Devlet Bahçeli’nin açıklamalarından satır başları:
Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı milletimizin bekası, ülkemizin bağımsız geleceği için dünden daha önemli bir görevle karşı karşıyadır. Bu görev tarihidir.
Türkiye geri dönülemez bir yoldadır. Askerimizin dilinden düşmeyen Kızılelma’ya kadar varız sözü ete kemiğe bürünmüştür.
Türk milleti terörün belini kıracaktır. Teröristler döktükleri şehit kanlarında çırpına çırpına boğulacaklardır.
Eylem hazırlığında olan kim varsa tavsiyem kefenlerini yanlarında taşımalarıdır. Türk milleti bu canileri affetmeyecektir.
PKK/YPG için güvenli hiçbir yer yoktur. Terör örgütleri kırsal alanlardan sökülüp atılmaktadır. Hainler nerede barınıyorsa asli hedef oradır. Irak’ın Kuzey’ine yönelik hava harekatları Pençe operasyonlarıyla terör örgütünün hayat damarları kesilmiştir. PKK’nın sözde yürütme konseyi olan terör elebaşları imha edilmiştir. İlki 2018 yılının Mart ayında devreye giren Pençe harekatlarının devamı olan Pençe-Kilit ile terör örgütleri komaya sokulmuştur.
Şerefini kaybetmiş bir insan yaşayan bir ölüdür. Teröristler insanlık defolarıdır.
6+1 formatıyla üçüncü kez toplanan partilerin ortak açıklamasının hayat ve siyasetin olağan akışıyla bağdaşan bir yanı var mıdır? Milli egemenlik haklarımıza hürmet ve bağlılık zillet ittifakı açısından söz konusu mudur?
Fazilet hissi insanda Allah korkusundadır. Bunlar kuldan utanmıyor bari Allah’tan korksunlar. Zillet ittifakı Türk milletinin ekmeğini yese de gavurun kılıcını sallamaktan rahatsızlık duymuyor. Bu ittifak ortakları güçlendirilmiş parlamenter sistem masalıyla avunuyorlar. Zillet ittifakı Türkiye’nin tarafında değildir. Zillet ittifakının tarafı Türkiye’nin tahribidir, Türk milletinin önünde takozdur.
Çekicisi Kılıçdaroğlu ise hangi provokasyonu servis edeceğini şaşırmıştır. Faturasını 3 ay ödemeyen Kılıçdaroğlu’nun beklendiği üzere elektriği kesilmiştir. Elbette olacağı buydu şahsen uyarmıştım. Hatta Kılıçdaroğlu’na destek olmak adına birer Kandil gönderilmesi talimatı vermiştim. Nasılsa Kandil’e yabancılık çekmiyordu. Işık saçan Kandil’i adrese göndermiştik. Huylu huyundan vazgeçmiyor. Kılıçdaroğlu ve zillet ittifakı karanlıktır, kumpastır.
Bazı siyasi odaklar faturayı ödemek için kuyruğa giriyor. Bunların hepsi aynı torbadan çıkmış gibidir. Kılıçdaroğlu’nun 4 milyon hanenin elektriğinin kesildiğini söylemesi kuyruklu yalandır. Karanlıktan rant elde etmeyi planlarken Türkiye’nin hayat ve varlık ışığını söndürmeye güç yetiremeyecektir. Bilmelisin ki Türkiye’yi karanlığa boğamayacaksın. Kafasının içi gece gibi karanlık düşüncelerle doludur. Bize göre gökyüzü güneş olsa, millet yoksa, vatan yoksa bayrak dalgalanmıyorsa asıl karanlık o zamandır.
HDP’li bir müptezel tarafından sunulan kanun teklifinde sözde Ermeni Soykırımı tanınması istenmiş aynen iade edilmiştir. TBMM çatısı altında diasporanın ajanı bulunmaktadır. Bu müptezel, kokuşmuş milletvekilinin meclis çatısı altında bulunması zuldür, kimden cesaret aldığı ortadadır. TBMM meşruiyet meclisi değildir, gayrimüslim azınlıkların meydan akıma yeri değildir. Türk milletine katliamcı diyenlerin buluşacağı yer değildir. Osmanlı’yı sırtından hançerleyenlerin dönemi çok gerilerde kalmıştır. Tarihi hadiseler günlük politikanın aleti haline getirilemez. 1915 olaylarının iç yüzünü saptırmak tarih suçudur. Yeri ve adresi TBMM olmamalıdır. CHP’li vekil de sözde soykırım yalanının peşine takılmıştır. Sayın Kılıçdaroğlu elektrikle ilgili konuştuğun kadar sözde soykırımla ilgili ne zaman konuşacaksın? Destek misin? Selamsız Babacan akıllara durgunluk veren bir mesaj paylaşmıştır. Sözleriyle akıldanelik yapmaya kalkmıştır. Sözde soykırım bilirkişiliği taslamaları utanmazlıktır, gafilliktir, münafıklıktır.
ABD Başkanı Biden’ın bir kez daha sözde soykırımdan bahsetmesi bizim için hükümsüzdür ve kınanmayı hak etmektedir.
Dış telkinlerle azgınlaşmış şekilde ecdadımıza ihanet edilmesi tehcir kararını zorunlu hale getirmiştir. 1915 tehcir kararı doğru bir karardır bugün olsa yine aynısı yapılmalıdır. Sözde Ermeni çetelesi tutanlara soruyorum müslümanların katliamına niye susuyorsunuz?