‘Sinsi düşman’a karşı yeni milli çözümler geliyor

Teknopark Ankara bünyesinde faaliyet gösteren MESAN, 32 yıldır kamu güvenliğine yönelik çözümler sunuyor.

MESAN Yönetim Kurulu Başkanı Devrim Erol, AA muhabire, saha ve trafik güvenliği alanlarında “işimiz can güvenliği” yaklaşımıyla hareket ettiklerini, her iki alanda da insan canını korumaya ve olası can kayıplarını önlemeye odaklandıklarını söyledi.

Saha güvenliğinde temsilcilikle başlayan yolculuklarında, silahlı kuvvetlerin kullandığı mayın dedektörlerinin yüzde 90’dan fazlasının sağlayıcısı olduklarına işaret eden Erol, şöyle konuştu:

“Olayın ne kadar önemli, ne kadar yaşamsal olduğunun da yüzde 100 bilincindeyiz. 30 küsur yıldır bu alanda olmak ve sahayı dikkatle dinlemek ve sahanın bir parçası olmak bizi bilgi anlamında oldukça güçlendirdi. Bilgilendikçe sorumluluğumuzun arttığını fark ettik. Tamamen adanmışlığa dayalı bir çalışma sistemimiz var. Temsilcilikle başlayıp yıllar içinde edindiğimiz tecrübe bizi milli ürüne doğru yöneltti. Yaklaşık 10 sene önce Ar-Ge yatırımı kararı aldık. Gerekli personel, donanım ve yazılım yatırımlarını yaptık. Biriktirdiğimiz bütün saha tecrübelerinizi de içine koyarak genç arkadaşlarımıza güvenerek bu yola çıktık. İşin sonunda milli, özgün mayın dedektörlerimizi ürettik. Biz buna Memed ailesi diyoruz. MESAN metal dedektörünün kısaltması. Memed ailesinin altında kendi serisini yavaş yavaş oluşturmaya başladık.”

İşlerinin sadece dedektör üretmekle bitmediğini dile getiren Erol, bir mayın temizleme konsepti çerçevesinde çalışmalarını sürdürdüklerini ifade etti.

Dedektörlerin personel tarafından bazen uygun kullanılmadığını fark ettiklerini anlatan Erol, bunun üzerine dedektör eğitim sistemleri tasarlayıp ürettiklerini belirtti. Erol, bu kapsamda tek personel ya da tim seviyesinde gerçeğe yakın eğitimler yapılabilmesi için altyapı oluşturduklarını ve bunu sanal gerçeklik teknolojisiyle birleştirdiklerini aktardı.

Devrim Erol, ayrıca mayın temizlemede görevli personelin giymesi gereken kıyafet ve ayakkabıdan vizöre kadar bir dizi ekipman ve eşyayla ilgili çalışmalar yaptıklarını kaydetti.

– AR-GE’DEN YENİ MAYIN DEDEKTÖRLERİ ÇALIŞILIYOR

Erol, halen 2 çeşit dedektöre sahip olduklarını belirterek, şu bilgileri verdi:

“Üçüncü, dördüncü, beşinci versiyonlar Ar-Ge tarafından çalışılıyor, aileyi bütünleştirmek ve tamamlamak için. Dedektörlerimizden bir tanesi özellikle operasyon birliklerinin pantolonun yan cebinde taşıyabileceği, hızlı şekilde kullanılabilir hale getireceği dedektörler. Bir de tehdidin olmadığı alanlarda alanı temizlerken kullanılabilecek bir dedektör geliştirdik. Daha uzun kullanım süresine sahip. A’dan Z’ye olayı tamamen çözecek, birliklere yardımcı olabilecek, sorunlarını ‘bu da öyle olsaydı’ demeyecek biçimde çözen bir çalışma içindeyiz. Özellikle tehdidin olmadığı yerde, temizleme alanlarında çalışan arkadaşlarımız için dedektörün sensörü dediğimiz yani algılama başlığını fiziki şartlara göre değiştirebileceği çözümler geliştirdik.”

– ROBOTİK SİSTEMLER VE DRONLARLA PATLAYICI AVI

Dedektörlerin, mayın içindeki metalden yola çıkarak tespit yaptığını anlatan Erol, daha fazla metal içeren anti-tank mayınlarını bulmanın daha kolay olduğunu, bunun yanında toplu iğne başı büyüklüğünde metaller içeren anti-personel mayın tehlikesinin de bulunduğunu söyledi. Erol, mayın dedektörlerinin, farklı kütlelerdeki metalleri algılamak üzere tasarlandığını anlattı.

Farklı toprak türleri, yağış gibi faktörleri de simüle ederek ürünler geliştirdiklerini dile getiren Erol, insansız ve robotik sistemlerin kullanımına yönelik çalışmalarına ilişkin şu bilgileri paylaştı:

“Mayın dedektörlerini insansız ve robotik sistemlere entegre etmeye yönelik çalışmalarımız var. Özellikle kara araçlarına monte edilebilen ve içeriden kullanılabilen bir robotik kolla sensörlerimizi birleştireceğimiz çözümler üzerinde çalışıyoruz. Dron ile tespit konusunda da TÜBİTAK BİLGEM ile çalıştığımız bir proje var. Ar-Ge projeleri büyük sabır ve kaynak gerektiriyor. Tehdit hiç durmuyor, çok değişiyor. Hiç metal içermeyen, el yapımı patlayıcılar da çok yaygın biçimde kullanılıyor. Dolayısıyla onların tespitinde de kullanılabilecek özel dedektörlerin geliştirme safhasının ikinci, üçüncü aşamasındayız. Orada da büyük bir inançla yürümeye devam ediyoruz. Ailemizi genişletiyoruz.”

– “MALİYETİ 3-5, ÇIKARMASI BİNLERCE DOLAR”

Bir mayının 3-5 dolara mal edilirken çıkarmanın binlerce dolar gerektirebildiğini dile getiren Devrim Erol, bugünkü çalışmalarla dünyadaki mayın tehlikesini ortadan kaldırmak için 40-50 yıla ihtiyaç duyulduğunu ifade etti.

Rusya ile Ukrayna arasında yaşanan çatışmalarda birçok yere mayınlar döşendiğini, el yapımı patlayıcılar yerleştirildiğini, Karabağ Zaferi’nden sonra ise o bölgede temizliğin söz konusu olduğunu anlatan Erol, Türkiye’nin sınırlarında, son dönemde büyük savaşlar yaşanan dünyanın farklı noktalarında, Güney Amerika ve Afrika’da mayın kirliliği bulunduğunu belirtti.

Erol, Azerbaycan’a ihracat yaptıklarını ve yeni ülkeler için de çeşitli temaslar yürüttüklerini söyledi.

Devrim Erol, yüksek teknolojiye dayalı ürün üretmenin zorluğuna işaret ederek, Ar-Ge’de kullanılan tasarım yazılımlarındaki yurt dışı bağımlığına ve bilgisayar, elektronik mühendisliği gibi alanlardaki beyin göçüne çözüm üretilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir