Şişli’ye bağlı Halide Edip Adıvar Mahallesi’nde, geçtiğimiz perşembe günü saat 22.00 sıralarında, 13 yaşındaki Egemen O., Mustafa Taha K. ve Fırat E. adeta dehşeti yaşadı. Kaldırımda yürüyen 3 arkadaş, bir çiğköftecinin önüne geldiklerinde, kimliği bilinmeyen 2 çocuk iş yerine torpil fırlatıp kaçınca, suç 3 arkadaşın üzerine kaldı. İş yeri sahibi, iki oğlu ve çalışanlar, 3 çocuğu yakalarından tuttuktan sonra tartaklayarak iş yerine soktu. İHA’nın haberine göre; 3 arkadaş iş yerindekiler tarafından dakikalarca darbedildi. Ayrıca çocuklar, zorla iş yerinin bodrum katına indirildi. Bodrum katın girişi, çocuklar çıkamasınlar diye demir kapakla kapatıldı, kapağın üzerine de içecek dolabı koyuldu. Bodrum katın ışıklarını da kapatan şahıslar, çocukları dakikalarca darbetti. Şişli’de, çiğ köftecide çocukları darbedip depoya kilitlediler ViDEO 
Sahısların bir anlık boşluğundan yararlanan çocuklardan Egemen O., cep telefonuyla el fenerini açtıktan sonra babası Metin O.’yı aradı. Dakikalar içerisinde çiğköfteciye gelen çocukların babası işyerinde rehin tutulan çocuklarını kurtarıp polis ekiplerine ihbarda bulundu. İhbar üzerine kısa sürede olay yerine gelen Şişli İlçe Emniyet Müdürlüğü Devriye Ekipler Amirliği görevlileri, iş yerine girerek 3 şahsı gözaltına aldı. Çocuklar hastanede darp raporu almalarının ardından ve aileleriyle emniyete götürüldü. Çocukların ve ailelerinin şikayetçi olması üzerine darpçı Yusuf Eren İ. Erol İ. ve Yakup İ.’ye ifadelerinin alınmasının ardından ‘kasten yaralama’ ve ‘kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçlarından adli işlem yapıldı. 
Şahıslar ifadelerinde ise, baba-oğul işyerini işlettiklerini bu çocukların iş yerlerine torpil atıp müşterileri rahatsız ettiğini, çocukları sürekli uyarmalarına rağmen davranışlarının devam ettiğini, yakaladıkları çocuklara herhangi bir şiddette bulunmadıklarını, kendilerinin amacının çocukları uyarmak olduğunu söyledi. Emniyette işlemlerini tamamlanmasının ardından adliyeye sevk edilen 3 şahıs, çıkarıldıkları mahkemece adli kontrol şartıyla tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. 
Baba Metin O., karara tepki göstererek şu ifadeleri kullandı: “Benim oğlum 2 arkadaşıyla birlikte o anda oradan geçiyor. Tanımadıkları 2 çocuk arkadan gelerek çiğköfteciye torpil atıyor. Torpil atanlar kaçıyor, çiğköfteciler oğlum ve arkadaşlarını yakalıyor. İçeriye sokup, dövdükten sonra bodruma atıyorlar. Kamera görüntülerinde oğlumun zaten torpil atmadığı görülüyor. Sadece geçiyorlar ve torpil atıldıktan sonra korkuyla kaçınca bizim çocukları yakalıyorlar. Ben evde oturuyordum o anda telefonum çaldı ve oğlumun aradığını gördüm. Bana, ‘baba koş yetiş, çiğköfteci bizi bodruma kilitledi’ dedi. Ben de panikle çıkarak çiğköfteciye doğru gittim ve çocukların nerede olduklarını sordum. Baktım yerde bir demir kapak var bir kaldırdık ki çocukların bodruma kilitlendiğini gördük. Çocukları görünce panik yaptım ve ne yapacağımı bilemedim ve o esnada polisi aradık. Sonra şahıslar panik halde çocuklarımızı oradan çıkartmaya çalıştılar. 
Zaten deponun ışıkları da kapalıydı, içecek dolabını da çocukların çıkamasın diye kapağın üstüne koymuşlar. Kendileri çocuklara bu şekilde ceza veriyormuş. Bende o şahsa, ‘sen benim veya başkalarının çocuklarına bu şekilde ceza veremezsin’ dedim. Ondan sonra ben polis tutanaklara geçsin diye çocukları oradan çıkarmadım. Işıkları yakıp ısrarla çocukları çıkartmaya çalıştılar. Sonrasında polisler geldi ve çocukların bodrumda kilitli olduklarını da gördüler. Yani burası dağ başı değil, kimse kimsenin çocuğunu bir yere kilitleyemez ve ceza veremez. Bu ülkede adalet ve hukuk var. Olayın ardından hastaneye giderek darp raporu aldık, sonrasında da emniyete giderek ifade verdik. Olayı gerçekleştiren çiğköftecinin sahibi ve 2 oğlu adli kontrolle serbest kalmış. Kararı duyunca şok olduk, tutuklanmalarını bekliyorduk. Çünkü bu işledikleri suçun bir bedeli olması gerekir. Öyle olmazsa burada herkes istediğinin çocuğunu kilitleyip cezalandırır. Çocuğumu ilk gördüğüm de panik haldeydi ve çok korkmuştu, sudan çıkmış balık gibiydi. 13 yaşındaki bir çocuk bu korkuyu kaldırabilir mi? Psikolojisi çok bozuk. Yukarıya ekmek almaya git diyorum, bana ‘baba acaba beni görüp tekrar bodruma kilitlerler mi’ diyor. Çocuğumu bir yere de gönderemiyorum. Fiziksel olarak çocuğumuz darp nedeniyle suratı ve kulağı bayağı şişmişti. Öbür arkadaşları da aynı şekildeydi. Bu yaptıklarının yanlarına kar kalmamasını ve cezalandırılmalarını istiyorum. Serbest kalmaları bizi aile olarak çok üzdü. Bugün bizim çocuklarımıza bunları yapan, yarın başkalarının çocuklarına da yapacak.”
Sahısların bir anlık boşluğundan yararlanan çocuklardan Egemen O., cep telefonuyla el fenerini açtıktan sonra babası Metin O.’yı aradı. Dakikalar içerisinde çiğköfteciye gelen çocukların babası işyerinde rehin tutulan çocuklarını kurtarıp polis ekiplerine ihbarda bulundu. İhbar üzerine kısa sürede olay yerine gelen Şişli İlçe Emniyet Müdürlüğü Devriye Ekipler Amirliği görevlileri, iş yerine girerek 3 şahsı gözaltına aldı. Çocuklar hastanede darp raporu almalarının ardından ve aileleriyle emniyete götürüldü. Çocukların ve ailelerinin şikayetçi olması üzerine darpçı Yusuf Eren İ. Erol İ. ve Yakup İ.’ye ifadelerinin alınmasının ardından ‘kasten yaralama’ ve ‘kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçlarından adli işlem yapıldı. Şahıslar ifadelerinde ise, baba-oğul işyerini işlettiklerini bu çocukların iş yerlerine torpil atıp müşterileri rahatsız ettiğini, çocukları sürekli uyarmalarına rağmen davranışlarının devam ettiğini, yakaladıkları çocuklara herhangi bir şiddette bulunmadıklarını, kendilerinin amacının çocukları uyarmak olduğunu söyledi. Emniyette işlemlerini tamamlanmasının ardından adliyeye sevk edilen 3 şahıs, çıkarıldıkları mahkemece adli kontrol şartıyla tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Baba Metin O., karara tepki göstererek şu ifadeleri kullandı: “Benim oğlum 2 arkadaşıyla birlikte o anda oradan geçiyor. Tanımadıkları 2 çocuk arkadan gelerek çiğköfteciye torpil atıyor. Torpil atanlar kaçıyor, çiğköfteciler oğlum ve arkadaşlarını yakalıyor. İçeriye sokup, dövdükten sonra bodruma atıyorlar. Kamera görüntülerinde oğlumun zaten torpil atmadığı görülüyor. Sadece geçiyorlar ve torpil atıldıktan sonra korkuyla kaçınca bizim çocukları yakalıyorlar. Ben evde oturuyordum o anda telefonum çaldı ve oğlumun aradığını gördüm. Bana, ‘baba koş yetiş, çiğköfteci bizi bodruma kilitledi’ dedi. Ben de panikle çıkarak çiğköfteciye doğru gittim ve çocukların nerede olduklarını sordum. Baktım yerde bir demir kapak var bir kaldırdık ki çocukların bodruma kilitlendiğini gördük. Çocukları görünce panik yaptım ve ne yapacağımı bilemedim ve o esnada polisi aradık. Sonra şahıslar panik halde çocuklarımızı oradan çıkartmaya çalıştılar. Zaten deponun ışıkları da kapalıydı, içecek dolabını da çocukların çıkamasın diye kapağın üstüne koymuşlar. Kendileri çocuklara bu şekilde ceza veriyormuş. Bende o şahsa, ‘sen benim veya başkalarının çocuklarına bu şekilde ceza veremezsin’ dedim. Ondan sonra ben polis tutanaklara geçsin diye çocukları oradan çıkarmadım. Işıkları yakıp ısrarla çocukları çıkartmaya çalıştılar. Sonrasında polisler geldi ve çocukların bodrumda kilitli olduklarını da gördüler. Yani burası dağ başı değil, kimse kimsenin çocuğunu bir yere kilitleyemez ve ceza veremez. Bu ülkede adalet ve hukuk var. Olayın ardından hastaneye giderek darp raporu aldık, sonrasında da emniyete giderek ifade verdik. Olayı gerçekleştiren çiğköftecinin sahibi ve 2 oğlu adli kontrolle serbest kalmış. Kararı duyunca şok olduk, tutuklanmalarını bekliyorduk. Çünkü bu işledikleri suçun bir bedeli olması gerekir. Öyle olmazsa burada herkes istediğinin çocuğunu kilitleyip cezalandırır. Çocuğumu ilk gördüğüm de panik haldeydi ve çok korkmuştu, sudan çıkmış balık gibiydi. 13 yaşındaki bir çocuk bu korkuyu kaldırabilir mi? Psikolojisi çok bozuk. Yukarıya ekmek almaya git diyorum, bana ‘baba acaba beni görüp tekrar bodruma kilitlerler mi’ diyor. Çocuğumu bir yere de gönderemiyorum. Fiziksel olarak çocuğumuz darp nedeniyle suratı ve kulağı bayağı şişmişti. Öbür arkadaşları da aynı şekildeydi. Bu yaptıklarının yanlarına kar kalmamasını ve cezalandırılmalarını istiyorum. Serbest kalmaları bizi aile olarak çok üzdü. Bugün bizim çocuklarımıza bunları yapan, yarın başkalarının çocuklarına da yapacak.”