CHP Genel Başkan Yardımcısı Fethi Açıkel: Türkiye kara para aklama, sıcak para cazibe merkezi oldu!

Katıldığı CHP Ekonomi Masası TV yayınında Türkiye ekonomisi ve dış politikası üzerine önemli açılmalar yapan CHP Genel Başkan Yardımcısı Fethi Açıkel, AKP’nin son dış politika hamleleri ile mevcut iktisadi sorunları hafifletmeye çalıştığını ama bunun mümkün olmadığını belirtti.

Açıkel yayında, Türkiye’nin kendine yeterliliğini nasıl kaybettiğini açıkladıktan sonra şunları söyledi, “Bütün bu maliyet enflasyonları ve yapısal kısıtlar ortadayken, yurt dışından getirilecek sıcak paradan medet ummak yangına benzin dökmekten başka bir şey değil. Türkiye zaten girmemesi gereken kara para aklama, sıcak para cazibe merkezi haline gelme sürecine geçtiğimiz 10 yıl içerisinde girdi. Türkiye petrol kaçakçılarının, silah kaçakçılarının, uyuşturucu kaçakçılarının, insan kaçakçılarının, tüm limanlardan elini kolunu sallayarak giriş yaptığı ve başta varlık afları ile tüm kanallardan para akladığı bir ülkeye dönüştürüldü.”

Açıkel AKP’nin son dış politika hamlelerinin gerekçelerini de şöyle değerlendirdi,

“Türkiye’nin bir kara para çamaşırhanesine, kara para yıkama ekonomisine dönüştürülmesinin üretici sektörler açısından, kobiler ve sanayimiz açısından, diploması elinde gezen gencimiz açısından, istihdam açısından, üretim ve verimlilik açısından hiçbir getirisi yok. Adalet ve Kalkınma Partisi bir taraftan Rusya ve Ukrayna’dan kaçacak sıcak paraya meyl ediyor, ki bu o kadar kolay değil, diğer taraftan da Birleşik Arap Emirlikleri’ne ‘ben ettim sen etme’ diplomasisiyle ziyaretlerde bulunup, Suudi Arabistan’a Kaşıkçı Davasında görüldüğü üzere kendini affettirecek, ‘beni affet sıkışık durumdayım, bana biraz finansal yardımla elimi rahatlatabilir misin?’ türünden, hem ulusal çıkarlarımıza, hem ekonomik çıkarlarımıza zarar verecek başka bir yanlış hamleyi daha yaparak ilerliyor.”

Açıkel ayrıca Ortadoğu pazarında bu bölgeye yönelik yanlış politikalar, radikal örgütlerin iç çatışmasına müdahil olunması gibi gerekçelerle çok ciddi kapasite kayıplarının da olduğunun altını çizdi.

“Bunun için de kendi kendine yeterli, iyi planlanmış, maliyetlerimizi düşürecek bölgesel, ticari ve siyasi, endüstriyel ağları iyi tasarlanmış, riski hamasetle gölgelemeyen, bir genel planlamaya ihtiyacımız var, bunun eksikliğini görüyoruz. Planlamanın yerini hamaset, stratejinin yerini gündelik taktiksel çarkıfelek diplomasisi aldığı için Türkiye maalesef kan kaybetmeye devam ediyor”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir