Doğan Bekin: Pakistan’da yaşananlar 28 Şubat darbesinin kopyasıdır

Bekin, yaptığı açıklamada “Pakistan’ın Çin ile olan jeopolitik ve jeostratejik yakınlaşması, Başbakan İmran Han’ın Afganistan’daki gelişmeler sırasında ABD çizgisinden uzak bir politika izlemesi, ABD’ye meydan okuyarak İsrail ile yakınlaşma politikalarına destek vermeyi reddetmesi, Çin-Rus ekseninde ittifak arayışlarına girmesi ve en nihayetinde Moskova’ya yaptığı  son ziyaret ABD ile iplerin iyice kopmasına ve Pakistan’da 28 Şubat Postmodern darbesi benzeri bir sürecin yaşanmasına neden oldu.” dedi.

GÜVEN OYLAMASI ÖNCESİ BAZI VEKİLLER ABD BÜYÜKELÇİLİĞİNİ ZİYARET ETTİ 

Bekin, konu ile ilgili şu ifadeleri kullandı:

“Pakistan parlamentosunda yapılan güven oylaması öncesinde bazı parlamenterlerin ABD İslamabad Büyükelçiliği’ni ziyaret etmeleri, ister istemez tüm projektörlerin Washington üzerine yoğunlaşmasına neden oldu. ABD yetkilileri her ne kadar iddiaları reddetse de , ABD yönetimi ile İmran Han arasında yaşanan restleşmeler ister istemez ABD’nin bu süreçteki muhtemel dahlini ön plana çıkarmaktadır. ABD’nin Çin’e karşı ilerleyen süreçte özellikle Pakistan ve Hindistan’a müşterek sorumluluklar yüklemeye çalışması İmran Han’ın görevden uzaklaştırılmasında önemli rol oynadı.”

ÇİN İLE YAPILAN ANLAŞMA BARDAĞI TAŞIRAN SON DAMLA OLDU

Belucistan’da dünya enerji koridorunda stratejik önemdeki limanın Çin’e 43 yıllığına kiralanmasının Pakistan-ABD ilişkilerinde bardağı taşıran son damla olduğunu ileri süren Bekin, şöyle devam etti:  

“Çin ile Pakistan’ın sorunlu Belucistan eyaletinde yer alan Gwadar Limanı’nın dünya enerji koridorunun en öncelikli merkezlerinden birisi olan Hürmüz Boğazı’na açılan kritik bir noktada yer alması ve söz konusu liman işletmesinin Çin’e 43 yıllığına kiralanmış olması ister istemez küresel hegomon güç olan ABD’yi harekete geçirdi. ABD’nin özellikle Batı Asya’nın en stratejik bölgesini oluşturan Belucistan’daki güç eksenini kendi lehine çevirebilmek amacıyla öncelikli olarak Pakistan ve İran’ı bu bölge üzerinden sıkıştırmaya yönelik faaliyetler içinde olduğu bir vakıadır. Belucistan eyaletinin doğalgaz, petrol, altın, uranyum ve bakır bakımından çok zengin rezervlere sahip olması bu bölgede sürekli dış müdahalelerle tetiklenen terör faaliyetlerinin Pakistan’ı derinden etkilemesine neden olmaktadır.” 

KARDEŞ PAKİSTAN BU SÜRECİ SUHULETLE ATLATACAKTIR 

‘Pakistan Başbakanı İmran Han’ın başbakanlığındaki hükümetin 174 hayır güvensizlik oyuyla düşürülmesi sonrasında olası kışkırtmalara karşı dost ve kardeş Pakistan’ın bu zor süreci suhuletle atlatacağını temenni ediyoruz.’ diyen Bekin,  İmran Han’ın, ABD’nin Irak ve Afganistan’daki politikalarını eleştirmesi ve özellikle Rusya ve Çin ile birçok alanda stratejik iş birliğine girmesi ister istemez parlamentodaki güven oylamasında ABD’nin dolaylı olarak etkin rol oynadığı konusunun gündeme gelmesine neden olduğunu belirtti.

CIA’YA BAĞLI KURULUŞ PAKİSTAN’DA BİRÇOK PROJEYE DESTEK VERDİ

Bekin, “Bu bağlamda, muhalefetteki PML-N ve Pakistan Halk Partisi’nin ABD politikalarına teşne oldukları konusunda iktidar partisinin dillendirdiği iddialar güven oylamasından sonra daha yüksek perdeden seslendirilmeye başlandı. Washington’un bu iddiaları yalanlamasına karşın özellikle Belucistan gibi sorunlu bölgelerde faaliyetler sürdüren Amerika’nın en önde gelen ve CIA’nın paralelinde faaliyet gösteren NED’in, geçmişte “Arap Baharı” öncesinde ayaklanmaların baş gösterdiği ülkelerde birçok projeye katkı sağladığı gibi, son dönemlerde Pakistan’daki birçok projeye de parasal katkıda bulunması, ABD’nin Pakistan üzerinde kurmaya çalıştığı etkinliğin en bariz göstergesidir.” dedi.

D-8’IN ATIL OLMASI İSLAM COĞRAFYASINDA OPERASYONLARI KOLAYLAŞTIRIYOR

Rusya’yı etkisizleştirmeyi, Çin’in yayılmasını engellemeyi hedefleyen ABD ve müttefiklerinin, Pakistan’ı yanlarına çekebilmek amacıyla uygulamaya koydukları politikaların daha da müşahhas olmaya başladığını vurgulayan Bekin, “Özellikle D-8 projesinin daha etkin şekilde hayata geçirilmemesi ister istemez İslam coğrafyasında bu ve benzeri zorlukların yaşanması ve küresel güçlerin olaylara müdahil olmalarını kolaylaştırmaktadır.  Bu nedenle Yeniden Refah Partisi olarak, D-8 konusunda daha duyarlı bir yaklaşım içerisinde olunması konusundaki ısrarımızı bir kez daha ifade etmek istiyoruz.” diye konuştu.  

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir