Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik saldırıları devam ederken, Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, Ukrayna’ya ziyaret gerçekleştirdi.
Buça’da Ukrayna Başsavcısı Iryna Venediktova ile görüşen Baerbock, Ukrayna’da işlenen savaş suçlarının soruşturulması için destek sağlayacaklarını belirterek, “Uluslararası toplum olarak delil toplayacağız. Almanya, Ukrayna’da işlenen savaş suçlarının çözümünde siyasi, mali ve personel açısından tam destek verecek” ifadelerini kullandı.
Baerbock, Buça’nın cinayetin, tecavüzün, işkencenin sembolü haline geldiğini belirterek, “Geride kalanların acısını ortadan kaldıramayız ancak adaleti sağlamak için elimizden geleni yapabiliriz. Hiç kimse işlediği suçların sonuçlarının olmayacağını düşünmemeli” dedi.
Alman Bakan Kiev için verdikleri kararı da burada açıkladı.
Alman bakan Almanya’nın Kiev’deki büyükelçiliğini yeniden açacağını söyledi. Baerbock gazetecilere yaptığı açıklamada şu ifadeye yer verdi;
‘Kiev’deki Alman büyükelçiliğimizin asgari varlığını kısa süre içinde yeniden kuracağız.’
‘KİEV HASSASİYETİ’ GÜNDEM OLMUŞTU
Alman Bild gazetesi geçtiğimiz haftalarda yaptığı haberinde ise Şansölye Scholz’un Kiev hassasiyetine dikkat çekmişti.
Habere göre, Yeşiller partisinin Kiev’i ziyaret etmek isteyen üyeleri, şansölye ofisinin ‘baskı’ ve ‘geciktirme taktikleri’ ile karşı karşıya kalmıştı.
Henüz Ukrayna başkentine seyahat etmeyen Scholz’un ziyaretlerin Almanya’nın Rusya ile müzakere pozisyonunu zayıflatabileceğinden endişe duyduğu iddia edilmişti.
Son dönemde Alman Şansölye Olaf Scholz’un politikacıların Kiev’i ziyaret etmesini engellemeye çalıştığı ve Ukrayna’ya yapılacak askeri yardımı azaltmaya çalıştığı iddia ediliyordu.
Bu iddialar nedeniyle eleştirilerin hedefinde olan Scholz hükümeti geçtiğimiz haftalarda Gepard uçaksavar tanklarının Ukrayna’ya teslimatını onayladı.
FRANSA VE ALMANYA’YI SUÇLAMIŞTI: BEDELİNİ BİZ ÖDÜYORUZ
2008 yılında Almanya ve Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik NATO dahilinde aldığı kararın hata olduğunu belirten Ukrayna Dışişleri Bakanı Kuleba şu ifadeleri kullanmıştı;
‘Almanya ve Fransa’nın 2008 yılında Ukrayna’nın NATO’ya girmemesi yönünde kullandıkları oy stratejik bir hataydı. Eğer NATO üyesi olsaydık bu savaş başlamazdı. Bu hatanın bedelini Almanya ve Fransa değil biz ödüyoruz.’