CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Ordu Milletvekili Seyit Torun, partisinin genel merkezinde basın toplantısı yaparak; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na bağlı İLBANK’ın 2021 yılı yerel yönetimlere sağladığı kaynaklara ilişkin raporu açıkladı.
İLBANK’ın, kaynakları; Cumhur İttifakı ve kayyum atanan belediyelere aktardığını söyleyen Torun, “Üzülerek ifade ediyorum ki Atatürk’ün kurduğu bu güzide kurum, bu iktidarın elinde siyasi partizanlığın aracı haline gelmiştir” dedi.
Torun’un konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
Belediyeler arasında ayrım yapmak, milleti ayırmaktır, bölmektir: Türkiye’de son yerel seçimlerinden bu yana, millet iradesine açıkça düşmanlık eden bir iktidarla, karşı karşıyayız. Halkın oyuyla seçilen belediye başkanlarımıza iş yaptırmamak, hizmetlerine engel olmak için her türlü haksızlığa bel bağlayan bu zihniyetle mücadele ediyoruz. Belediyeler; vatandaşa en yakın olan, halkın en temel ihtiyaçlarını karşılayan devlet kurumlarıdır. Tam da bu nedenle belediyeler arasında ayrım yapmak; milleti ayırmaktır, milleti bölmektir.
İLBANK, yerel yönetimlerin bankasıdır: Yerel seçimlerin üzerinden 3 yıl geçti. 3 yıldır görüyoruz ki, bu iktidar; kamu kaynaklarını dağıtırken, muhalefet belediyelerine karşı pervasız bir ayrımcılık yapıyor. Şimdi sizlere, yapılan bu haksızlıkları son veriler üzerinden anlatmak isterim. Bilindiği gibi, Çevre Bakanlığı’na bağlı olan İLBANK; yerel yönetimlere adil ve tarafsız destek vermek amacıyla 1933 yılında, ebedi önderimiz Mustafa Kemal Atatürk tarafından kurulmuştur. Yani İLBANK, yerel yönetimlerin bankasıdır.
Bu kurum iktidarın elinde siyasi partizanlığın aracı haline getirilmiştir: Ancak üzülerek ifade ediyorum ki Atatürk’ün kurduğu bu güzide kurum, bu iktidarın elinde siyasi partizanlığın aracı haline getirilmiştir ve İLBANK’ın 2021 faaliyet raporu ile birlikte bu tescillemiştir. Sadece bu rapora bakmak bile iktidarın, kendinden olmayan belediyelere, yani kendine oy vermeyen milyonlara nasıl haksızlık yaptığını görmek için yeterlidir.
CHP’li belediyelerin oranı sadece yüzde 4,3: Şu tabloya bakmanızı isterim. Resmi rapora göre; İLBANK 2021 yılında, belediyelerin bin 156 projesine toplam 2 milyar 721 milyon lira kaynak sağlamış. Bu projelerin bin 89’u, yani yüzde 94,2’si Cumhur İttifakı ve kayyum belediyelerine ait. Ülke nüfusunun yarıdan fazlasını yöneten CHP’li belediyelerin oranı ise sadece yüzde 4,3. Yani İLBANK, sadece bir yılda iktidar belediyelerinin projelerine yaklaşık 2 milyar 470 milyon lira kaynak aktarmış.
Altını çizerek söylüyorum, yüzde 1: Bir diğer tablo, İLBANK, yine 2021 yılında, 191 belediye projesini yüzde 100 hibe ile bitirmiş. Yani bu projelerin tüm maliyetlerini İLBANK karşılamış. Bu 191 projenin 188’i, yani yüzde 98,4’ü yine Cumhur İttifakı ve kayyum belediyelerine ait. Bizim belediyelerimizin oranı ise sadece yüzde 1. Altını çizerek söylüyorum, yüzde 1. Buradan iktidar belediyelerine aktarılan kaynak ise yaklaşık 333 milyon lira.
Tek kuruş kaynak sağlanmamış: Sadece Konya ve Trabzon’daki iktidar belediyelerine verilen destek bile bizim 248 belediyemize verilen destekten 1,5 kat daha fazla. Örneğin, İstanbul’da, 14 belediye projesine 126 milyon lira destek verilmiş. Bunların da tamamı AK Parti belediyesi. Ama İstanbul Büyükşehir Belediyemiz ve 14 ilçe belediyemize tek kuruş kaynak sağlanmamış.
Gülyalı Belediyemize kör kuruş destek verilmemiş: Memleketim Ordu’da AKP ve MHP’li 19 belediyenin tam 67 projesine yaklaşık 110 milyon lira kaynak sağlanmış ama tek CHP’li Gülyalı Belediyemize kör kuruş destek verilmemiş, kaynak sağlanmamıştır. Afyonkarahisar’da 33 proje yapılmış bizim 4 belediyemize yine hiçbir destek verilmemiş. Burdur’da 12 proje bitirilmiş, Burdur Belediyesi bizde, ama ona da katkı sunulmamış.
İLBANK’ın musluğu, açıkça iktidar belediyelerine bağlandı: Şimdi sormak istiyoruz, yapılan bu iş, hangi vicdana, hangi ahlaka, hangi adalet anlayışına sığar? Erdoğan’ın ‘üstadım’ dediği Necip Fazıl, tam da bu durumu özetlemiş: ‘Bu taksimi kurt yapmaz, kuzulara şah olsa…’ Evet, belediyelere yönelik adaletsiz uygulamalar bu dönemde artık arşa yükselmiştir. Bu rakamlar bize gösteriyor ki, ‘Türkiye’yi şaha kaldıracağız’ diye naralar atan bu iktidar, adaletsizlikte ve partizanlıkta şaha kalkmıştır. İLBANK’ın musluğu, açıkça iktidar belediyelerine bağlanmıştır.
Siz kimin parasını, kime aktarıyorsunuz: CHP’li belediyeler, 84 milyonluk Türkiye nüfusunun 43 milyonuna hizmet veriyor. Yani nüfusun yüzde 51,7’si bizim belediyelerimizde yaşıyor. 43 milyon vatandaş bizim belediyelerimizden hizmet bekliyor. İLBANK’ın bütçesi de yoksulluk içindeki bu milletin, vergileriyle oluşuyor. Ama iktidar bu yoksul milletin parasını har vurup harman savuruyor. Sormak istiyorum, bu para milletin parası, siz kimin parasını, kime aktarıyorsunuz?
Çevre bakanlığı 293, İLBANK ise 256 talebimizi reddetti: Vatandaşlarımız bilmelidir ki sizin ödediğiniz vergiler, hizmet beklediğiniz belediyelere değil, iktidarın belediyelerine aktarılıyor. Şu rakamları da paylaşmak isterim ayrıca. 2019 yılından bu yana, belediyelerimiz hem Çevre Bakanlığı’na hem İLBANK’a, yüzlerce talepte bulundu. Ancak Çevre Bakanlığı 293, İLBANK ise 256 talebimizi reddetti.
Çevre Bakanlığı, son 3 yıldaki araç yardımlarının yüzde 97’sini, iktidar belediyelerine aktardı: Mersin Büyükşehir Belediyemiz ve pek çok belediyemiz İLBANK’tan kredi alamayınca özel bir bankalardan kredi buldu. Ama İLBANK, belediyelerimize bırakın krediyi bir teminat mektubunu dahi vermedi. Yine Çevre Bakanlığı, son 3 yıldaki araç yardımlarının yüzde 97’sini, iktidar belediyelerine aktardı. Yine aynı bakanlığın, 432 milyon liralık nakdi yardımının tamamına yakını iktidar belediyelerine aktarıldı.
Adalet değil millete ihanettir: Partizanlık sadece İLBANK’ta mı? Elbette ki hayır. Cumhurbaşkanlığı, Enerji Bakanlığı, Kültür Bakanlığı, Tarım Bakanlığı, Türkiye Belediyeler Birliği gibi belediyelere destek sağlayan tüm kurumlarda, tablo maalesef aynı. Bütün bunlar olurken Erdoğan çıkıyor, ‘Devletin dini adalettir. Biz hiçbir ayrım yapmadan tüm belediyeleri destekliyoruz’ diyor. Bize de şunu söylemek düşüyor. Yalan kapıdan girince, vicdan da insaf da bacadan çıkarmış. Milletin hizmet beklediği belediyeleri, partisine göre ayırmak, kaynakları sadece kendi belediyelerine aktarmak adalet değil olsa olsa millete ihanettir.
Bu haksızlıkların takipçisi olacağız: Belediyelerimize karşı izlenen bu politika organize bir kötülüktür. ‘Bana oy verene destek, vermeyene köstek’ anlayışından bu millete fayda gelmeyecektir. İktidar şunu bilmelidir, biz, bu partizanlığa pabuç bırakmayacağız. Tek bir belediyemizin hakkını, hukukunu bu iktidarın insafına asla terk etmeyeceğiz. Belediyelerimizden hizmet alan tüm milletimizle birlikte sonuna kadar bu haksızlığın takipçisi olacağız.
Belediyelerimiz, her kuruşun hesabını millete vererek tarihi bir mücadele veriyor: Her şeye rağmen; gururla söylüyorum ki bizim belediyelerimiz iktidarın tüm baskılarına, tüm adaletsizliklerine rağmen, tüm imkanlarını seferber ederek vatandaşın yanında duruyor, onların sorunlarını çözüyor. Her bir belediyemiz, canla başla çalışarak tek kuruş israf etmeyip her kuruşun hesabını millete vererek tarihi bir mücadele veriyor. Unutmayın ki adaletsizliğe uğramanın hakkı bizde kalır ama haksızlık yapmanın utancı ve acizliği ancak bu iktidara yakışır.”