İktidar kesimi bastırıyor, her fırsatta zorluyor. Ağızlardan laf kapmaya çalışıyor. Ama Millet İttifakı istifini bozmuyor, dolduruşa gelmiyor.
Mesele ne diyeceksiniz?
Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı… Kılıçdaroğlu ön plana çıktı ama resmen aday değil. Olmama olasılığı da var. Peki kim olacak?
İttifak’ın birleşenleri ser verip sır vermiyor. Bu durum iktidar yanlılarını deli ediyor. Kurdeşen olacaklar!
İzlemedikleri yol, yöntem kalmadı. Ne yapsalar olmadı.
Önce Kılıçdaroğlu ile Akşener’i kapıştırmaya kalktılar. Kılıçdaroğlu aday olursa İYİ Parti tabanı oy verir mi, Akşener aday olursa CHP kabul eder mi türünde yazılar döşendiler.
Televizyonlarda tartışma programları düzenlediler.
Amaç tabanların nabzının tutmak değil, iki lideri birbirine düşürmekti. Akşener ‘ben başbakanlığa adayım’ deyince bütün emekleri boşa gitti.
Bu sefer CHP’nin içine yöneldiler…
Kılıçdaroğlu/İmamoğlu/Yavaş üçlüsünü yarıştırmaya kalktılar. Kendilerince anketler düzenlediler.
Bir gün İmamoğlu öne geçti diye yazdılar.
Bir başka gün Yavaş’ın sessiz ve derinden gittiğini söylediler.
Daha sonra Kılıçdaroğlu’nun belediye başkanlarına küstüğünü iddia ettiler.
Arada Akşener’i devreye sokup İmamoğlu’na destek verdiğini ilan ettiler. Akşener’in adayı İmamoğlu diye ilan ettiler. Akşener, İmamoğlu’nu övünce CHP’ye mektup yazıyor dediler.
Bu senaryo üzerinde aylarca tepindiler. Kamuoyu yoklamaları yaptırdılar.
Son durum: İmamoğlu önde…
En son durum: ibre Yavaş’a döndü..
En son durumun son durumu: Kılıçdaroğlu da potaya girdi…
Amaç; CHP’yi Yavaşçılar, İmamoğlucular, Genel Merkezciler olarak ayrıştırmak, kutuplaştırmaktı.
Her sözlerinden bir anlam çıkarmaya çalıştılar. Cümlelerini cımbızlayarak derin siyasi tahliller yaptılar! İmamoğlu hangi ile gitse ‘adaylık kampanyası’ başlığıyla sundular. Kimle görüşse adaylık için kulis yaptığını, zemin yokladığını iddia ettiler. Büyükelçilerle görüşünce dış destek aradığını bile söylediler.
İşler iyi gidiyordu, malzeme boldu oyunu CHP Lideri bozdu.
Kılıçdaroğlu; ‘belediye başkanlarımız bir dönem daha görevlerine devam edecek’ açıklaması yapınca sudan çıkmış balığa döndüler…
Resmen şapa oturdular!..
Öyle ya; Akşener yok, İmamoğlu yok, Yavaş yok, Kılıçdaroğlu var gibi ama yok gibi de. Tam belli değil.
Ne yapmak lazım?
Muhalefetle bir şekilde uğraşmak gerekiyor. Ama nasıl? Dikkatleri muhalefetin üzerine çekmek şart yoksa başka şeyler ön plana çıkıyor…
Hayat pahalılığı konuşuluyor, yoksullaşmadan şikâyet ediliyor, yarı aç yatmadan söz ediliyor, çocuğuna harçlık veremeyen babaların feryatları duyuluyor…
Dikkatleri başka yöne çekmek, tartışılacak mevzu bulmak lazım.
Düşündüler taşındılar, sonunda buldular. Siyaset piyasasına aday sürmeye karar verdiler. Hemen kolları sıvadılar…
Ümit Özdağ aday olacakmış! Kendisinin haberi yok ama Haşim Kılıç da adaymış! Eski Anayasa Mahkemesi Başkanı. Abdullah Gül’e yakın isim. Gül üzerinde anlaşılamadığı için Haşim Kılıç da karar kılınmış!
Bir başka aday, halen Anayasa Mahkemesi Başkanı olan Zühtü Arslan. Arslan HDP’nin kapatılmaması yönünde oy verecek, böylece Kürt seçmenin sempatisini kazandıktan sonra adaylığını ilan edecekmiş.
Çakallığa bakın…
Hem piyasaya yeni aday sürüyorlar hem de kapatma davasında vereceği oyu etkilemeye çalışıyorlar. Psikolojik baskı yapıyorlar.
Zühtü Arslan üzerinde şimdiden şaibe yaratıyorlar. Oyuna ipotek koymaya kalkıyorlar. Vereceği oyun siyasi olacağını ilan ediyorlar.
Bir taşla çok kuş!
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’da aday sürme yarışına katıldı. Yoksa ilk o mu başlattı?
Neyse… Onun adayı Mansur Yavaş..
Dün Yavaş cevabını verdi. ‘kendimi kamu görevlisi olarak görüyorum’ dedi kestirip attı.
Seçim tarihi açıklanana kadar bir dönemde böyle geçecek. Birileri siyaset piyasasına aday sürecek. Biriler aday üzerine yazılar döşenecek, birileri televizyon ekranlarında o aday olur mu olmaz mı diye tartışacak. Aday adayının tezgâh ömrü bir hafta bile sürmeyecek. Ertesi hafta yeni bir aday tedavüle sokulacak…
Geceler boyu olmayan adaylar üzerinden kıyametler kopacak…
Aday enflasyonu yaratacaklar.
Seçim tarihinin açıklanacağı güne kadar böyle geçecek dedim çünkü Millet İttifakı kararlı; o tarihten önce adayını ilan edip kurtlar sofrasına atmayacak…