeye hazır olduklarını söyledi. Bu sözler uygulamaya geçerse elbette kâfi ihtiyati önlemler alarak buna karşılık vermek gerekecektir” sözlerini kullandı.
“Finlandiya kıymetli ölçüde zayıflayacak”
Grushko, Rusya’nın temel güvenlik çıkarları için NATO’nun genişlemesinin ne kadar kıymetli olduğunun anlaşılması konusunda haritaya bakmanın kâfi olduğunu vurguladı.
Finlandiya’nın NATO’ya katılması durumunda askeri güvenliğinin değerli ölçüde zayıflayacağını söyleyen Grushko, “Ülkenin cumhurbaşkanı ve başbakanı, Finlandiya Parlamentosu’na yaptıkları konuşmada NATO üyeliğinin hem Finlandiya’nın hem de NATO’nun güvenliğini güçlendireceğini belirtti. Sonucun tam aykırısı olacağı aklı başında herkes için açıktır. Finlandiya değerli ölçüde zayıflayacak” sözlerini kullandı.
“Finlandiya ve İsveç’in NATO’ya iştiraki stratejik bir değişikliktir” diyen Grushko, bu değişikliğin NATO’nun genişlemesinin bir sonucu olarak ortaya çıkabilecek yeni güç yapılanmasının sonuçlarının detaylı bir tahlilinin yanı sıra siyasi bir reaksiyona de yol açacağını kaydetti.