Kırgızistan’da ailesiyle yaşayan Arlen Abdimalikov, yaklaşık 4 yıl önce alerjik reaksiyonlara bağlı kaşıntılı deri döküntüleri ve ishal başta olmak üzere çeşitli rahatsızlıklar yaşamaya başladı. AA’nın haberine göre; tedavi için ülkesindeki sağlık kuruluşlarına götürülen Abdimalikov’un hastalığının tanısı bir türlü konulamadı. Abdimalikov, Kırgızistan’daki bir doktorun tavsiyesi üzerine KTÜ Tıp Fakültesi Farabi Hastanesi’ne başvurdu. Hematoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Sönmez’in yönetiminde yapılan tetkik ve kontrollerde Abdimalikov’un, hematoloji biliminde ortalama 10 milyonda 3 kişide görülen hipereozinofilik sendrom hastalığına yakalandığı belirlendi. Hemen tedavisine başlanan ve yaşadığı rahatsızlıklardan kurtulan Abdimalikov, sağlığına kavuşarak taburcu edildi. Prof. Dr. Sönmez, Kırgızistan’daki sağlık imkanlarının Türkiye’deki kadar gelişmediği için hastalığın tanısının konamadığını belirterek, “Buraya geldi, biz de tanısal değerlendirmeyi yaptık, anında tedavisine başlandı. Şu anda da hasta gayet güzel ve hiçbir şikayeti yok. Bundan sonraki tedavisine ülkesinde devam edeceğiz.” dedi. Hipereozinofilik sendromun birtakım alerjik reaksiyonlara yol açtığını, hastanın en büyük şikayetinin döküntü, ishal ve çeşitli alerjik reaksiyonlar olduğunu anlatan Sönmez, bu rahatsızlıkların hepsinin düzeldiğini söyledi. Hastalığın çok nadir görüldüğüne dikkati çeken Sönmez, sözlerini şöyle sürdürdü: “İnsidansı 1000’de 0,003, yani yaklaşık 10 milyonda 3 gibi falan. Buradaki imkanlarla Kırgızistan’dakiler bir olmadığı için bu sonuçlara ulaşmaları çok zor. Orada 3-4 yılda tanı konulamamıştı, burada 1 haftada sonuçlandı. Genetik değil, sonradan olan, sebebi bilinmeyen bir hastalık. Kemoterapi vermiyoruz, daha pratik, zararsız birtakım tedavilerle süreci planladık ve genç olduğu için de çok başarılı oldu. Bundan sonraki tedavisini orada yetiştirdiğimiz hematolog arkadaşlarla yapacağız. Onlara ‘Şöyle yapın.’ diyeceğiz ve onlarla birlikte takip edeceğiz ama ana kontrollere buraya gelecek.” Sönmez, Trabzon’un sağlık turizmi açısından önemli kentlerden biri olduğunu ve sağlık kuruluşlarındaki imkanların birçok ülkede bulunmadığını vurgulayarak, sağlık ihtiyacı duyan tüm insanlara hizmet sunmaya hazır olduklarını kaydetti. Arlen Abdimalikov da sağlığına kavuştuğu için çok mutlu olduğunu dile getirerek, “Hastalığım çok ağır geçiyordu. Bazen nefes alamıyordum. Buraya geldiğim için çok mutluyum. Herkese teşekkür ediyorum. Oradaki profesörler tavsiye etmişti, o yüzden buraya geldik. Burası daha güzel. Oradaki doktorların suçu yok, sadece imkanları yeterli olmadığı için zamanında ve doğru yapamıyorlar. Bunlar, Türkiye’de daha iyi.” diye konuştu. Baba Arman Abdimalikov ise Türkiye’nin sağlık alanında çok iyi bir konumda bulunduğunu, kendilerine yardımcı olan herkese çok minnettar olduklarını dile getirdi.