Konyaspor’un yıldızından Aykut Kocaman itirafı! Sergen Yalçın sözleri

Konyaspor’un Boşnak yıldızı Amir Hadziahmetovic, Konyaspor’un bu sezonki yükselişi, geçmiş dönemlerde yaşadıklarını ve kariyerine dair birçok soruya cevap verdi. Futbol Arena’ya konuşan Amir Hadziahmetovic, Aykut Kocaman ve Sergen Yalçın hakkında itiraflarda bulundu.

Savaş nedeniyle Danimarka’ya giden Boşnak bir ailenin oğlu olan Amir, sokakta başladığı futbola bugün başarılı bir şekilde devam ediyor. Avrupa takımlarını peşinden koşturan 25 yaşındaki oyuncu, İngiltere ve İtalya Ligi’ni çok beğendiğini söyledi. Aykut Kocaman’dan futbolu öğrendiğini anlatan Boşnak orta saha oyuncusu, İlhan Palut için ise ‘her şeyiyle tam bir teknik direktör. Kenarda onu gördüğümüzde maça ayrıca motive oluyoruz’ dedi.

-Konyaspor’dan teklif geldiğinde yaşça küçük olduğun için bir çekincen oldu mu? Başka bir ülke, başka bir lig…

Bir saniye bile endişem olmadı. O sıralar, ülkemden ayrılıp yeni bir maceraya atılmak için en uygun zaman olduğunu düşünüyordum. Aynı şekilde Bosna Hersek’teki takım arkadaşım Bajic de Konya’daydı. Onunla gelmeden önce konuştum. Benim açımdan çok kolay bir tercih oldu.

-Konya, hayatında futbol ve yaşantı olarak ne değiştirdi?

Daha iyi bir oyuncu oldum. Konya’daki 6 yıl boyunca insan olarak da daha iyi birisi oldum. Çok genç yaşta buraya geldim. Geldiğimde çocuktum diyebilirim. Kendimi buldum.

-Başarılarla geçen dönemde yaşça küçük olmana rağmen sen de sürekli oynuyordun. O dönemi anlatır mısın? Aykut Kocaman, çok güvenmişti sana.

Hayatımın en başarılı ve mutlu dönemleriydi. Aynı şekilde bu sezonu da eklemek istiyorum. Bu sezon da aynı hissiyat içindeyim. Aykut Kocaman, o dönemde benim için her şeyi çok kolaylaştırdı. Bana güvendi. Birçok oyunda mücadele ettim. Oynaya oynaya daha çok özgüvenimi yakalamış oldum. Kendi orijinal pozisyonumda oynamasam dahi her oyunu oynadıkça futbol hakkında yeni bir şeyler öğrenmiş oldum. Kendisine bu dönemde vermiş olduğu katkıdan dolayı teşekkür ediyorum.

-Aykut Kocaman, ilk zamanlar seni sol kanatta oynatıyordu. Oradaki performansını nasıl değerlendiriyorsun?

En iyi performanslarımın olduğu düşünmüyorum. İlk başlarda çok da rahat edemedim sol kanatta. O sezonun sonuna yaklaştığımızda o pozisyonu benimsedim. Çok daha rahattım artık. Sezonun sonuna doğru beni ikinci forvet ve on numara olarak da kullandı. Farklı pozisyonlarda da kullandı. O sezon futbol hakkında en çok bilgiyi edindiğim dönemdi. Çok da enteresan bir durum. Kendi pozisyonumda oynamıyordum ama farklı pozisyonlarda nasıl oynandığını öğrenmiş oldum. Bugün almış olduğumuz başarıda Aykut hocanın başarısı var. Ben öyle düşünüyorum. Onun döneminden halen daha oynamakta olan oyuncular var, takımda bu döneme kadar gelen. Gerçekten futbol filozofisini bize iyi yerleştirdi. Gerçekten teşekkür ediyorum.

-Aykut Kocaman, Balkan ekolünü Konya’ya getirdi. Birbirini tanıyan ve birbirine yakın toplumların bir arada olması başarıyı etkileyen en önemli etkenlerden birisi oldu mu?

Futbol transfer marketinde Balkan oyuncular çok ucuz. Özellikle Bosna Ligi’nden gelecek oyuncular, fiyat olarak uygun. Bosna’da birçok yetenekli oyuncu var ama dışarıya pek kendilerini gösteremiyor. O sezon çok iyi bir takım kuruldu. Öncelikle oyuncuların çok iyi bir karakterleri vardı. İçlerinde futbol yetenekleri yüksek olan oyuncular da vardı. Bu şekilde 2 sezon boyunca başarıyı yakalamış olduk.

-Konyaspor, Aykut Kocaman’dan sonra bir duraklama dönemi yaşadı. O süreçte tam olarak neler yaşandı? Neden başarısız olundu?

Hocaların sık sık değişmesi. En başta hiç de kolay bir durum olmadı. İsimleri vermeye gerek yok. İyi hocalar da vardı, kötü hocalar da… Hoca konusunda bir süreklilik olmadığından dolayı dikiş tutmadı. Yeni bir hoca geldiğinde bazı oyuncuları seviyordu. Diğer bir hoca geldiğinde ise başka oyuncuları seviyordu. O dönem yapılan bir sürü transfer de takımı kaosa sürükledi.

-Şampiyonluk kadar değerli olan Sergen Yalçın’lı dönemden bahseder misin?

Onun döneminde oynamadım çünkü sakattım. Dışarıdan gördüğüm bir gözle anlatacak olursam; Sergen Yalçın geldiğinde takım çok mutlu oldu. Büyük bir oyunculuk kariyerinin olmasıyla birlikte kendisi de çok değerli bir hoca. Bizi ligde tutarak gerçekten mucizeyi gerçekleştirdi.

-Peki, yeni bir hoca geldiğinde onun futbol geçmişine bakıp etkileniyor musun? Futbol geçmişi zayıfsa ön yargı oluşuyor mu?

Belki bazı oyuncuları etkileyebiliyordur ama çok büyük bir etken olduğunu düşünmüyorum. Daha önemlisi hocanın, çalıştırıcı olarak kariyerine bakılıyor. Şimdiye kadar ne yapmış diye. Bu nokta önemli. İlk haftalarda zaten hocanın özelliklerini görebilirsiniz zaten. Takımla olan iletişimi, antrenman tarzı, maçlardaki analizleri ve taktikleri… Kendisini belli eder. O yüzden kimseye karşı ön yargılı değilim.

-İlhan Palut, Konyaspor’da neyi değiştirdi de başarı geldi?

Konya dönemi boyunca maçlara olan hazırlanışı, taktiksel mantalitesi ve toplantıda yapmış olduğu analiz biçimi şuana kadar en iyisi diyebilirim. İlhan Palut, pozitif futbolu oynatmaya çalışan önemli hocalardan bir tanesi. Bir hocaya sahip olması gereken her özelliğe sahip. Bazen kötü geçen bir maçın ilk yarısından sonra soyunma odasına geliyor. Birkaç dakika ayrı bir yerde sinirini geçirdikten sonra yanımıza yaklaşıp bizleri yatıştırıyor. Maça motive ediyor. Bu şekilde ikinci yarıya başlıyoruz. En önemlisi oyuncularına güveniyor. O da çok iyi biliyor ki biz kulüp ve onun için yüzde 100’ümüzü veririz. Bu yüzden bazen hakemlere karşı agresif olabiliyor. İnanıyorum ki Türkiye’deki en iyi hocalardan birisi olacak. Onu saha kenarında görünce bize de ekstra bir güç oluyor.

-Futbolu bırakıp hocalığa yeni başlayan isimler hakkında ne düşünüyorsun? Nuri Şahin kısa vadede başarıyı yakaladı. Yine Volkan Demirel ve Emre Belezoğlu gibi örnekler de var. Sen kendini şuan için hocalığa hazır hissediyor musun?

Bana olan övgülerinden dolayı Nuri Şahin’e teşekkür etmek istiyorum. Antalyaspor’da çok iyi bir iş çıkarttığını düşünüyorum. Duyduğuma göre; birçok oyuncu memnunmuş ondan. Çok güzel bir hocalık kariyerinin olacağına inanıyorum. Kendime gelecek olursam; hoca olmayı şuan düşünmedim. Şuan için kendimi yeterli hocalık bilgisine sahip olarak görmüyorum. İleriki dönemde tabi ki neler değişir bilemiyorum.

-Bugün hoca olsan oyun tarzı olarak kimi örnek almak istersin?

Modern futbolda en tepedeki hocalar Klopp ve Mourinho… Onların oynama şekli beni gerçekten inanılmaz derecede heyecanlandırıyor. Onların oyun şekillerini çok beğeniyorum.

-Kendini oyun olarak hangi lige yakın görüyorsun?

İngiltere Ligi’ni çok beğeniyorum. Orada oynamak bir hayaldir. İkinci sıraya İtalya’yı koyabilirim.

-Bajic yapamadı ama İtalya Ligi’nde… (Gülerek)

Maalesef. (Gülerek)

-Ozan Tufan da ‘İngiltere Ligi çok yorucu oluyor, sürekli akan oyunda soluk alamıyoruz’ demişti. Kendini şuan için orada oynamaya hazır hissediyor musun?

Bunu çok düşünmedim ama herhalde birkaç ay kendimi oradaki futbola adapte etmek için süreye ihtiyacım olabilir.

-Bundan sonrası için neler düşünüyorsun Sözleşmen de var 2024’e kadar. .Çoğu eski takım arkadaşların gitti sen kaldın.

Bir yere gideceksem de Konyaspor’dan güzel ayrılmak isterim. Her oyuncu Avrupa’nın en iyi liglerinde oynamak her oyuncunun hayalidir. Benim de böyle bir hayalim var ama o dönemim ne zaman geleceğini henüz bilemiyorum.

-Şampiyonlar Ligi müziğini de Konya’da duymak istiyorsun değil mi?

Tabi ki de duymak istiyorum.

-Takımdan ayrılan eski oyuncularla görüşüyor musun? Bu dönem için neler diyorlar?

Bajic, Ali Çamdalı ve Ali Turan ve Selim Ay ile mesajlaşıyoruz. Şuan ki başarıdan dolayı çok mutlu olduklarını yazıyorlar. Geçmiş dönemde ne kadar güzel günlerimiz olduğunu anımsıyoruz.

-Bu sezon için bir özet geçmek istersen neler söylemek istersin? Mutluluk ve gözyaşı hepsi var…

Konya’daki en zor sezonum. Özellikle Ahmet Çalık’tan dolayı… Çok yakın arkadaşımdı. Olanlardan dolayı hepimiz aşırı derecede özeldik. Ailesine sabırlar diliyorum. Kendisinin de mekanı cennet olsun. Birçok güzel sonuç aldık. İkincilik yarışında olmamızın bir şanstan ibaret olmadığını düşünüyorum. Kazanamadığımız birçok maçta da oyunun hakimi bizdik. Umarım kalan 5 haftada da bu güzel sonuçlardan almaya devam ederiz ve sezonu ikinci sırada tamamlarız.

Bu sezon sakatlık sorunu pek yaşanmadı. Bunda İlhan Palut’un antrenman metotları etkili oldu mu?

Antrenmanlar konusunda hocalar çok büyük iş çıkartıyorlar ama bunun ötesi de var. Kendim için söyleyecek olursam önceden yaşamış olduğum sakatlıklardan sonra büyük bir profesyonele dönüştüm. Her gün vücudumu en iyi şekilde korumaya çalışıyorum. Profesyonelce davranıyorum. Yeni şeyler öğreniyorum. Antrenman ve sonrasındaki toparlanma sürecini çok iyi bir şekilde geçiriyorum. Bu sezonki sakatlamamın en büyük etkeni de bu tutumun.

-Maçlardan bir gün sonra yenileme antrenmanı yapıp, ertesi gün de izin kullanılıyor. Bu da vücudun dinlenmesinde önemli etken oluyor mu?

Profesyonel bir futbolcu, maçlardan sonraki gün değil de hemen sonraki ikinci gün de yorgunluğunun en yukarıda olduğunu en iyi bir şekilde bilir. Maç sırasında çok efor sarf edip yorulduğumuz için maçtan 2 gün sonra antrenman yapmak çok zordu. Ben de hocalık yapacak olursam aynı şekilde yol izlerim. Maçtan sonraki gün yenileme, daha sonraki gün ise izin…

-Bu sezon çok iyi bir performans sergiliyorsun. Hakkında çıkan yüksek bonservis bedelli transfer iddiaları seni nasıl etkiliyor?

Sadece bunu motivasyon olarak kullanabilirim. Değer gördüğüm için. Bazı dönemler oldu taraftalar beni ıslıkladılar. Diğer taraftan taraftarların benden memnun olması da çok güzel bir şey.

-Geriden gelip oyun kurman seni maç boyunca etkiliyor mu? Abdülkerim’in olmadığı maçlarda daha çok zorlanıyor musun?

6 numara gibi oynamak çok zor. Karşı takımın kalesine gitmek gerçekten çok zor. Şu çok önemli ki takımımız atağa çıkmış olsa bile o anda kaptırılan bir topta kontra atağa karşı önlemimi almam gerekiyor. Bu yüzden diyebilirim ki bu sezon şut denemeleri ya da asistlerde yer almadım. Takımın daha iyi futbol oynamasına yardımcı olmak istiyorum. Takım arkadaşlarıma daha boş alanlar yakalamaya çalışıyorum.

-Kendini en rahat hangi pozisyonda hissediyorsun?

Orta alan en rahat ettiğim yer. Bu alanda 6,8 ya da 10 numara olur fark etmez oynarım. 6 numara olarak iyi bir oyun kurucu olabilirim. 8’de de ceza sahasından ceza sahasına box to box oyuncusu olabilirim. 10 numara olarak da rakip takıma oldukça tehlikeli olabilirim.

-Hangi oyuncuyla orta ikilide daha rahat ettin?

Zor bir soru. Bütün arkadaşlarımla ortak oyunda ayrı bir bağım vardı. Şuan Soner ve Oğulcan ile iyi bir etkileşim halindeyiz saha içerisinde. Daha öncesinde Jevtovic, Milosevic ve Çamdalı ile de iyiydik.

-Futbola nasıl başladın?

-Danimarka’daki sokaklarda kardeşlerimle birlikte oynayarak başladım. Oradaki şehir takımında oynadım. Babam fabrika işçisiydi. Bosna’daki savaştan sonra Danimarka’ya göç etti ailem. Ben 12 yaşıma geldiğimde ise Bosna’ya geri döndük.

-Danimarka insanı soğukkanlı ama sen sıcakkanlısın. Oranın soğukkanlılığı sadece futboluna yansımış gibi. Jonnson çok soğuk birisiydi mesela… (Gülerek)

Ailem orijinal olarak Bosnalı. Evde her zaman Boşnakça konuşuyoruz. Yaşım 12 olduğunda zaten geri döndük oradan.

-Futbolu bıraktıktan sonra hangi ülkede yaşamak istersin?

Muhtemelen Bosna’da yaşayacağım ama Türkiye ile iletişimi kesmeyeceğim. Gidip geleceğim.

-Futbolcu olmasaydın ne olmak isterdin?

Hiç fikrim bile yok. Bütün hayatım futbol olunca düşünmedim bile.

-Dizi mi film mi?

Dizi.

-Tiyatro mu sinema mı?

Sinema.

-Etli ekmek mi fırın kebabı mı?

Etliekmek.

-Boşnak böreği mi su böreği mi?

Boşnak böreği.

-Kahve mi çay mı?

Kahve.

-Bosna Hersek ülkesi mi Bosna Hersek Mahallesi mi?

Bosna Hersek ülkesi…

-Çevapi mi etliekmek mi?

Çevapi (Biraz düşünerek)

-Dino Merlin mi Tarkan mı?

Dino Merlin

-Aşk mı para mı?

Aşk. Para var zaten (Gülüşmeler)

-Sille mi Meram mı?

Meram.

-Hangi takım arkadaşınla tatile çıkmak istersin?

Marin, Sehic, Amar ve Abdülkerim ilk aklıma gelenler.

-Kavga olsa ilk yanına kimi alırsın?

Abdülkerim.

-Issız bir ormana kimle gitmek istersiniz?

Sehic, çünkü akıllı.

Hakan Çalhanoğlu Juventus’un evinde Inter’e galibiyeti getiriyor

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir