Tavsiyen Eczanede” sertifika programının ikinci devri başladı


Bayer Tüketici Sağlığı’nın, İstanbul Medipol Üniversitesi Eczacılık Fakültesi iş birliği ile hayata geçirdiği “Tavsiyen Eczanede” sertifika programı yeni içerikleriyle devam ediyor. Eğitim programı, halk sıhhatinin korunması, sıhhat okuryazarlığının artırılması ve besin destekleri konusunda tüketicilerin hakikat yönlendirilmesi gayesiyle eczacıların desteklenmesini amaçlıyor.

İSTANBUL İGFA- Bayer Tüketici Sıhhati, besin destekleri konusunda tüketicilerin gerçek yönlendirilmesi ismine İstanbul Medipol Üniversitesi Eczacılık Fakültesi iş birliği ile hayata geçirdiği “Tavsiyen Eczanede” sertifika programının ikinci periyodunu başlattı. Şimdiye kadar yapılan eğitimlerle yaklaşık 3.000 eczacıya ulaşan programın ikincisi Nisan ayında başladı.

“EĞİTİM PROGRAMI 40 SAAT SÜRECEK”

“Tavsiyen Eczanede 2” sertifika programı İstanbul Medipol Üniversitesi Daima Eğitim Merkezi (SEM) uzaktan eğitim sistemi üzerinden gerçekleştiriliyor (https://sem.medipol.edu.tr/). Eczacılar eğitim programına online olarak erişebilecekler. 40 saatten oluşan eğitim programının içeriği, alanında uzman bir takım tarafından besin desteklerinde en çok gereksinim duyulan husus başlıklarını kapsayacak halde belirlendi. Yeni programın içeriği, Op. Dr. Burcu Akdağ Özkök, Prof. Dr. Demirhan Dıraçoğlu, Prof. Dr. Emel Öztürk, Dr. Emin Paçacı, Doç. Dr. Fatih Yanaral, Phusion Kurucu Ortağı Fikret Küçükkoyuncu, İstanbul Medipol Üniversitesi Psikoloji Kısım Lideri Prof. Dr. Gökhan Malkoç, Uzm. Ecz. Levent Gökgünneç, İstanbul Medipol Üniversitesi Dr. Öğr. Üye. Muhammet Davut Arpa, İstanbul Medipol Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dr. Öğr. Üye. Neda Taner, Uzm. Ecz. Taner Döven ve Uzm. Dyt. Yeşim Temel Özcan tarafından hazırlandı.

Programı tamamlayan eczacılar İstanbul Medipol Üniversitesi ve Bayer Tüketici Sıhhati tarafından hazırlanan “Tavsiyen Eczanede” sertifikasını almaya hak kazanacaklar.

“ECZACILARIMIZIN DANIŞMANLIK KONUSUNDA BÜYÜK SORUMLULUKLARI VAR”

Bayer Tüketici Sıhhati Türkiye Ülke Müdürü Fazilet Kumcu, “Tüketiciler bilhassa pandemi periyodu ile birlikte besin desteği eserlerine daha çok ilgi göstermeye başladı. Geçtiğimiz yıl Temmuz ayında beşincisi gerçekleştirilen Besin Desteği ve Beslenme Derneği’nin yaptırdığı araştırmaya nazaran, besin desteği kullanım oranı artış göstermeye devam ediyor. Araştırmadan elde edilen sonuçlara nazaran pandeminin tesiriyle bağışıklığını güçlendirmek isteyen her 2 şahıstan 1’i besin desteği kullanmaya başladı. Birebir araştırmaya nazaran tüketiciler muhtaçlıkları doğrultusunda gerçek besin desteklerini kullanabilmek için danışmanlık konusunda en çok sıhhat profesyonellerine güveniyorlar. Biz de bu doğrultuda tüketicilerin destek edici besinler özelinde yanlışsız yönlendirilmesi ve halk sıhhatinin korunması ismine hususun en değerli neferlerinden olan eczacılara odaklandık.

Türkiye’deki sıhhat okuryazarlığı oranını üst düzeylere çekme hedefiyle başlattığımız bu proje ile en büyük iş birlikçilerimiz eczacılarla bir ortaya gelip tüketiciyi Besin Destekleri konusunda hakikat yönlendirmek istiyoruz. Daha fazla eczacıya ulaşabilmek ismine geniş bir perspektif ve hakikat bir planlama ile ilerliyoruz ve projemizi ikinci periyoda taşıyoruz.” dedi.

İstanbul Medipol Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gülden Zehra Omurtag, eczacıların en değerli sıhhat danışanlarından olduğunu ve halk sıhhatinin korunmasında rollerinin büyük olduğunu söz etti. Bu nedenle İstanbul Medipol Üniversitesi Daima Eğitim Merkezi ile iş birliği yaparak eczacıların yeni bilgilere ulaşması konusunda uzman eğitimciler rehberliğinde bu programların düzenlenmesinin çok değerli olduğunu söyledi. Omurtag, yıllardır bu maksatla “Eczane Akademisi”, “Spor Eczacılığı”, “İlaç Kesimi Eser Müdürlüğü Eğitimi”, “Profesyonel Eczane İdaresi Sertifika Programı” üzere programları eczacılar için başarılı bir halde sürdürdüklerini belirtti. Omurtag, Tavsiyen Eczanede programının tüketici sıhhatini yakından ilgilendiren bir proje olduğunu ve içeriğinde tüketicilerin besin desteği eserlerini şuurlu kullanmaları konusunun da bulunduğunu söz ederek iş birliğini bir toplumsal sorumluluk şuuru olarak gördüğünü bildirdi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir