CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM’de partisinin grup toplantısında konuştu. Kılıçdaroğlu, toplumun her kesiminde ciddi endişeler olduğunu belirterek, “Endişelerimizi yok etmek zorundayız. Ülkemize barışı, huzuru getirmek zorundayız. İçinde bulunduğumuz karamsar atmosferden ülkemizi çıkarmak zorundayız. Biz neyi, nasıl yapacağımızı, devleti nasıl yöneteceğimizi kitlelere anlatıyoruz. Çünkü devlet şahsileştirilemez, devlet kişiye indirgenemez. Her birimize düşen sorumluluklar var” dedi.
‘EN TUTARLI PARTİ CHP’
Kılıçdaroğlu, bugün Türkiye’de yaşanan sığınmacı sorununun, AK Parti iktidarlarının Suriye politikasından kaynaklandığını savundu. Suriye’de yaşanan iç savaş sırasında ana muhalefet olarak iktidarı defalarca uyardıklarını belirten Kılıçdaroğlu, o günden bugüne CHP’nin dış ve Suriye politikalarını sıraladı. Suriye’de iç savaş çıktığı günden beri en tutarlı söylemleri söyleyen partinin CHP olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Dış politikayı egemen güçlerin talebiyle yapmaya kalktığınızda çok daha derin sorunlar yaratıyorsunuz. Bugün geldiğimiz nokta budur. Suriye ve sığınmacılar konusu. Bu konuda partimiz çok iddialı. 2011 tarihinden bu yana en tutarlı söylemi dillendiren partinin adı Cumhuriyet Halk Partisi’dir. Ve biz komşumuzda olan bir savaşın bize yansımalarının tehlikeli boyutlarını dile getirdik. Biz dile getirdikçe egemen güçlerin talebi üzerine bizi suçladılar. Artık sokaktaki vatandaş da hangi partiden olursa olsun elini vicdanına koyduğunda, ‘evet CHP doğruları söylemiştir’ diyor. Zamanında, ‘kabahat Suriyelilerde değil, sınırı kontrol edemeyen hükümettedir’ demiştim. Kabahat sınırı yok eden, sınır kavramını yok eden iktidarda” diye konuştu.
‘YÜZ BİNLER, MİLYONLAR OLDU’
Türkiye’de yaşanan ‘göç’ dalgasının milyonları aştığını belirten Kılıçdaroğlu, “Gelen sığınmacılar Türkiye’de kalmak istemiyor, gelişmiş ülkelere gitmek istiyor. Her birisi Akdeniz’den botlarla Batı’ya gitmeye çalışıyor. Akdeniz sığınmacı mezarlığına döndü. AB ‘Bize göndermeyin, önlem alın’ diye baskı kurdu. 3 milyar euro vereceklerini söyledi. Ben o dönem ne demişim 2016’da; ‘Biz de diyoruz ki, gerekirse 6 milyar euroyu biz size ödeyelim sığınmacıları siz tutun orada.’ Rest mi rest. Resti çekmesi gereken kişi kim? Ülkeyi yöneten. ‘Yeni geri kabul anlaşmasını yapmayın’ dedik uyardık. Emperyal güçler maşa kullanır. Emperyal güçlerin maşası Recep Tayyip Erdoğan’dır. Türkiye’yi göçmen hapishanesi yaptılar, terör bize kaldı, vatandaşlar perişan oldu” dedi.
‘İÇİŞLERİ BAKANI İLAN EDİYOR’
Kılıçdaroğlu, Suriyelilerin bugün emeği sömürülen bir halk olarak Türkiye’de bulunduğuna dikkat çekerek, “Bunu da itiraf ediyorlar. İçişleri Bakanı söylüyor; ‘Fabrikanda Suriyelileri çalıştır sömür, sigortasını yaptırma sonra ayak ayak üstüne at ne olacak bu Suriyelilerin hali de, 1 milyon insan gidecek kim isyan edecek biliyor musun? O iş sahipleri.’ Senin tanıdığın iş sahipleri o iş sahipleri değil. Vicdanlı iş sahibi ile vicdansızı ayırmak lazım. Sen açıkça diyorsun ki ‘biz Suriyelileri kaçak çalıştırıyoruz, vergisiz çalıştırıyoruz, emeklerini sömürüyoruz.’ Bunu da kalkıp İçişleri Bakanı olarak dünyaya ilan ediyorsun” değerlendirmesinde bulundu.
Afgan göçmenler konusuna da değinen Kılıçdaroğlu, “Bunlar İran’a geliyorlar. Tahran’da Azadi Parkı’nda buluşuyorlar. Buradan üç merkeze yönlendiriliyor. Burada misafir ediliyorlar. 30-40 kişilik gruplarla Türkiye’ye gönderiliyor. Bu ne peki? 3 büyük şebeke bu organizasyonu yapıyor. Uyuşturucu kaçakçılığı da yapıyor. Bir kaçak istilası altında ülkemiz. İnsanlarımızın mahalleleri gitti, gerginlik artıyor. Gettolar oluşmaya başladı. Buralar bomba gibi her an ne olacağı belli değil. Bunu sağduyu ve akılcı politikalarla çözmek zorundayız” diye konuştu.