Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Lideri Recep Tayyip Erdoğan, Danıştay’ın 154. Kuruluş yıl dönümü etkinliğinde açıklamalarda bulundu.
Yeni anayasa tartışmaları hakkında konuşan Erdoğan, “Geçtiğimiz yıl yeni bir anayasa için tekrar harekete geçtik. Kendi hazırlıklarımızı yürütürken muhalefetten de en azından ortaya bir metin teklifi koymalarını bekledik. Ortadan geçen vakte karşın önümüzde bir metin gelmedi” sözlerini kullandı.
“HİÇBİR YARGI MENSUBUNUN HUKUKLA BAĞDAŞMAYAN BİR YAKLAŞIMLA KARŞIMA GELMESİNİ İSTEMEM”
Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şu formda…
“Cumhuriyet tarihi maalesef yargının darbeciler ve vesayet güçleri lehine taraf olduğu Yassıada yargılamalarından 28 Şubat brifinglerine kadar pek çok berbat örnekle doludur. Yargı kurumunun bu onurlu sorumluluğu kendine yakışır pozisyonda olmasına sağlamak için çaba gösterdik.
Siyasetin tesir alanını genişletme uğraşlarına yargı da dahildir, hatta en başlarda gelir. Amerika’sından Avrupa’sına her yerde tıpkı çekişme yaşanmıştır. Ülkemizin ve vatandaşlarımızın çeşitli problemlerini takip ederken hukuk ismine dünyanın nerelerinde ne yüz kızartıcı durumlarla karşılaştığımızı biliyoruz. Buradan açıkça tabir ediyorum; bu ülkede hiçbir savcının, yargı mensubunun hukukla bağdaşmayan rastgele bir yaklaşımla karşıma gelmesini istemem. Ancak tıpkı vakitte yargı mensuplarının bu hukukçu duruşunu herkesin karşısında ve her koşulda sergilemesini de beklerim.”
Danıştay, devlet ile vatandaşlar ortasındaki ihtilafların hukuk marifetiyle tahlilini sağlıyor. Cumhuriyet tarihi maalesef yargının darbeciler tarafında olduğu pek çok makûs örneklerle doludur. Dünyanın her yerinde siyaset, tesir alanını genişletmek ister. Bunun için daima hudutlarını zorlar. Yargı alanı da dahildir, hatta en başalrda gelir. Her yerde birebir çekişme yaşanmıştır, hala de yaşanmaktadır.”
“FETÖ ihanet çetesinin dehşet verici yapısına hepimiz şahit olduk. Ülkesine, milletine, adalete bağlı yargı mensupları Türkiye’nin FETÖ illetinden kurtulmasına öncülük ettiler. Yargı bağımsızlığı ve tarafısızlığı unsuruyla de bu türlü tehditlerle karşılaşmayacağımızı ümit ediyorum.
Hukuk dışı örgütlerinin art bahçesi haline dönüşen bir yargı millet ismine karar veremez.”
‘YENİ ANAYASA’ İLETİSİ
“Hukuk devleti prensibi demokrasinin olmazsa olmaz koşuludur. Geçmişte hukuka muhalif pek çok tacize, cezaya muhatap olmuş bir siyasetçi olarak ülke idaresine geldiğimden beri Türkiye’nin hukuk devleti olması gayretini yürütüyorum. Ülkemizi yeni, büsbütün demokratik yaklaşımla ve yalın lisanla yazılmış yeni bir anayasaya kavuşturmak için TBMM bünyesinde tekraren teşebbüste bulunduk. Bunun için Meclis’te tüm partilerin eşit üye iştirakiyle bir kurul kurulmasına öncülük ettik. Maalesef bu teşebbüsümüz muhalefet partilerinin uzlaşmaz hali sebebiyle akamete uğradı.”
Geçtiğimiz yıl yeni bir anayasa için tekrar harekete geçtik. Kendi hazırlıklarımızı yürütürken muhalefetten de en azından ortaya bir metin teklifi koymalarını bekledik. Ortadan geçen vakte karşın önümüzde bir metin gelmedi.
Bu süreçte Anayasa’da pek çok değişiklikler yapıldı. 134 kararı geçtiğimiz 20 yıl boyunca değişti. Yalnızca Anayasa ile hudutlu kalmadık. Milletimizi mevcut Anayasa’dan kurtarma irademiz bakidir.”