Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı, Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı, Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, sağlık kuruluşları ve toplu taşıma araçları dışında kapalı alanlarda maske kullanım zorunluluğunun kaldırıldığını hatırlatarak, “Buna rağmen maske takmak isteyen vatandaşlarımız olabilir, kronik hastalığı olanlar, 65 yas üstü vatandaşlar kendilerini korumak amacıyla elbette maske takmaya devam edebilirler. Özellikle 65 yaş üzerinde olan vatandaşların, kronik hastalığı olanların aşılanmalarına dikkat etmeleri ve risk altında olan vatandaşlarımız varsa bunların da kendilerini korumaya devam etmeleri gerekiyor. Ama bu bundan sonra hiç kimsenin hiçbir yerde maske takmayacağı anlamına da elbette gelmiyor. Örneğin çok kalabalık bir pazar yerine gitmiş olsa insanlar, çok kalabalık bir ortamda bekliyor olsa yine onların da kendilerini korumak için maske takmaları elbette doğru bir yaklaşım olabilir. Önemli olan kapalı ya da açık bir alanda maske takmak zorunda değil insanlar. İnsanların maske takanlara saygı göstermesi, maske takanların da maske takmayanlara saygı göstermesi gerekiyor. Artık böyle bir strateji benimsenmiş durumda” diye konuştu.
Prof. Dr. İlhan, maske zorunluluğunun toplu taşıma ve sağlık kuruluşlarında kullanımının kalkması için belirlenen 1000’in altında vaka hedefine ilişkin, “Azalma trendi içindeyiz, eğilimin nasıl gittiği önemli. Azalma eğiliminin sebat etmesi önemli. Yaz aylarında bu rakamların mümkün olabileceğini düşünüyorum. Aşağıya doğru gidiş trendi devam ediyor. Belki maskenin kullanımda kalması, bayramın gelmesi ile birlikte bir nebze artış bile söz konusu olabilir; ama çok fazla morali bozmamak gerekiyor. Biraz belki vakalar artabilir, biraz aşağıya doğru gidebilir; ama 2 binler bandından daha aşağıya doğru gidecektir. Yaz döneminde 1000 hedefini yakalayabiliriz” dedi.
Prof. Dr. İlhan, Ramazan Bayramı’nda hareketlilik olacağına dikkat çekerek, “İnsanlar 2 yıldır bayram yüzü görmedi, deyim yerindeyse. Bayramda ailelerinin yanına gidenler, büyüklerini ziyaret edecekler, bu süreçte özellikle 65 yaş üzeri vatandaşlarımız ve kronik hastalığı olanlar varsa bu kişilere daha dikkatli yaklaşmak doğru olacaktır. Kalabalık olarak bir büyüğümüzün evine gidilecekse mutlaka havalandırmaya dikkat etmemiz gerekecek. O büyüğümüzün bir hastalığı varsa kendisinin belki misafirler geldiğinde maske takıp, kendisini koruması doğru olacaktır. Büyüklerimizin hatırlatma dozların olmaları da önemli. Kendimizde koronavirüs şikayetleri söz konusuysa bayramda ziyarete gitmemek, kendimizi karantinaya almak doğru olacaktır. Gittiğimizde başkalarını enfekte edebiliriz. Elbette el öpebilirler, sarılabilirler; ama riskli bir kişi varsa büyüklerimizi korumak için ona uzun süre sarılmamak doğru olacaktır. 65 yaş üzeri kronik hastalığı olan vatandaşlarımıza karşı daha dikkatli olmaları, sevgilerini göstermede daha hassas olmalarının önemli olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.
Prof. Dr. İlhan, salgınların dinamik süreçler olduğuna işaret ederek, “Şu an için yeni bir varyantın çıkma ihtimalinin çok düşük olduğunu düşünüyorum. Ancak elbette her zaman böyle bir tehlikenin söz konusu olduğunu düşünmek gerekiyor. Artık dünya böyle çok ciddi bir pandemi, salgın ile yaşamayı öğrendi, bundan sonra da hazırlıklı olarak devam etmek gerekiyor. Biz Bilim Kurulu olarak sıklıkla toplantı yapmayacağız. Ancak Sağlık Bakanlığı’mız halihazırda zaten salgının takibini yapıyor, rakamları izliyor. Olağan dışı bir durum olduğunda elbette bir araya gelinecek” dedi.