Kudüs Hebrew Üniversitesi Silberman Yaşam Bilimleri Enstitüsü Hücre ve Gelişim Biyolojisi Bölümü’nden Prof. Marshall Devor ve doktora öğrencisi Mark Baron, ağrı hissetmenin diğer duyulardan farklı olduğuna dair birkaç farklı kaynaktan kanıtlar topladı.
Acının ve diğer tüm bilinçli deneyim biçimlerinin korteks yoluyla hissedildiği inancı, çoğunlukla bu en dış katmanın, özellikle insanlarda, primat evrimi sırasında çarpıcı biçimde genişlediği gerçeğine dayanıyor.
Jerusalem Post’ta yer alan habere göre, Hebrew Üniversitesi’nden bilim insanlarının araştırmaları ise beynin yüzeyine elektrotlar yerleştirip korteksi uyararak ağrıyı uyandıramama ve epilepsi hastalarının nöbet geçirmeden önce ağrılı duyumlar yaşamalarının nadir olduğu gerçeğinden yola çıkıyor.
AĞRI BEYİN SAPINDA YAŞANABİLİR Mİ?
Behavioral Brain Research dergisinde yer alan çalışma, “Ağrı serebral korteksten ziyade beyin sapında yaşanabilir mi?” başlığıyla yayınlandı. Araştırmacılar, acıyı algılamanın açıkça bilinçli bir beynin bir işlevi olduğunu, bu yüzden en azından bu bilinçli deneyim biçiminin korteks dışında bir yerde meydana gelebileceğini söyledi.
Uzmanlar, beynin her şeyi kontrol ettiği gerçeğinin hafife alınmaması gerektiği konusunda ısrar ediyor.
Kanıtlardan elde ettikleri sonuç, en azından ağrı sisteminde gerçekleşen bilinçli deneyimin korteksin altında, hatta belki de “ilkel” beyin sapında oturduğudur. Beyin sapı, omurilikle birlikte çalışır ve nefes alma, kalp atış hızını koruma gibi birçok bilinçaltı bedensel işlevi kontrol eder.
Hebrew Üniversitesi araştırmacıları, en azından acıyla ilgili olarak, serebral korteksin genişlemesini teşvik eden evrimsel dürtünün bilinçli davranışı uygulamak olmadığı sonucuna vardıklarını belirttiler.