Kılıçdaroğlu’ndan skandal Gezi kararlarına tepki

Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, Gezi Davası’nda verilen kararlara tepki gösterdi. Kılıçdaroğlu, “Kurgulanmış mahkemelerden adalet çıkmaz. Burada görev alan hakimlerin bir kısmı zatren önceden karar vermişler. Kendi özgür iradeleriyle kararlar değil, talimatla aldıkları kararlara imza atıyorlar” dedi.

SİYASET 26.04.2022 13:35

Kılıçdaroğlu'ndan skandal Gezi kararlarına tepki

Abone Ol google-news

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM’deki grup toplantısında konuştu.

Kılıçdaroğlu, mahkemenin iş insanı Osman Kavala’ya ağırlaştırılmış müebbet hapis; Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater, Ali Hakan Altınay, Mine Özerden, Can Atalay ve tayfun Kahraman, Yiğit Ali Ekmekçi’ye 18’er yıl hapis cezası verilmesine tepki gösterdi. Kılıçdaroğlu,”Kurgulanmış mahkemelerden adalet çıkmaz. Burada görev alan hakimlerin bir kısmı zaten önceden karar vermişler. Kendi özgür iradeleriyle kararlar değil, talimatla aldıklara kararlara imza atıyorlar” dedi.

Kılıçdaroğlu’nun konuşması şöyle:

“Gezi nedir… Bizim demokrasi tarihimizde özgürlüğü haykıran gençlerin sesidir aslında. Baskıya isyandır Gezi aslında. Baskı istemiyoruz, kendi ülkemizde özgürce yaşamak istiyoruz diyor gençler. Doğayı koruyalım diyor gençler. Bu kurgulanmış mahkemede, Osman Kavala beraat ettiği bir davadan müebbet hapise mahkum oldu. Dünyada böyle bir örnek yok, böyle bir garabet yok ama bizim ülkemizde olur. Çünkü yargı bağımsız değil. Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater, Hakan Altınay, Can Atalay, Mine Özerden, Yiğit Ali Ekmekçi ve Tafyun Kahraman… Tutuklandılarve hapise gönderildiler. Vera’yı unutmayın, Vera babası hapise giderken babasını kucakladı ve öptü. Bizim hep beraber Vera’ya bir sözümüz var, biz sevgili Vera’yı babası ile tekrar kucaklaştıracağız.

Bu iktidar, beşli çetelerin iktidarıdır. Halkın iktidar değil, milletin iktidarı değil.

Bugün farklı bir konuşma ile karşınızda olacağım. Hepimiz bu güzel ülkede birlikte ve beraber yaşamak zorundayız. Bugün yazdığım konuşmayı bir tarafa bıraktım. Karanlığa mahkum edilen milyonların sesini dile getirmek istiyorum. Onların sorunlarını size anlatmak istiyorum. Gerçekten çok öfkeliyim. Evlatların karanlığa mahkum edildiği bir Türkiye’yi asla istemiyorum, farklı bir Türkiye, her çocuğun aydınlık bir ortamda yatağına başını koyduğu bir ülke istiyorum. Karanlığa mahkum edilen çocuklarımız dolayısıyla öfkeliyim.Ve seslenmek istiyorum, eyy Saray sesimi duyuyor musun? Hiçkimse olarak gördüklerin, yani görmezden geldiklerin, karanlık ışıksız evlerinden sesleniyorum sana. Yoksulların biriken öfkesini görüyor musun? Evsiz, yurtsuz, elektriksiz aç bıraktığın bebeklerin ağladığını duyuyor musun? Ben o bebeklerin ağlamalarından gece uyuyamıyorum, karanlıkta onları düşünüyorum, sonra o karanlıkta senin beşli çetelerini de düşünüyorum ve yumrukaarımı sıkıyorum. Bunlar engerekler ve çıyanlardır. Bunlar başımıza ekmeğimize göz koyanlardır diyor Ahmet Arif. Dünya kötülüğe seyirci kalıp hiçbir şey yapmayanlar yüzünden bu hale geldi.

Yol arkadaşlarıma sesleniyorum; bu engerekler ve çıyanlarla çatışma ne kadar sert olursa zafer de o kadar yakın ve görkemli olacaktır. Ne pahasına olursa olsun yürüyeceğiz. Bu milleti çetelere boyun eğdirmeyeceğiz. Ben o yoksulluğa mahkum edilen çocuklar için mücadele edeceğim. Ya bana katılın ya şimdi şu anda yolumdan çekilin. Açıkça söylüyorum. Bir insanın uğrunda öleceği bir şey yoksa hayatında, zaten o hiç yaşamamıştır.

Pes etmeyeceğim, durmayacağım. Söz veriyorum, hepinizin huzurunda söz veriyorum durmayacağım. İçimde bu halk için biriktirdiğim büyük bir kavga var. Bu kavgayı hep birlikte, yol arkadaşlarımla birlikte yapacağız.

Ülkeyi kaçak sığınmacılarla dolduranlarla kavga edeceğiz, beş paraya vatandaşlığı satanlarla kavga edeceğiz, yabancılara daire satılsın diye emlak desteği çıkanlarla kavga edeceğiz, ülkede milyonların elektriğini kesen çetelerle kavga edeceğiz, çocukları etten sütten mahrum bırakanlarla kavga edeceğiz, bu kirlarla bu enflasyonla kavga edeceğiz, sokaklarımızı mafyaya teslim edenlerle kavga edeceğiz, uyuşturucu baronlarıyla iş tutanlarla kavga edeceğiz, ülkenin onurunu konsolosluk bahçelerine gömenlerle kavga edeceğiz. Yargıyı siyasetin emrine verip Brunsonları özel uçaklarla gönderip, kendi insanımızı hapishanelerde rehin tutanlarla kavga edeceğiz, halkın milyarlarını alın terini arka kapıdan satanlarla kavga edeceğiz. Yani özetle; vatanı satanlarla kavga edeceğiz. Biz birbirimize emanetiz yol arkadaşlarım. Bu memleket bize emanet. Birimiz açken hiçbirimiz tok değiliz, birimiz karanlıktayken hiçbirimiz aydınlıkta değiliz.”

Günün Önemli Manşetleri

Video haberler için YouTube kanalımıza abone olun

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir