Almanya’da mimarlık eğitimi alan İranlı Shirin Frangoul-Brückner, Atelier Brückner Müze Planlama ve Tasarım Firması’nın genel müdürü ve kurucu ortağı. Firmasıyla 1997 yılından bu yana müze, ziyaretçi merkezi ve markalar için anlatı mimarileri ve stantlar geliştiriyor. Yaptıkları iş aslında tecrübe tasarımı. Şahısların algı ve davranışlarını referans alan tasarım anlayışıyla, sanat yerlerinde yeni manalar oluşturarak, insanlara eşsiz ve unutulmaz bir tecrübe yaşatmayı hedefliyorlar. Bu işi daha evvel Dubai’deki Gelecek Müzesi, Oslo’daki Tabiat Tarihi Müzesi ve Kahire’deki Büyük Mısır Müzesi’nde gerçekleştiren Brückner’den sanat alanı inşa etmenin inceliklerini dinledik.
-Gelecek Müzesi’yle yolunuz nasıl kesişti?
Dubai’deki Gelecek Müzesi için 2019 yılında açılan stant tasarımı yarışını kazandık. Yer şimdi imal basamağındayken projeye dahil olduk. Toplamda üç standın dizaynında çalıştık. Sürükleyici bir tecrübe sunan ve 3 bin metrekarelik alanda yer alan “Çığır Açanların Seyahati (Journey of Pioneers)” bunlardan birincisiydi. Günümüzün temel sorularından olan iklim değişikliği için yanıtlar arayan “Bugün Yarın (Today Tomorrow)” standı ve çocuklara atfedilmiş “Geleceğin Kahramanları (Future Heros)” ile yaklaşık 5 bin metrekarelik alanda faaliyet gösterdik. Atelier Brückner olarak toplamda 2,5 yıllık bir mühlet boyunca müzenin tecrübe dizaynında yer aldık.
– Kaç kişilik bir takımla çalıştınız?
20’den fazla sanatçı, şirket ve fütüristle yakından çalıştık. Onları denetleyen ve koordine eden tasarım danışmanı olarak sorumluluğu üstlendik. Gelecekteki hayatımızın tasavvurunu oluşturmak ve dünyanın dört bir yanından mükemmel fikirleri birleştirmek için, çeşitli düşünürleri ve yaratıcıları bir ortaya getirdik.
İSLAM KÜLTÜRÜ ÇOK VARLIKLI
-Bir sanat alanında olmazsa olmaz dediğiniz şey nedir?
Ziyaretçilerin sanat yerlerinde kalıcı tecrübeler edinmesini hedefliyoruz. Sanat tecrübesini uzun ömürlü kılmak ve onları sanata daha fazla dâhil etmek ismine anlatı kıssalar oluşturmaya çalışıyoruz.
-Müslüman ülkelerdeki sanat ve müzecilik anlayışını nasıl değerlendiriyorsunuz?
İslam kültürü çok güçlü ve kadim bir kültür. Ünlü, antik, insan eliyle yapılmış yapıtların yanında geleceğe yönelik tasavvurlar sunabildiğimiz için gurur duyuyoruz. Stant oluşturmak bir grup işi. Ülkeler ve milletler ortasındaki kültürel alışveriş, zenginleştirici bir süreç oldu. Stuttgart ve Seul ofislerimizde çalışan, yaklaşık 20 farklı milletten arkadaşımız, en âlâ, ortak, uygun, yol ve usulleri bulabilmemizi sağlıyor.
KISSA ODAKLI SANAT TECRÜBESİ
– Sanatın merkezi bu binalarda imzanızın olması ne hissettiriyor?
2021’de Almanya’nın Nürnberg kentinde açtığımız “Zukunftsmuseum”dan sonra bu müze bizim geleceğe atfettiğimiz ikinci çalışmamız oldu. Gelecek Müzesi’nin küratöryel takımıyla eşsiz, öykü odaklı bir sanat tecrübesi oluşturmayı amaçladık. “Form içeriği takip eder” ideolojisinden hareketle yaptığımız bu iki müze, içerik ve kıssa yaklaşımının yanı sıra barındırdığı tasarımsal bakış açısıyla da geleceğimizi simgeliyor.