Sinop’ta balıkçılıkla uğraşan 67 yaşındaki Mertol Taşkın, 2011 yılından bu yana 25 kere dükkanına girerek ağlarının çalındığını sav etmiş, husus ile ilgili tekraren kabahat duyurusunda bulunduğunu belirterek sonuç alınamadığını söz etmişti. Deposunun duvarlarına hırsızlık yapıldığını sav ettiği tarihleri not alan Taşkın, bugünkü maliyetiyle 1 milyon TL civarında ziyanının olduğunu belirtmişti. Yayınlanan haber sonrası 67 yaşındaki Taşkın için Sinop Valiliği açıklamada bulundu.
Valilikten yapılan açıklamada, “23.02.2011 tarihinde bahse bahis şahıs hırsızlık müracaatında bulunmuş, işyerinden balıkçı ağı çalındığını argüman etmiş, kendi beyanına nazaran K. D. ve S. D. isimli şahıslardan şüphelendiğini belirtmiş bu doğrultuda tahkikat yapılıp isimli makamlara intikali ettirilmiştir. 11.05.2013 tarihinde tıpkı şahıs hırsızlık müracaatında bulunmuş, A. E. isimli şahıstan şikayetçi olmuş A. E. Nin ikamet ve işyerinde yapılan aramalarda rastgele bir hata ögesine rastlanılmamış, mevzu isimli makamlara intikal ettirilmiştir. 19.04.2016 tarihinde hırsızlık müracaatında bulunmuş, M. A. isimli şahıstan şüphelendiğini tabir etmiş, M. A. yakalanmış kabahat ve cürüm ögesi elde edilememiş sözünde Mertol Taşkın’ın kendisine iftira attığı beyan etmiştir. Olay yeri incelemesinde ise hırsızlık olduğuna dair iz ve emareye rastlanılmamıştır. 18.05.2018 tarihinde şahsın alınan hırsızlık müracaatında iki yıl evvel şüphelendiğim dediği M.A isimli şahıstan yeniden hırsızlık ile ilgili şikayette bulunmuş. Bahis ile ilgili isimli tahkikat yapılmış lakin olay yeri incelemesinde hırsızlık olduğuna dair iz ve emareye rastlanılmamıştır” tabirleri kullanıldı.
Taşkın’ın 16 Haziran 2020 tarihinde CİMER’e bulunduğu müracaat sonrası ilgili gruplarca hem iş yerinin hem de bölgedeki kamera kayıtlarının incelendiğinde ‘şahsın varillerinin çalındığını beyan ettiği’ lakin kayıt incelemesinde bu ‘varilleri kendisinin bir şahsa istek en verdiği’ kamera kayıtlarında göründüğü bildirildi. Akabinde şahıs bu mevzuyu yanlış hatırladığını, varillerinin değil ağlarının çalındığını söyleyerek beyanını değiştirmiş, hırsızlık olduğuna dair iz ve emare bulunmadığından isimli makamlarca rastgele bir tahkikat başlatılmadığı bildirildi.
“HİÇ BİR MÜRCAATTA RASTLANILMAMIŞTIR”
Açıklamaların devamında, “Bahse mevzu iş yeri halkın ağır olarak gece ve gündüz hareketlilik halinin bulunduğu bir yerde konuşlanmıştır. Bahse husus iş yeri ve civarında kamera kayıtlarıyla mevcut olduğu, birebir iş yerinde özel kuruluşlardan sağlanan alarm hizmetleri bulunduğu, şahsın şimdiye kadar yapmış olduğu hırsızlık müracaatlarının hiç birinde kapının, kepenklerin ve kilitlerin zorlandığı kırıldığı içeri girildiği ve ya rastgele bir hırsızlık yapıldığına dair iz ve emareye şahsın yaptığı hiç bir müracaatta rastlanılmamıştır. Mevzuyla ilgili gruplarımız özel alarm şirketi ile görüşmüş olup şahsın alarm şirketini de daima rahatsız ettiği, alarmın daima aktif olduğu, rastgele bir hırsızlık olayının olmamasına karşın şahsın alarm şirketini hırsızlık olmuş üzere daima rahatsız ettiği, alarm şirketinin de bu sebeple şahsın telefonlarını engellediği öğrenilmiştir” denildi.
Genel kıymetlendirme olarak; “Şahsın rastgele bir tabip raporu bulunmamasına karşın olağandışı derecede paranoyak hareketler sergilediği ve kabahat uydurduğu bedellendirilmektedir. Zira şahsın müracaatları kelamlı beyanın ötesinde değildir. Hırsızlık olduğuna dair iz ve emare yoktur. Ayrıyeten şahsın çalındığını tez ettiği balık ağlarının rastgele bir kaydı yahut evrakı de bulunmamaktadır. CİMER müracaatında kendisi de şu cümleyi kullanmıştır: ‘Müracaatı ile ilgili mahkemenin görevlendirdiği uzman de kendisi ile ilgili gerçek olmayan bilgiler vererek kolluk kuvvetini yanılttığı’ halinde söz verdiği anlaşılmaktadır. Bu nedenle üstte anlatıldığı biçimde şahsın ilgili makamlara müracaatlarının tamamı ayrıntılı biçimde incelenmiş. Lakin hatanın oluştuğuna dair rastgele bir somut bulguya rastlanmamıştır” tabirlerine yer verildi.