Rusya’nın Ukrayna işgali sonrası başlayan savaşın etkileri çığ gibi büyümeye devam ediyor. Savaşın ekonomik etkileri ise gün yüzüne çıkmaya başladı. Özellikle yaz aylarının gelmesiyle birlikte, turizm sektörü de yaşanan savaştan en çok nasibini alan ekonomik çevrelerden biri oldu. Antalya’da sektörle birlikte hareket eden tüm paydaşların etkilendiği kriz, Rusya’dan gelen taleplerin hareketlilik göstermesiyle, tünelin ucunda az da olsa bir ışığın görülmesine neden olarak umutları yeşertti.
Kemer Holiday Club Genel Müdürü aynı zamanda Kemer Tanıtım Vakfı (KETAV) Başkanı Volkan Yorulmaz, yaşanan Rus turist hareketliliğinin ancak yaraya merhem olacağını ifade ederek, Türk turizminin süreç içerisinde çok fazla bilinmezliğe sürüklendiğini, yarın ne konuşulacağının muallak olduğunu söyledi. Turizm adına sorularımızı samimiyetle yanıtlayan Volkan Yorulmaz, sıkıntıların çok yakın zamanda gün yüzüne çıkacağını vurguladı.
İŞTE O RÖPORTAJ
Savaşa rağmen Rus turistlerin tatil talepleri gelmeye başladı ve küçük bir hareketlilik hissediliyor. Kemer bu hareketliliği hissediyor mu?
Bizim geçen senenin sonunda beklentimiz bu sene için yaklaşık 6 milyon ve üstü Rus turistti. Sadece Rusya’dan bugün ki gerçeklere göre baktığımızda bu bahsettiğin THY ve diğer alternatiflerle gözüken sadece maksimum 2 milyon gibi. Bugünün gerçeklerine göre bu sayı Antalya’da çok yeterli değil. Dolayısı ile eğer bu sayılar gerçekleşirse Antalya’da sıkıntı olacaktır diye düşünüyorum. Bu sayılar sektörü asla tatmin etmez.
Şu an charter uçuşları yok ancak THY ile yapılacak uçuşlarla çözüm arayışı var. Başarılı olunur mu?
Böyle çözüm olmaz. Bu yöntem, bence sadece gün geçtikçe büyüyen yaraya ancak merhem olur. Yarın ne konuşuruz onu bile bilmiyoruz. Belki yarın tüm dünya bir anda farklı bir gündemle değişebilir.
Savaşın başlamasının ardından otel olarak kriz yönetimi adına ne gibi tedbirler aldınız?
Savaşın başlangıcında bir hamle yapmaya kalksanız iş işten geçti zaten.Bizim sektörde; hadi ben şimdi Rusya ve Ukrayna’yla çalışmayacağım olmayacak dönelim Almanya pazarına, Yok olmadı iç pazara yönelelim gibi bir tavır olamaz. İngiltere pazarında zaten fazlaca bilinirliğimiz yok.Stratejik olarak risklerin bölünmesi gerekiyordu. Sadece Rusya ve Ukrayna pazarıyla çalışıldıysa ki, pek çok otel bu şekilde çalışıyordu. İş işten geçmiş oldu. Bazı destinasyonların kendi içinde farklı avantajları var. Golf, futbol, tenis gibi spor faaliyetlerinin rahatlıkla yapıla bilindiği ve bu alan pazarlarına hakim olanlar bu pazarları değerlendiriyor. Rusya ve Ukrayna pazarını kaybedip başka bir pazara yönelmek ve hemen aksiyon almak öyle kolay değil.
Otel olarak ne durumdasınız?
Bizim özelimize dönersek eğer, zaten içerde her zaman yüzde 25 ila 30 civarı Avrupalıyı tuttuk.İç pazar keza minimum yüzde 30 civarında. Savaş başlamadan önce de bir çok kriz yaşandığı için biz stratejik bazı önlemleri devreye almıştık.Yaşadığımız bir sürü kriz bunları bize öğretti. Biz bununla ilgili hamlelerimizi ve stratejimizi zaten yıllar öncesinde planlamaya başlamıştık.
Ramazan Bayramı’na az bir süre kaldı. Hazırlıklarınız nasıl gidiyor. İç turizm hareketliliğinden beklentileriniz nedir?
İç Pazar bizim için çok önemli. Son 10 yıldır iç pazara çok ciddi yatırım yaptık ve bu durum açıkçası meyvelerini vermeye başladı. Ekonomik krize rağmen bayramlarda bir hareketlilik yaşanıyor. Bu bağlamda hazırlıklarımız tam ve misafirlerimizi ağırlamayı bekliyoruz. Bu bayram 200 ila 250 oda misafirimizi ağırlamayı planlıyoruz. Bu rakamlar yüzde 50 ila 60 gerçeğini ortaya çıkarıyor. Sezonda beklentilerimizin üzerinde ağırlama yapıyoruz zaten. Rusya ve Ukrayna savaşı nedeniyle yaşanan kayıpları da Avrupa pazarıyla telafi edebileceğimizi ümit ediyorum.
Maliyet artışları yaşanıyor ve iptaller oluyor. Bu sıkıntıları nasıl atlatmaya çalışıyorsunuz. Belirli bir yönteminiz var mı?
Maliyetler anlamında zor bir yıl oluyor, biz normalde maliyetlerimizi öngörürdük ve sezon sonunda da yüzde 1 veya 2 sapma ile tutardı. Fiyatlar o kadar çok değişken ki, bu sene maliyet konuşulacak bir yıl değil. Hani en azından öngörülecek yıl değil. Enerji, akaryakıt, yeme içme ile ilgili maliyetler ortada. Keza meyve ve sebze, yani her kalemde çok ciddi anlamda bir artış var. Bu artışları misafire yüzde 100 yansıtabiliyor muyuz? Hayır, mümkün değil. Bu durum bizim karlılık oranlarımıza eksi olarak yansıyor. Gelecek seneye ayakta kalabiliyor muyuz yoksa kalamıyor muyuz buna bakmamız lazım.
Pandeminin getirdiği bazı şartlar ve kurallar vardı. Bu senede pandeminin izleri devam edecek mi? Pandemi sebebi ile herhangi bir kriz yaşanır mı?
Kriz gibi düşünmeyelim bunu ama etkileri devam edecek. Bence artık hayatımızda da izleri devam edecek. Tatil olarak değil sadece. Pandemi konusu bizim artık hayatımızdan çıkacak bir konu değil bence. Çünkü çok ağır yaşandı bu süreç. Ciddi kayıplar verildi. Etrafımızda çok yakınlarımızı kaybettik. Çok zor hastalıklar yaşandı. Bu sürecin hemen sona ereceğini zannetmiyorum. Bir takım rahatlamalar olabilir ancak yüzde 100 bitti artık gibi bir durum değil bu yaşanılan talihsizlik. Pandemide edinilen kuralların iyi olanlarını devam ettireceğiz ve tedbiri elden bırakmayacağız.
Pandeminin konaklama ile ilgili önemli kuralları vardı. Bu kurallar son yönetmelikler ile ne kadar esnetildi ve halen bazı katı kurallar devam ettiriliyor mu?
Bizim Güvenli turizm sertifikası programımız aynen devam edecek dolayısı ile oradaki uygulamalar neyi gerektiriyorsa onu uygulayacağız. Orda belki ufak tefek esnemeler olabilir daha yüzde 100 bir açıklama gelmedi. Sertifika ne gerektiriyorsa onu uygulayacağız.
Turizm sektörünün Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan özel bir beklentisi var mı?
Konuşacak çok şey var ve yapılacak çok da iş var. Bakanlığın son yıllardaki tespitleri ve gitmek istediği yol çok doğru ancak son 3 yıldır öyle bir zaman yaşanıyor ki, biz bile otelci olduğumuz halde bu konudan bahsetmeyi unuttuk. Sürekli dış işleri, askeri konular ve sağlık konuşur olduk. Yani bu aşamada bakanlıktan çok büyük beklentiye girmek mümkün değil. Çünkü can havliyle kriz yönetiyoruz. Biz son 3 yıldır kafamızı kaldıramıyoruz. TGA’nın çok iyi çalışmaları var ancak bakanlığın bu çalışmaları doğru ve yeterli bir şekilde lanse ettiğini düşünmüyorum. Bizler sektörün içinde olduğumuz için biraz daha fazla duyuyoruz görüyoruz yayınlanıyor ama yayınlanmasının dışında da orada ciddi işler yapılıyor.
KETAV’ın yönetim kurulu başkanısınız. Kemer ile ilgili yeni tanıtım faaliyetleriniz var mı?
Vakfımız Kemer Bölgesi Turizm Yatırımcılarının kurduğu 20 yılık geçmişi olanÜlkemizdeki ilk Tanıtım Vakıflarından Yönetim Kurulumuz ve Mütevelli Heyetimiz bu bölgede Yatırımları olan değerli Şahıs ve Şirketler ortak bir amacımız ve bu aynı zamanda hareket noktamız Uluslararası boyuta Bölgesel Tanıtım tüm yönleri ile Kemer’in zenginliklerinibilinir hale getirmeye çalışıyoruz bu çalışma bizde devamında Kaliteli Turisti kazandıracak bunun stratejisini belirmek yol haritamız. Ancak ne var ki, son yıllarda yaşadığımız bu krizler yine engel olarak karşımıza çıkıyor. Bir türlü hiç es vermeden devam eden bu krizleri sonlandıramıyoruz.
Kemer sadece deniz, güneş yani doğadan ibaret değil. Son yıllarda çeşitliliği her geçen gün artan aktiviteler yapılıyor. Likya Yolu hem yürüyüş hem de bisiklet turlarımız var. Tarih ve spor faaliyetleri iç içe yaşanıyor. Kemer’de otellerin dışında da inanılmaz bir hayat var. Tahtalı Dağı’ndan paraşütle atlayıp dalışa gidebiliyor, Göynük Kanyonu’nda macera dolu dakikalar yaşayabiliyorsunuz. Biz otel olarak bakanlıktan bisiklet dostu otel sertifika aldık. Kemer’de bisiklet kullanımının arttırıcı pek çok çalışma yürütülüyor ve ciddi yatırımlar yapılıyor. Çok önemli bir bisiklet destinasyonu olma yolundayız. Belediye ve tüm tesisler iş birliği içinde hareket ediyor. Bölgemiz önemli tarihi noktaları ile de dikkat çekiyor Örneğin Phaselis antik kenti bunların başında geliyor.
Vakfımız 12 yıldır Phaselis Antik Kentinde Eylül ayında Phaselis Festivali ile Tarih ve müziği buluşturuyor. Eylül 2022 de 13. Phaselis festivalinde sanatseverler ile buluşmayı planlıyoruz. Bu yıl 21.Uluslararası Kemer Sualtı Günleri 21 – 24 Mayıs tarihlerinde Vakfımız organizasyonunda 21 yıldır bölgenin Sualtı zenginliğinin tanıtılması için organize ediliyor. Bu etkinlikler için vakfımızın sosyal medya hesaplarını ve internet adresini takip edebilirsiniz.
Bölgemizde turizmi çeşitlendirmeye çalışıyoruz. Çok güzel ve bölgenin gelişimine fayda sağlayacak projelerimiz hazırda bekliyor, Bu çalışmalar için bakanlığında dahil olduğu altyapı yatırımları gerekiyor ancak daha önce belirttiğim gibi 2016 yılından bu yana krizlerle boğuşuyoruz. Bilgi ve birikimlerimiz var. Yaşanan bu krizler bizi yavaşlatıyor. Umudumuzu yitirmedik. Güzel günler gelecek ve biz tüm tecrübemizle hazırlıklıyız. Kemerli tüm paydaşlarımızla çok güzel işlere imza atacağımızı biliyoruz.